Güncelleme Tarihi:
UEFA Uluslar Ligi C Ligi Grup 1'deki son maçında Faroe Adaları ile A Milli Takım kozlarını paylaştı. Torshavn'da oynanan mücadeleyi Faroe Adaları 2-1'lik skorla kazandı.
Karşılaşmanın ilk yarısından gol sesi çıkmadı ve devreye 0-0 girildi. Ev sahibi takım, 51. dakikada Davidsen'in attığı golle öne geçerken farkı 2'ye çıkaran gol 59. dakikada Edmundsson'dan geldi. Son sözü ise 89. dakikada Serdar Gürler söyledi ve Millilerin tek golünü kaydetti.
Daha önce B Ligi'ne yükselmeyi garantileyen A Milli Takım, bu sonuçla birlikte gruptaki ilk yenilgisini aldı ve 13 puanda kaldı. Faroe Adaları'nın puanı ise 8 oldu.
EYLÜL 2021'DEN SONRA BİR İLK
Opta verilerine göre; Faroe Adaları'na ilk kez mağlup olan A Milli Futbol Takımımız (üç maç), Eylül 2021'den (1-6 vs Hollanda) bu yana grup maçlarındaki ilk yenilgisini aldı. Öte yandan Faroe Adaları, FIFA sıralamasında 125'inci sırada yer alıyor. A Milli Futbol Takımımız ise 42. sırada.
FAROE ADALARINI YENEMİYORUZ
A Milli Futbol Takımı, Faroe Adaları ile deplasmanda oynadığı ikinci maçı da kazanamadı. Ay-yıldızlı ekip, 15 Temmuz 1991'de rakibiyle deplasmanda oynadığı ilk maçta da sahadan 1-1'lik beraberlikle ayrılmıştı. Milli takım, rakibiyle deplasmanda oynadığı ikinci maçtan da mağlup ayrıldı ve zayıf rakibi karşısında tarihindeki ilk yenilgisini aldı.
SON 2 MAÇTA 5 GOL YEDİK
A Milli Futbol Takımı muhteşem bir başlangıç yaptığı UEFA Uluslar C Ligi 1. Grup'ta 6 maç sonunda rakip kaleleri 18 kez havalandırdı. Stefan Kuntz'un öğrencileri ilk 4 müsabakada kalesinde gol görmezken, son 2 maçta 5 gol yedi.
SERDAR GÜRLER İLK GOLÜNÜ ATTI
Faroe Adaları karşısında sonradan oyuna giren Serdar Güler, 89. dakikada sahneye çıktı. Serdar Dursun'un pası sonrası sol çaprazda kaleciyle karşı karşıya kalan tecrübeli futbolcu, rakip fileleri havalandırdı. A Milli Futbol Takımı formasını 8. kez giyen Serdar Gürler, ilk kez gol sevinci yaşamış oldu.
UMUT BOZOK SİFTAH YAPTI
A Milli Futbol Takımı'nın Faroe Adaları ile oynadığı mücadelede oyuna sonradan giren Umut Bozok, ay-yıldızlı forma ile ilk maçına çıktı. Umut, mücadelenin 82. dakikasında Eren Elmalı'nı yerine oyuna dahil oldu ve A Milli Takım formasını ilk kez giydi.
STEFAN KUNTZ'UN KOLTUĞU SALLANTIDA
Uluslar Ligi'nde ilk gollerini FIFA'da 93. sıradaki Lüksemburg'dan yiyen, ilk mağlubiyetini de 125. sıradaki Faroe Adaları'ndan alan A Milli Takımımız'da teknik direktör Stefan Kuntz'un geleceği artık tartışılmaya başlandı.
FIFA sıralamasında 42. basamakta bulunan Ay-Yıldızlılar'ın aldığı bu sonuçlar, Stefan Kuntz'un koltuğunu iyiden iyiye sallamaya başladı. Artık Alman hocanın geleceğinin ne olacağı büyük bir merak konusu haline geldi.
STEFAN KUNTZ'TAN İSTİFA SORUSUNA YANIT
A Milli Takım Teknik Direktörü Stefan Kuntz, Faroe Adaları maçı sonrasında ayrılık ihtimaliyle yöneltilen soruya cevap verdi. Kuntz, "İstifa etmeyi düşünmüyorum. Bir hoca değiştirerek, şu anki realitenin hemen değişmesini beklemek de pek gerçekçi değil." dedi.
