Siyasetçi olmasa Fenerbahçe'ye başkan olacaktı

TRT1'de  konuk olduğu programda futbol konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'ı izlerken 10 yıldan fazla eskiye gittim.

O zamanlarda İstanbul Belediye Başkanı olan Erdoğan ile makamında röportaj yapmıştım.

Yaptığım röportaj resmi de evimin arşivinde duruyordu.

Simsiyah saçlar, şimdi ise tam bir değişikliğe uğramıştı. Kolay değil, sekiz yıldır ülkemizin Başbakanlığını yürütüyor, hele şu sıralarda Dünya'da fırtınalar esiyor, bir yanda  kendi ülken, diğer yandan da bilindiği üzere ülkelerin sorunları ve son durumları iç açıcı değil. Ben kendi kendime  bu kadar olayları ne zaman nasıl mücadele ettiğini, bir de sıkışık durumda TV'de futbol sohbetlerine katılmasını tebrik etmek gerekir. Kendisi acaba uyumaya zaman ayırıyor mu?

O zamanlarda Belediye Sarayı'na gittiğimde konu, Fenerbahçe Kulüp Başkanlığı idi. Recep Tayyip Erdoğan'ın hasta bir Fenerbahçe taraftarı olduğunu herkes bildiği için söyleşinin konusu da buydu.

Fenerbahçe'de Kulüp Başkanlığını düşünüyor musunuz?

"Ben Fenerbahçe'ye gönülden bağlıyım. Kulüp için elimden ne geliyorsa yapmaya hazırım, belki başkanlığı ileriki yıllarda düşünebilirim"...

Şimdi değil de neden ilerde?

"Kendime göre başka felsefelerim var. Önce onu halletmem, o kanalda çalışmam gerekir. Siyasete atılma zamanım geldi. Ülkem için yapacağım bir çok şey var. Onun için tercihimi  Fenerbahçe için kullanmayacağım. (“Ama siyasete atılacağımı yazma”. Ben de o zaman yazmamıştım)

Bir ay sonra ben Trabzon'a maça giderken uçağın ön tarafında Recep Tayyip Erdoğan oturuyordu ve yolu Rize idi. "Ve siyaset  hayatım şimdi başlıyor" dedi, ben de kendisine başarılar dileyip “Yolun açık olsun” yanıtını verdim... 

İşte Başbakan TV'de kulüpleri, eksikleri tek tek anlatırken, geçmişteki sözlerinden hemen hemen hiç fark yoktu, yabancılara karşı olduğunu o zamanda vurgulamıştı. Bakın neler söylemişti?

"Ben futbolun içinden geldim, zorlukları da gördüm, ama şimdi yavaş yavaş değişimler oluyor. Kendi futbolcumuzun değerini bilmiyoruz. İçimizden çıkan gençlere güveneceksin, onlara doğru yolu gösterip, futbolcu olması için yaklaşacaksın. Kendi içindeki gençlere güvendiğin zaman bir çok futbolcu  meydana çıkıyor. Daha önceleri Can Bartular  daha sonları Cemiller, Alpaslan… Nasıl ortaya çıktı? Demek ki, ülkemizde futbolcu olacak bir çok yetenek gerilerde var onları keşfetmek bu işi yürütenlerin görevidir"

Başbakan  bir yerde  kulüp başkanlarının alt yapı sorununu o zaman düşünmüştü  çünkü  kendi de o günleri yaşamıştı...

Şimdi ise söylediği "Alt yapı yok" sözleri geçmişte olan arızalardı. Hala kulüp başkanlarının  düşünmesi gereken bu sorunu Başbakan düşünüp söylüyorsa her kulübün bundan bir anlam çıkarması gerekir ancak,  zaman su gibi akıp gidiyor bugünü düşünen Başkanlar ve yöneticiler bu reçeteyi bir önce uygulamaları gerekir  daha sonra hüsran olabilir sinyalini Başbakan  resmen verdi.