“Son yılların en iyi yürüyen insanıyım”

Güncelleme Tarihi:

“Son yılların en iyi yürüyen insanıyım”
Oluşturulma Tarihi: Nisan 27, 2012 12:51

Diyarbakırlı dağcı 50 yaşındaki Süleyman Akboğa, bu yıl katılacağı Likya Yolu Ultra Maratonu için dağda, yoğun bir şekilde çalışıyor.

Türkiye Dağcılık Federasyonu'na bağlı Diyarbakır Doğa Sporları Kulübü bünyesinde çalışan lisanslı sporcu Akboğa, sırtında kum torbasıyla her gün 40 kilometre koşarak Likya Yolu Ultra Maratonu ve Mısır Sahra Çölü Maratonu'na hazırlanıyor.

Süleyman Akboğa, 25 yıldır Çüngüş ilçesindeki Karakaya Barajı'nda çalıştığını, 20 yıl boyunca dağlık olan iş yeri nedeniyle amatör dağcılık yaptığını, son 5 yıldır da Türkiye Dağcılık Federasyonu'nun bütün eğitimlerini alarak profesyonel dağcı olduğunu söyledi.

Son yıllarda uluslararası maratonlar olan Likya Yolu Ultra Maratonu ve Çin Maratonu'na katıldığını, birçok kez de Türkiye'deki çeşitli dağlara tırmanış gerçekleştirdiğini belirten Akboğa, yaklaşık 160 kilometre olan Çüngüş ile Adıyaman'ın Nemrut Dağı arasındaki mesafeyi 17 saatte yürüyerek gittiğini, Nemrut Dağı'nda güneşin batışı ve doğuşunu izledikten sonra tekrar yürüyerek iş yerine döndüğünü bildirdi.
Dağcılık yaparken birçok tehlike atlattığını anlatan Akboğa, 2 kez ayı ile karşılaştığını, bir kayalıkta 6 saat mahsur kaldığını ve 2 kez vurulma tehlikesi yaşadığını belirtti.

“Son yılların en iyi yürüyen insanıyım”

Dağ tırmanışlarında sırt çantasının üzerine taş koyduğunu ve yıllardır spor yaptığı için nefesinin çok iyi olduğunu kaydeden Akboğa, “İddia ediyorum Türkiye'de son yılların en iyi yürüyen insanıyım. Ayrıca, dağ tırmanışlarım da çok iyi. Bana 'Güneydoğu'nun örümcek adamı' diyorlar” dedi.

Bu yıl Likya ve Mısır Sahra Çölü Maratonu'na hazırlandığını ifade eden Akboğa, Mısır'daki maratonun 7 gün sürdüğünü, 250 kilometrelik yolun 50 dereceyi aşan sıcaklıkta aşıldığını anlattı.
“Mısır'daki maratona Türkiye'den ilk kez ben katılacağım. Bu maraton için Dicle Nehri kenarında kumluk alanlarda çalışıyorum. Zor bir maraton. Başarmayı umuyorum” diyen Akboğa, maratonlar için yaklaşık 40 kilogram ağırlığında kum torbalarını taşıdığını ve günde 40 kilometre koştuğunu söyledi.

Everest'e çıkmak istiyor

En büyük amacının Sahra Çölü'ndeki maratonu kazanmak, ardından da Everest Dağı'na çıkmak olduğunu dile getiren Akboğa, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“22-30 Eylül 2012 tarihleri arasında Likya Maratonu, 28 Ekim'de de Sahra Çölü Maratonu olacak. Sahradaki maraton 7 gün sürüyor. 7 haftalık giyecek ve yiyecekler sırt çantasında taşınarak günlük 35-40 kilometre koşuluyor. Dünyaca ünlü sporcular bu maratona katılıyor. Maratonu bitirmek bile büyük bir başarıdır. Çok enerji ve direnç istediği için maratonlara hazırlanmak zor. Ancak doğayı çok iyi tanıdığım için kendime güveniyorum. Aç kaldığımız zaman ot yiyerek yaşayabilirim. Bir ilçeden bir ilçeye yürüyerek gidiyorum. Oturduğum apartmanda bile evime iple tırmanarak çıktığım ve indiğim oldu. Bazen 35 metre yüksekliğindeki tarihi Diyarbakır Surları'nda da iniş yapıyorum.”

“Maratonlarda derece alacağına inanıyorum”

Diyarbakır Doğa Sporları Kulübü Başkanı Abdurrahim Ekin de kulüplerinin üyesi olan lisanslı sporcu Akboğa'nın 2'şer kez Ağrı, Kaçkar ve Palandöken Dağı'na, 1'er kez de Süphan ve Demirkazık Dağı'na tırmanış gerçekleştirdiğini söyledi.

Ekin, Akboğa'nın kulüpleri bünyesinde maratonlara hazırlandığını ve kulüp adına maratonlara katılacağını belirtti. Yoğun bir tempo ile maratonlara hazırlanan Akboğa'nın uzun yıllardır spor yaptığını bildiren Ekin, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Akboğa, yaşı ilerlemiş olmasına rağmen nice gençlere taş çıkarıyor. Yaş konusunda bir sıkıntısı yok. Türkiye Dağcılık Federasyonu'nun eğitim kamplarında dereceleri var. Ben ona 'biyonik adam' diyorum. Türkiye'den ilk defa bir sporcu Mısır'daki maratona katılacak. Bir ilki gerçekleştirecek. Maratonlarda derece alacağına inanıyorum. İleride sponsor bulursak onu Everest Dağı'na da göndermek istiyoruz.”
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!