Güncelleme Tarihi:
Yenileme kararı verilen Şike Davası’nın ikinci duruşması Çağlayan Adliyesi’ndeki 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün yapıldı. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, sağlık sorunları nedeniyle duruşmaya katılamazken eski Beşiktaş Asbaşkanı Serdal Adalı ve eski Beşiktaş Teknik Direktörü Tayfur Havutçu ise bu kez hazır bulundu.
Mahkemenin şike iddiasına konu maçlarla ilgili gözlemci, hakem ve temsilci raporlarını TFF’den istemesi en önemli karardı. Sanıklar başından bu yana bunu talep etmişti. Mahkeme, yargılamının kaldığı yerden mi yoksa sil baştan mı olması konusunda KCK Davası’nda 3. Ağır Ceza’nın Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvurunun beklenmesine hükmetse de maçlara dair aldığı karar fiilen davanın başa sarmasıdır.
Lutfi Arıboğan, Göksel Gümüşdağ, Cengiz Zülfikaroğlu, Abdullah Avcı, Ali Parlak ve Pınar Tapan’ın tanık olarak dinlenmesi de hem Beşiktaş için hem de menajerlik sınavındaki rüşvet iddialarında durumu ters yüz edebilir!
ARTIK GÖZÜNÜZÜ AÇIN
Dün ağırlıkla avukatlar söz aldı. Yıldırım’ın avukatı Köksal Bayraktar, daha önce kanuna aykırı delillerle hüküm verildiğini belirtirken, müvekkilinin hiç bir zaman şike eylemine dahil olmadığını söyledi.
Günün en ateşli konuşmasını yapan ve hatta hakim Ahmet Civelek’in “Sesinizi yükseltmeyin. Arkadakiler hoca niye bağırıyor diyebilirler” diye espriyle uyardığı İlhan Ekşioğlu’nun avukatı Ersan Şen, “Soruşturmayı yapan kolluk kuvveti bugün tutuklu. Artık herkes gözünü açsın. Hafta sonu olanlar ortada. Ben eski delillerle yaplıcak yargılamanın parçası olmayacağım. İade-i itibar istiyoruz” dedi.
Trabzonspor avukatlarıysa İstanbul 46. Asliye Ceza Mahkemesi’nin verdiği bir kararda kanun değişikliğinden sonra dahi telefon tapelerini delil olarak kabul ettiğini ve bunun Şike Davası’nda da emsal olması gerektiğini savundu.
Hakim, bu talep hakkında dün bir karar vermedi.
MAHKEMENİN VERDİĞİ 6 KRİTİK KARAR
Mahkeme, 14 karar verdi ancak bunların 6’sı çok kritik. Yukarıda en çarpıcı bölümü anlattım ancak gelin bu önemli noktaları bir kez daha alt alta yazalım:
1-Şike iddiasına konu maçlarla ilgili gözlemci, hakem ve temsilci raporlarının TFF’den istenmesi
2-Anayasa’ya aykırılık iddialarıyla ilgili yüksek mahkemeye başvuran İstanbul 3. Ağır Ceza’nın dosyasının beklenmesi
3-Hukuka aykırı delillerin dosyadan ayrılması ve delillerin ortaya konması aşamasından itibaren yargılamanın yenilenmesi talebinin bu aşamada reddi
4-Lutfi Arıboğan, Göksel Gümüşdağ, Cengiz Zülfikaroğlu, Abdullah Avcı, Ali Parlak ve Pınar Tapan’ın tanık olarak dinlenmesi
5-TFF’nin kamu kurumu olup olmadığının bilirkişiye sorulması
6-Sami Dinç ile Erdem Konyar arasındaki ‘vekil-müvekkil konuşmaları’na dair tapelerin delil olarak değerlendirilmemesi.
BEŞİKTAŞ TANIKLARA BAKIYOR
Bu kararlara göre mahkeme, yargılamanın sil baştan yapılması taleplerinde mahkeme Anayasa Mahkemesi’ne topu atıyor ama diğer yandan da şike iddialarına konu olan maçlara dair TFF raporlarını isteyerek, sıfırdan yargılamaya girişiyor. Dava özel yetikili 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülürken sanıklar bu talebi defalarca dile getirmiş ama reddedilmişlerdi. Bu yüzden dünkü karar sanıklar çok için büyük kazanç.
Gözlemci, hakem ve temsilci raporlarını, haklarındaki hüküm Yargıtay tarafından bozulan sanıklar talep etse de, yargılaması yenilenenlerle davaları birleştirildiğinden, elbette tüm sanıkların faydalanacak.
Avukat Ali Rıza Dizdar’ın ısrarla üzerinde durduğu 3. Ağır Ceza’nın KCK Davası’na dair yüksek mahkemeye yaptığı başvurunun sonucu da Şike Davası’nı ayrıca etkileyebilir. Yüksek mahkeme “Yargılama kaldığı yerden değil en başından yapılacak” derse, maçların raporlarını ve bazıları yeni olan tanıkların yeniden dinlenmesini isteyerek zaten fiilen davayı baştan görecek olan 13. Ağır Ceza Mahkemesi de hazırlıklı olacak.
Yeni baştan yargılama demek iddianamenin kabul edilip edilmeyeceğinden yargılamanın sonraki tüm aşamalarının en baştan karara bağlanması demek.
ARIBOĞAN’IN İFADESİNE DİKKAT
O dönem Beşiktaş’ın transfer komitesinde olan Cengiz Zülfikaroğlu, dönemin İBB Başkanı Göksel Gümüşdağ ve hocası Abdullah Avcı’nın İbrahim Akın ile İskender Alın’ın transfer ve maçtaki performansı için mahkemede söyleyecekleri de Beşiktaş’ın akıbetine etki edecek. Çünkü mahkumiyetle sonuçlanan ilk mahkemede Serdal Adalı, Akın ve Alın’ı transfer etmek istediklerini söylemişti. Fakat mahkemede ifade veren dönemin başkanı Yıldırım Demirören, böyle bir konunun yönetim kurulunda konuşulup konuşulmadığını hatırlamadığını söylemişti. Demirören diğer yandan İbrahim Akın’ın transferine de karşı çıkacağını söylemişti. TFF’nin kamu kurumu olup olmadığı ve Arıboğan’ın ifadesi ise menajerlik sınavındaki rüşvet iddialarını çözecek.
Bilirkişi TFF’nin bir kamu kuruluşu olduğuna hükmederse o zaman rüşvet iddiası da hukuken düşecek. Bazı avukatlar bu konuda gelecek mahkemede ilginç durumlar yaşanabileceğini söylüyor! Arıboğan daha önce duruşma salonuna gelmeden doğrudan hakime ifade vermişti.
Sanıklar ilk günden beri tapelerde dava konusuyla ilgisi olmayan bir çok konuşmaya yer verildiğini belirtip itiraz ediyordu. Nihayet dünkü duruşmada Sami Dinç ile Erdem Konyar arasında, davayla ilgisi olmayan konuşmaların silinmesine karar verilmesi de yine not edilmesi gereken önemli bir nokta oldu.
Evet, bir sonraki duruşma 7 Temmuz’da saat 10.00...