Güncelleme Tarihi:
BEŞİKTAŞ'ta işler karma karışık. Tablo, hiç de içaçıcı değil. Kadro yetersiz; gelecek sezon en az beş kaliteli oyuncunun transferi şart. Bu, para demek, çok para demek, büyük paralar demek. Ayrıca kulübün 20-25 milyon dolar borcundan söz ediliyor. Mali Kongre'de tam rakamı öğreneceğiz. Tabii; iki yıl önceki Mali Kongre'de olduğu gibi bizleri yanlış bilgilendirmezlerse! Öyle veya böyle, epeyce borç olduğu kesin. Yani hem borç ödenecek, hem de süper transferler yapılacak.
İş bununla da bitmiyor. Fulya'daki tesis, günün koşullarına cevap vermekten çok uzak. Altyapıdaki takımların tek antrenman sahası var ve bu saha toprak. Profesyonel takımın antrenman sahası hem nizami değil, hem de zemini berbat. Kamp binası 2000'li yıllarda Beşiktaş'a hiç yakışmıyor. Kısacası, dört dörtlük bir spor tesisi de şart. Bunun için de para gerekiyor.
Şu ana kadar yazdıklarım neyi gösteriyor? Yükün ağır, çok ağır olduğunu. Hiçkimse hayal aleminde yaşamasın, bulutlar üzerinde dolaşmasın, gerçeği görsün. Bu yükün altından sadece ve sadece birleşerek ve tek liste, tek liderle seçime gidilerek kalkılabilir. Herhangi bir grup kendi başına bu sorunların üstesinden gelemez.
Bugünlerde camiada şaşırtıcı bir parçalanma var. Gruplar ayrı ayrı çalışmalar yapıyor. Bazı gruplar kendi içlerinde de bölünmüş. Tek ortak payda, tek sevgili Beşiktaş değil mi? Peki öyleyse nedir bu kaos? Paylaşılamayan ne? Beşiktaş'taki cemiyetlerin, derneklerin, grupların bu görüntüsü gerçekten üzüntü verici.
TANTAN OLMAZ
Yükün altına hep birlikte ellerini sokacakları yerde her biri ayrı telden çalıyor. Sadece Anadolu Beşiktaşlılar Derneği'nin bütünleşme yönünde çabası var. Bunu gerçekleştirmek için 6 Şubat'ta Ankara'da panel düzenleyeceklermiş. İyi, güzel, harika. Yapılması gereken işte bu. Hemen belirteyim, Beşiktaşlı Sporcular Derneği üyeleri de, camianın bütünleşmesi ve çok güçlü bir yönetimin oluşturulması görüşünde hemfikir.
Beşiktaş için tek reçete bu, başka çıkış yolu yok. Bütünleşme dışındaki tüm girişimler Beşiktaş'ın beklenen çıkışı yapmasına engel olur. Cemiyet, dernek, grup temsilcileri biraraya gelir, eller birbirine uzanır ve olur biter.
Beşiktaş'ta ufku geniş, çağdaş ve sporun içinde olan çok değerli insanlar var. Şu andaki yönetimde var, bundan önceki yönetimlerde de vardı. Şimdiye kadar Beşiktaş'ta yönetici olarak görev yapmamış büyük bir insan kaynağı da dışarıda hazır bekliyor. Yapılacak tek iş, bu değerli insanları aynı çatı altında bütünleştirmek. Büyük bir şirketi yönetecek kapasitede olanları ve spor uzmanlarını biraraya getirdiniz mi çark hemen dönmeye başlar.
Sayın Tantan, ülke insanının gurur duyduğu bir kimse. Ancak yoğun işleri arasında Beşiktaş'a vakit ayırması ve yararlı olması olanaksız. Yanlış işler yapılıyor, boşa kürek çekiliyor. Artık kaybedecek tek gün yok. Herkes aklını başına toplamak ve uyanmak zorunda. Kapris, ihtiras, sen-ben kavgası Beşiktaş'ı daha da batırır. Bu kez de güçlü, çok güçlü bir yönetim oluşturulmazsa Beşiktaş kolay kolay belini doğrultamaz. Bu kulüp hiçkimsenin oyuncağı değil. Bu böyle bilinsin. Macera peşinde koşulmasın ve adımlar ona göre atılsın.