Güncelleme Tarihi:
PEKİN 2008’de sahneye çıkan Usain Bolt, herkesin ağzını açık bıraktığı o unutulmaz 9.69’luk performansında ilk 30 metrede çok da hızlı değildi. Ancak 40’tan sonra vitesi arttıran yıldız sprinter en yakın rakibine 20 metre fark atarak ipi göğüslemişti. Dünya rekorunu kırdığı Berlin’de ise hem çıkışını düzeltmiş, hem de 60-70 metre arasını tam 0.81 saniyede geçmişti. Bu adam koşmuyor adeta uçuyordu! Ancak Dünya Atletizm Şampiyonası’nda odaklanma problemi yaşayınca hatalı çıkış yapıp elendi. Olası şampiyonluğunu vatandaşı Blake’e kaptırmıştı.
Aynı Blake, 2012’de koşulan Olimpiyat Jamaika elemelerinde kendisini hem 100 hem de 200’de geçmiş, insanların kafasında ‘Bolt efsanesi sona mı eriyor’ soruları oluşmaya başlamıştı. Üstelik Londra’ya gittikten sonra sırtında hafif bir sakatlık yaşadığı ortaya çıkan sprinterden kimileri umudu kesmişti. Acaba ona kim kafa tutacaktı, kim geride bırakacaktı…
Bir de çıkışı hızlı olsaydı
Londra 2012’de 100 metre finalinde silah patladı, Bolt eskisine nazaran daha iyi bir çıkış yaparak yarışa başladı. İlk 40 metrede Jamaikalı biraz geride kalmıştı, 50. metrede ivmelendi, 60. metreden sonra ise her zaman yaptığı en iyi işi yaptı, koştu! Hiç kimse ona yetişemiyordu, Gay, Gatlin, Blake, Bailey hiçbir şey yapamıyordu. Usain Bolt 2008’den sonra 2012’de de olimpiyat rekorunu kırarak altın madalyaya uzanıyordu. Kendisine ait dünya rekorunu kırmaya çok yaklaşan Jamaikalı, belki de ilk metrelerde biraz daha hızlı olsa, 9.58’i geride bırakacak, katmerli bir zafer yaşayacaktı.