Soru neydi bağğğyım?
Güncelleme Tarihi:
Ebru ÇAPA
Oluşturulma Tarihi: Mart 14, 2004 21:50
Bugün işe gelirken, her zamanki gibi, servis durağına ulaşmak üzre bir taksiye bindim.
Sigara paketine davrandım, pencereyi araladım ve şoföre; ‘Sigara içmemin bir mahzuru var mıdır?’ diye sordum. Şoför Bey, anlayışlı bir ifadeyle gülümsedi: ‘Tabii, hazır rahat bir ortamdayken buyrun han’fendi...’
Otomobil, nihayetinde eski model bir Tofaş olduğu, pek öyle limuzin konforu arzetmediği için idrakta zorlandım: ‘Rahattan kastınız?’
‘Siz bayanlar tabii, sokakta öyle biz erkekler gibi sigara içemezsiniz’ dedi.
Biliyorum, adam kendi çapında iyi niyetli. Ama ne yapalım ki benim de böylesi muhabbetlerden fena hálde ‘bayan’, bir kadın tabiatım var.
Bu nevi cümleler duyduğumda baltayı kapıp ‘Ahyaaak!’ nidalarıyla bir kısım ‘baya’ girişeyim istiyorum.
Yapmasına yaparım amma elimi kana bulamaktan ziyade üçüncü sayfalara ‘hormonal dengesi bozuk Baltalı İláhe’ şeklinde anılarak düşmekten korkuyorum.
‘Yok’ dedim, ‘maalesef, ben edepsiz bir kadın olarak, sokakta da sigara içiyorum. Kadına dair yakıştırmalara pek itibar etmiyorum.’
Yine de Kelebek’in tekrar çıkacağını duyan errrkek bir arkadaşım kıkırdadı. Ben hani makyaj yapmayan, topuklu ayakkabı ve mümkünse etek giymeyen, ‘hanım hanımcık’ davranmayı bilmeyen, onun nezdinde ‘kadın gibi kadın’ olmayan bir acayip ‘mutant’ım ya, biraderin hafsalası almadı: ‘Sen ne yazacaksın orada?’
‘Ne mi; her zaman ne yazıyorsam onu,’ dedim háliyle...
‘Ama Kelebek bir ‘kadın eki’ değil mi?’ diye üstelemez mi bir de.
‘Pardon?’ dedim; ‘Eee, nedir yani? Erkekleri tavlamanın 99 yolunu faş edip, iki ters bir düz örgünün inceliklerini mi kaynatacağız?’
Ben derim ki, şu bebelere balon, bağğğyanlara haraşo muhabbetine; iki elinin tersi, bir elinin yüzü modeli ... Hey güzel Allah’ım; acaba kimi durumlarda dayak da mákûl bir iletişim metodu olabilir mi?..
Asparagas
Göbeğe göre muamele
Geçtiğimiz hafta ucuz mazot isteyen çiftçileri; ‘Geçen yıl çiftçiye mazotta yüzde 35 indirim yaptık mı? E mübarek... Oldu olacak bedava verelim, yemeği de ağzınıza biz koyalım,’ şeklinde fırçalayan Başbakan Tayyip Erdoğan, seçim meydanlarındaki yeni ve son fırçasını, cemaatin yol-yordam bilmezliği üzerine attı: ‘İstemesini bilene bizde hizmet bol! Akaryakıt bayii Adnan Abimizin ricasını kırdık mı? Adnan Abim, taktı beline ceketi, iki kıvırdı; tak, rica etti, şak, biz bayilerin kár payını yükselttik! Bizde böööle! Göbeğe göre muamele! Sakın bana göbek atmayı nereden öğreneceğiz?’ diye gelmeyin! Adam olan, kemeri sıkar, göbeğini taştan çıkarır!!! Hadee; kıvırtmadan gelmeyin...’
Otomobil, nihayetinde eski model bir Tofaş olduğu, pek öyle limuzin konforu arzetmediği için idrakta zorlandım: ‘Rahattan kastınız?’
‘Siz bayanlar tabii, sokakta öyle biz erkekler gibi sigara içemezsiniz’ dedi.
Biliyorum, adam kendi çapında iyi niyetli. Ama ne yapalım ki benim de böylesi muhabbetlerden fena hálde ‘bayan’, bir kadın tabiatım var.
Bu nevi cümleler duyduğumda baltayı kapıp ‘Ahyaaak!’ nidalarıyla bir kısım ‘baya’ girişeyim istiyorum.
Yapmasına yaparım amma elimi kana bulamaktan ziyade üçüncü sayfalara ‘hormonal dengesi bozuk Baltalı İláhe’ şeklinde anılarak düşmekten korkuyorum.
‘Yok’ dedim, ‘maalesef, ben edepsiz bir kadın olarak, sokakta da sigara içiyorum. Kadına dair yakıştırmalara pek itibar etmiyorum.’
Yine de Kelebek’in tekrar çıkacağını duyan errrkek bir arkadaşım kıkırdadı. Ben hani makyaj yapmayan, topuklu ayakkabı ve mümkünse etek giymeyen, ‘hanım hanımcık’ davranmayı bilmeyen, onun nezdinde ‘kadın gibi kadın’ olmayan bir acayip ‘mutant’ım ya, biraderin hafsalası almadı: ‘Sen ne yazacaksın orada?’
‘Ne mi; her zaman ne yazıyorsam onu,’ dedim háliyle...
‘Ama Kelebek bir ‘kadın eki’ değil mi?’ diye üstelemez mi bir de.
‘Pardon?’ dedim; ‘Eee, nedir yani? Erkekleri tavlamanın 99 yolunu faş edip, iki ters bir düz örgünün inceliklerini mi kaynatacağız?’
Ben derim ki, şu bebelere balon, bağğğyanlara haraşo muhabbetine; iki elinin tersi, bir elinin yüzü modeli ... Hey güzel Allah’ım; acaba kimi durumlarda dayak da mákûl bir iletişim metodu olabilir mi?..
Asparagas
Göbeğe göre muamele
Geçtiğimiz hafta ucuz mazot isteyen çiftçileri; ‘Geçen yıl çiftçiye mazotta yüzde 35 indirim yaptık mı? E mübarek... Oldu olacak bedava verelim, yemeği de ağzınıza biz koyalım,’ şeklinde fırçalayan Başbakan Tayyip Erdoğan, seçim meydanlarındaki yeni ve son fırçasını, cemaatin yol-yordam bilmezliği üzerine attı: ‘İstemesini bilene bizde hizmet bol! Akaryakıt bayii Adnan Abimizin ricasını kırdık mı? Adnan Abim, taktı beline ceketi, iki kıvırdı; tak, rica etti, şak, biz bayilerin kár payını yükselttik! Bizde böööle! Göbeğe göre muamele! Sakın bana göbek atmayı nereden öğreneceğiz?’ diye gelmeyin! Adam olan, kemeri sıkar, göbeğini taştan çıkarır!!! Hadee; kıvırtmadan gelmeyin...’