Sanal taciz

CUMARTESİ günümü nasıl geçirdiğimi soracaklara cevabım hazır:Gelen e.postalarımı temizleyerek. Gereksizlere, ilgisizlere kızıp ‘Delete’ tuşuna daha hızlı vurarak.Sanal tecavüzleri nasıl önleyeceğimi düşünüyorum, bunun önlemini alacak kişinin adını mucitler ansiklopedisine yazacağım, söz veriyorum.Dün arka arkaya yok ettiğim; ama ekranımı ses hızından daha hızlı biçimde kaplayan bir mesajı yok ederek halsiz düştüm.Önce bu e.postayı yazıma almalıyım ki, sinirlenme gerekçemi anlatabileyim:‘Devletin Her Makamına Çağrımızdır.Basından bildiğim kadarı ile 2 sene önce Pascal Nouma’nın yaptığı hareketin haklı olarak Türk örf, ádet, gelenek ve göreneklerine aykırı olduğunu söyleyerek zamanın Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanı Sayın Serdar Bilgili’yi arayarak bu futbolcunun derhal gönderilmesini rica ettiniz. Siz TFF, Pascal Nouma’ya 7 ay oynamama cezası verdiniz.Şimdi sizlerden istirhamımız, Beşiktaşlı olmaktan önce bir Türk vatandaşı olarak ve adaletin herkese eşit dağıtıldığı düşüncesinden yola çıkarak Fenerbahçe Spor Kulübü futbolcusu Pierre Van Hooijdonk’un Beşiktaş karşılaşmasında yaptığı harekete de aynı hassasiyetle yaklaşmanızdır.’Bu mesaj standart.* * *ÖNCE, ilgilenmediğim bir konuda bir mesajı sizlere okuttuğum için özür dilerim. Ama durumun vahametini başka türlü yazıya getiremezdim.İnternet kullanıcılarının bir saplantıdan kurtulmaları lazım. Zannediyorlar ki, onların dertleri hepimizin derdi, onların sorunları hepimizin sorunu. Egosantrizmin (benmerkezciliğin) böylesine de pes doğrusu.Üstelik bazı e.postalarda şu not var:Gönderen okuduğunuzu bilmek istiyor. Daha neler... Okumak istemediğim yazıya bir de yanıt vereceğim.Artık internet, biraz sanal taciz aracı oldu.Yukardaki e.postayı gönderenler, anladığım kadarıyla benim okurum değiller.Çünkü beni okumuş olsalardı, futbolla, hatta sporla ilgilenmediğimi bilirlerdi.Gene de buradan açıkça ilan edeyim.Ben hayatımda bir kere futbol seyrettim, o da Şifo Mehmet, Eğitim Gönüllüleri’ne bağışta bulunduğu ve seyretmeye geleceğimi dostum İbrahim Betil’e söylediğim için stada gittim, 45 dakika seyrettim. Zevk de almadım.Şimdi bu e.postayı gönderen arkadaşlara şunu söylemeliyim:Yazılarında sözünü ettikleri iki kişiyi de tanımıyorum.Belleğimde ne Pascal Nouma var, ne de Pierre Van Hooijdonk. İki beyin ne işle iştigal ettiklerini de bilmiyorum, adlarını ne bir yerde okudum ne de duydum.Demek ki kendilerine yararlı olamayacağım. Ama bunca gereksiz, işlevsiz mesajı temizleme yorgunluğumu düşünürlerse, affınıza mağruren belirteyim, onların bana zararı dokundu.E.posta gönderenler, düşüncelerinin kaale alınmasını istiyorlarsa, ilgili kişilere göndersinler.Kendilerine acımıyorlarsa, karşısındakilere acısınlar.* * *BAYRAMINIZI kutluyorum, bayram sevincini her gün yaşamanızı diliyorum.