Güncelleme Tarihi:
Güneş, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında, bir basın mensubunun iki maçta 6 gol atıldığını hatırlatması üzerine, Arnavutluk ve Moldova'ya bakıldığından, Türkiye'nin kağıt üzerine üstün olduğunu kaydetti.
Söz konusu üstünlüğü sahada görmenin önemine değinen Güneş, "İki maçı kazandık. İki maçta oyun gücümüz sahaya yansıdı. Hak etiğimiz iki sonucu aldık. Moldova'nın doğru düşüncelerini, uygulamada hataya çeviren bizim takım oldu. Hücumda biraz daha zengin olduk. İlk yarıda başlangıçta bocaladık ve yavaş oynadık. Daha sonra hem golleri hem de pozisyonları bulduk. Oyun üstünlüğü skora yansıdı." diye konuştu.
"Milli Takım daha önceki süreçte saha dışı olaylarla gündeme gelmişti. Şimdi durum farklı. Bunun nedeni nedir?" sorusu üzerine Güneş, şunları söyledi:
"Biz işimizi yapıyoruz. Herkesin de birlikte olduğu, işini iyi yaptığı döneme geçmek istiyoruz. Hayal etmek, hikaye yazmak, birlikte olmak, birlikte çalışmak, umutlu ve mutlu olmak Türk milletini hakkı. Ortak değerler sanat ve spor önemlidir. Futbolda da bunu öncelik yapmak istiyoruz. Bunlarla insanların bir araya gelmesini sağlayabiliyoruz. Bu iki maç bir başlangıç. Birbirine intikam, kin, nefret tohumları bırakmak yerine daha sevgi, saygı içinde konuşabileceğimiz bir ortamı sağlamak istiyoruz. Kavgalar bize bir şey sağlamıyor. Tabii tartışacağız. Konuşacağız ama bu bir ötekileştirme, yok etme olmalıdır. Bize bir görev verdiler. O sorumluluğu taşımaya çalışıyoruz. Aslında büyük işler yapmıyoruz."
"Rekabet futbol üzerinde olmalıdır"
Güneş, "Cumhurbaşkanımız bizzat maça gelerek destek verdi. Acaba bu akşam için paylaşabileceğiniz bir şey var mı? Önümüzde bir Şenol Güneş devri var. Planlamanızda bir değişiklik olacak mı?" sorusunu ise şöyle yanıtladı:
"Cumhurbaşkanı da bizim insanımız. Cumhurbaşkanı da eski bir futbolcu. Benim dönemimde benden bir yaş küçük ama futbolu seven değerli bir devlet büyüğümüz. Bize samimi olarak tebrik için geldi. Bundan sonraki Şenol Güneş dönemi değil, bizim dönemimiz. Acıları da sevinçleri de birlikte yaşayalım. Bizde bir kültür erozyonu var. Onu yıkabilirsek, futbola çok büyük katkı yaparız. İyi niyet, samimiyet ve temiz kalple yapacağınız her işte Allah yardım eder. Rekabet futbol üzerinde olmalıdır. Herkesin saygıyla birlikte çalışacağı bir döneme ihtiyaç var. Fransa ve İzlanda maçının üst üste gelmesi talihsizlik ama bu mazeret değil. Çıkıp oynayacağız. Şu anda iki maçta aldığımız 6 puanla yarışa başladık. Bizim hayallerimiz ulaşılmayacak hayaller değil. Yapabileceklerimizi istiyoruz. Doğrularımız fazla niyetimiz çok iyi. Milli takım durarak sonuç alacak yer değil. Üç gündür gece gündüz uyumadık. Emek vermeliydim. Yapacağımızı yapalım sonra eleştirel konuşalım. Bugün eğer sıcak bir ambiyans varsa, bir dönüşüm olduğuna düşünüyorsanız, bu Lucescu'nun gidişiyle ilgili değil. Lucescu da iyi işler yaptı. Kendisini teşekkür ediyoruz."
"Taraftardan beklentiniz nedir? Bundan sonraki süreci nasıl geçireceksiniz?" sorusu üzerine Güneş, "Taraftarı siz de gördünüz. Herkes milli takım etrafında birleşti. Bizim görevimiz o çimentoyu daha da sıkılaştırmak. Taraftarlara desteklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Taraftarımız böyle oldu mu tribünden sinerji sahaya yansır, sahadaki oyun da tribüne yansır, bu da tüm ülkeye ve uluslararası alandaki tüm Türklere yansır. Geçici görev benim özel durumum. Ben böyle bir şey istemediğimi söyledim. Kendi takımımı çalıştırırken Fransa ve İzlanda maçını nasıl yapacağımızı tabii ki çalışacağız." ifadelerini kullandı.
"Beni kavga ettirmeyin, beni çalıştırın"
Güneş, bir basın mensubunun "Aynı anda hem kulüp hem de milli takım çalıştırıyorsunuz. Nasıl hissediyorsunuz?" sorusu üzerine de şunları kaydetti:
"Biraz daha yorulacağız. Çanakkale ile Sunay Akın'ın videosu var. İzlerseniz sevinirim. Şehitlerimizle ilgili bir görüntü vardı. Oyuncularımla paylaştım bunu. Bu ülke canını feda eden insanların bıraktığı bir ülke. Orada bir doktorun çocuğu geldiği zaman onu da diğerlerinden ayırt etmeden, morfin veremiyor. Bu ülke böyle kuruldu. Onların kanla, canla bıraktığı ülkeyi biz, birleştirmek istiyoruz. Neyi paylaşamıyoruz? Biz oyuncu olarak davranışlarıyla, sonuçlarıyla, birlikteliğiyle örnek olursak, futbolu seven insanların da bakışları bu olur. Biraz önce Sayın Cumhurbaşkanı geldi. Ben bir ara ona da antrenörlük yaptım. Kendisi de oyunculara söyledi. Hatta dedim ki 'geç kaldınız, daha erken gelseydiniz sizi de oynatabilirdim.' Bu işin şakası. Milli takım ortaktır. Birbirimizle rekabetimiz yok. Beni kavga ettirmeyin, beni çalıştırın. Beni çalışmaya teşvik edin. Bu hepimizin yararına. Şu andan itibaren milli takım görevimiz bitmiştir. Şu andan itibaren kulüp takımıma döneceğim. Kulübümü seviyorum, taraftarı seviyorum. Ama milli takımı her şeyin üstünde tuttuğumu söylemiştim. İster görev alayım, ister almayayım."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Milli Takım'a destek...