Güncelleme Tarihi:
Güneş yaptığı açıklamada, jübile maçında Beşiktaş'a karşı oynadığının ve o dönem kendisini ayakta alkışlayan siyah-beyazlı taraftarların teknik direktörlük görevine getirilmesini de olumlu karşıladığının hatırlatılması üzerine, "Aslında jübile maçım için önce Fenerbahçe ile anlaşmıştım. Daha sonra vazgeçtiler. Süleyman (Seba) ağabey ve Beşiktaş Kulübü, o konuda yardımcı oldu. İyi bir jübile maçı yaptık. Tesadüf işte o zaman. Kısmet böyle bir şey" diye konuştu.
"Futbolu bıraktığım gün de dahil Beşiktaş'la yollarımın kesiştiği çok zaman oldu" diyen Güneş, "Camiaya yakın biriyim. Beşiktaş önemli ve büyük bir takım. İnşallah o beklentilere cevap veririz. Futbola veda günüm Beşiktaş'la oldu, bakarsınız antrenörlüğe vedayı da burada yaparız" ifadelerini kullandı.
"Yıldız peşinde değilim"
Siyah-beyazlı takımın geride kalan Almanya kampını değerlendiren Güneş, "Kamp, yoğun bir çalışma dönemiyle geçti. Bütün oyuncular yetenek ve kalite olarak güçlü göründü. Hepsini değerlendireceğiz. Yıldız futbolcu peşinde değilim. Güzel futbol oynamanın peşinde olacağız. Beşiktaş büyük bir takım. Ona ben de başta olmak üzere çalışanlar olarak hizmet edeceğiz. Sahada rakiplerine karşı üstün olmaya çalışan bir takım olacağız" şeklinde konuştu.
Güneş, yurt dışı ikinci etap kamp çalışmalarında hazırlık maçları yapacaklarını vurgulayarak, şunları kaydetti: "Hem sistem adına neler yapabileceğimizi göreceğiz hem de ideal 11'e gitmeye çalışacağız. Gönül istiyor ki, buradaki arkadaşların hepsi iyi olsun, onlarla yola devam edelim. Hepimiz Beşiktaş'a katkı yapmak için buradayız. O katkıyı görmediğimiz anda değişiklik yaparız. Kendini aşan, kendini geliştiren, takımı büyüten her oyuncu, formayı alır. Rekabet olacaktır, çünkü öyle bir durum görünüyor. Bazı mevkilerimizde sıkıntılarımız vardı, onları söyledik."
"Yönetim, transfer için gayret gösteriyor"
Beşiktaş'a transferi gündemde olan Ricardo Quaresma ve Mario Gomez'le ilgili soruya Güneş, "İsimler üzerine takılmak istemiyorum. Hep derler 'Dağdaki kuş mu? Eldeki kuş mu?', dağdaki uçup gider, alırsanız elinizde olur. Eksikleri söylüyorum. Alınması için yönetimin gösterdiği gayreti biliyorum. Quaresma'dır, Gomez'dir, N'Doye'dir, Rhodolfo'dur, Douglas'tır, hepsi vardır. Son anda hiç beklemediğiniz başka bir oyuncu da olabilir. Bu da mümkündür" yanıtını verdi.
Güneş, transfer döneminin 1 Eylül'e kadar sürdüğünü hatırlatarak, "O zamana kadar transfer yapılabilir. Gönül isterdi ki, transfer Almanya kampının başladığı ilk gün bitseydi ama bitmedi. Bitmediğine göre bir çalışma var. Bunu erken de geç yapan da var. Bu da eleştirilebiliyor, konuşulabiliyor ama bunun üzerine takılmak doğru değil" değerlendirmesinde bulundu.
"Hiçbir oyuncu gitmeyecek"
Transfer teklifleri aldıklarına yönelik basında haberler çıkan Jose Sosa ve Gökhan Töre gibi futbolcuların geleceğiyle ilgili konuşan Güneş, "Şu anda hiçbir oyuncu takımdan gitmeyecek. Böyle bir şey gündemimizde yok" şeklinde görüş bildirdi. Güneş, Sosa'nın aldığı transfer teklifini kendisine de ilettiğini aktararak, "Estudiantes'in kiralama isteği vardı. Hem oyuncu hem de kulüp için hiçbir cazip tarafı yok. Böyle bir beklentisi vardı ama işine devam ediyor. Beşiktaş için en iyisini yapacağını söyledi. Çok iyi bir profesyonel. Bizimle ilgili herhalde oyuncu almayınca, gündemi bu tarafa çekip eldekileri satmaya çalıştılar. Veririz oyuncu, merak etmesinler. Beklesinler biraz" diye konuştu.