"İSTİFA ETMEYİ DÜŞÜNMÜYORUM"
"Bu spekülasyonlar neden 1 ay önce çıkmış anlamış değilim. Şu an her türlü eleştiriyi yapmak normal. Ancak sabırsızlık hiçbir şeyi değiştirmeyecektir. İlk hedefimiz Dünya Kupası şansımızı zorlamaktı. Bunu başardık. Portekiz'e karşı son dakikalarda golü atabilsek sansasyonel bir şey gerçekleşecektik. İkinci hedefimiz ise B Ligi'ne yükselmekti. Bu hedefe de ulaştık. Bu yaşanan tablo içerisinde yüzde 1 bile istifa etmeyi düşünmüyorum. Bu durumlardan daha güçlü çıkmak gerekir. Daha önce de bunlarla karşılaştım. Asla vazgeçmeyeceğim. Bu durum, beni daha fazla motive etti. İddialar gündeme geldiğinde, başkanımız ve Hamit Altıntop gereken cevapları veriyorlar. Bunların çok daha ufak şekilde yer verildiğini görüyorsunuz. Bu kültürün bir parçası mı bilmiyorum. Yağmur, rüzgar, Faroe Adaları'nın performansı... Bu koşullar altında değerlendirdiğimizde Türk Milli Takımı'nın şu andaki gerçeği ve kalite anlamında durumu bu. Milli Takım'ın gerçeği derken şunu söyledim: 10-11 kaliteli oyuncumuz aramızda yoksa bu tür sonuçlar olabiliyor. Onların yerine aynı ölçüde oyuncular koyamıyoruz. Aynı oyuncularla düzenli oynasak FIFA sıralamasında yukarılara çıkarız."
UĞUR MELEKE: SADECE KUNTZ DEĞİL ONU GETİRENLER DE BEDEL ÖDEMELİ
İsyanım sadece Faroe maçıyla ilgili değil.
Türkiye A Milli Futbol Takımı, 1990’da Sepp Piontek’i 50 yaşında göreve getirdi. O Piontek, Danimarka Milli Takımı’nı Avrupa Şampiyonası’nda yarı final oynatmıştı.
Galatasaray, 1984’te Jupp Derwall’i 57 yaşında göreve getirdi. Derwall, Galatasaray öncesi çalıştırdığı Alman Milli Takımı’nı Avrupa Şampiyonu yapmış, Dünya Kupası’nda da final oynatmıştı.
Beşiktaş, 1987’de İngiliz Gordon Milne’i 50 yaşında göreve getirdi. Milne, Beşiktaş öncesi Premier Lig’de Leicester City’yi çalıştırmıştı. Gary Lineker’i İngiliz futboluna hediye eden isimdi.
BU NASIL BiR ViZYON?
Türk futbolu, 1980 ve 90’lı yıllarda, uluslararası arenada son derece başarısızken, hiçbir büyük turnuvaya bilet alamıyor, Avrupa kupalarında tur geçemiyorken getirdi bu hocaları ülkeye. Üstelik öyle milyon Euro’lar da saçmıyorduk maaş olarak. Türk futbolu o yıllarda bile cazipti, heyecan vericiydi kaliteli teknik adamlar için. Zaten benim isyan ettiğim konu da bu:
ARTIK CiDDi BiR OYUNCUYUZ AMA
2020’li yıllardayız. Son 13 büyük turnuvanın 6’sına katılmışız, üçünde son sekize kalmışız. Kıta futbolunda artık ciddi bir oyuncu olan Türk Milli Takımı’nın başına, 60 yaşına kadar üstyapıda neredeyse hiçbir teknik adamlık deneyimi olmayan Stefan Kuntz’u getirmek nasıl bir vizyonun ürünüdür sahi? Ben bir Türk sporsever olarak, 80’lerde A milli takımın başına Sepp Piontek’i, ümitlerin başına da Fatih Terim’i getiren vizyonu özlüyorum.
90 BiN KEZ RÜZGAR VE SUNi ÇiM!
İsyanım dünkü maçla ilgili değil. Kuntz döneminde hiçbir kritik eşiği geçemedik zaten. Norveç’i yenemedik. En kritik günümüzde Portekiz’e karşı üçlü savunma ve sol kanat bek Berkan denemesi yaptık. Lüksemburg’u yenemedik. Şimdi de Lüksemburg’un deplasmanda yendiği Faroe’yi yenemedik. Bu gerçeğin üstünü de 90 dakikada 90 bin kez rüzgar ve suni çim dersek örteriz belki!
KUNTZ GELMEDEN YAZMIŞTIM
Bu basit gerçekleri Stefan Kuntz daha göreve getirilmeden, söylentisi yayıldığı gün yazmış ve dile getirmiş olmanın vicdani huzuru içindeyim. Bir Türk vatandaşı olarak, ülke futboluna göz göre göre bu yılları kaybettirenlerin bedel ödemesi gerektiğini düşünüyorum.