"Formayı herkes kendisi alacak"
"Eski bir kaleci olarak Türkiye'nin en iyi kalecisi kim?" sorusuna, "Rüştü'ydü ama bıraktı" diyen Güneş, "Kalecilerinizden memnun musunuz?" sorusu üzerine ise şunları söyledi: "Kalecilerimden çok memnunum. Tolga, yeteneği ve tecrübesiyle iyi bir kaleci. Cenk de yetenekli bir kaleci. Zaman zaman iyi maçları, çıkışları oldu ama dalgalanmaları da oldu. Günay, geçen sene bulduğu şansı iyi kullandı. 3'ünün de forma rekabetine yeniden başlamalarını istiyorum. Bir yarışa girsinler ve en iyisi kimse o oynasın diye bakıyorum. Ben hiç kimseye forma vermeyeceğim. Çalışmanın karşılığında formayı herkes kendisi alacak."
Güneş, yabancı kaleci konusunun gündeme geldiğini ve tartışıldığını anlatarak, "O konuya şu anda sıcak bakmadım. Kalecilerimi görmeden bir karar vermek istemedim. Şu anda çalışmalar iyi. Müsabakalar da iyi olursa bu sorunu hallederiz. Eldekiler var olan değerlerini ortaya koyarlarsa sorunumuz yok ama koyamazlarsa transfer yapmak zorundayız. Böyle bir risk, her mevki için var. Elimdeki oyunculara inanıyorum. Onlara görev vereceğim. Onlar da işlerini iyi yapsın diye bekliyorum. Yapmazlarsa o zaman düşünürüm" ifadelerini kullandı.
"Güneş leşte farklı, gülde farklı kokar"
"Teknik direktörlük kariyerinizde 27 yıldır saha kenarındasınız. Herhangi bir uğurunuz var mı?" sorusunu "Çalışmak, işini sevmek, dürüst olmak. En güzel uğur odur" şeklinde yanıtlayan Güneş, milli takımı çalıştırdığı dönemde kendisine maddi, manevi haksızlık yapılıp yapılmadığı sorusu üzerine şunları kaydetti: "Size yapılan suçlamalar ve size atfedilen unvanların karşılığında onlara cevap vermek doğru değil. Bu konularla ilgili resmi kayıtlara bakıldığı zaman maddi, manevi ne gibi haksızlıklar yapıldığını biliyorum ama beni de büyüten budur. Bakışım, yanlışı veya doğrusuyla insanları olduğu gibi kabul etmek. Bu bakışımızı bazıları farklı algılayabilir. Haksız eleştiriler olmuştur. Namuslu bir adama kızıyorsanız, ona 'Namussuz' diyerek zor durumda bırakırsınız. Ancak o adam düzgün durursa, attıkları çamur geri teper. Hep söylüyorum, güneş herkese aynı doğar, ama leşte farklı gülde farklı kokar. Kokusu farklıdır."
"Arda, Türkiye'de tartışılıyordu"
Şenol Güneş, milli futbolcu Arda Turan'ın, İspanya Birinci Futbol Ligi (La Liga) takımlarından Barcelona'ya transferini de değerlendirerek, "Arda, Türkiye'de tartışılan bir oyuncuydu. Haksız yere tartışılıyordu. Yetişirken herkes bir katkı yapmaya çalıştı ama yetişmesi için her koşul ona bir takım imkanlar sundu. Arda da onu iyi kullandı" şeklinde konuştu.
Arda'nın birçok haksızlığa uğradığını kaydeden Güneş, "Her haksızlığa uğraması onu büyüttü. Belki onu yaşadığı için tecrübe kazandı. Bazen kayıplarınız, ileride kazançlarınız oluyor. Yeteneği, karakteri, ayakta duruşu ve kendine güveniyle müthiş bir çıkışı var. Türkiye'de de örnektir, modeldir. Ben bunların Türk futbol kamuoyuna, gençlere sunulmasından yanayım. Demek ki yetenekli oyuncularımız var. Tesislerimizle, eğitimimizle, genel spor kültürümüzle daha iyi durumda olmamız gerekiyor. Onları da düzeltmemiz gerekiyor. Suç o çocuklarda değil, suç yönetimlerde değil, hepimizde. Genel kültürde sorunumuz var, futbol kültürümüz çok zayıf" diyerek sözlerini tamamladı.