Rüzgar gibi

Güncelleme Tarihi:

Rüzgar gibi
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 17, 1998 00:00

İlhan SÖYLER
Haberin Devamı

Ne olduysa oldu, Hagi bir vurdu ortalık karıştı. Ama ne vurmak, vay, vay vay... Kaleci göremedi, skorbord göremedi. Neden göremedi? Çünkü oyunun başıydı, ‘‘Bursa: 0 - G.Saray: 1’’ dedi. Tabii ben burada topun gidişini ölçemem, ama sadece ağlara gidişini gördüm, ben bile şaşırdım. Kaleci Gançev'in şaşkınlığı henüz geçmemişti, sürekli sağ köşesine bakıyordu. Derken, Hakan yükseliyor, vuruyordu aynı yere, Gançev yine şaşkın.

Hagi hem oynatıyor, hem oynuyor, tabir yerindeyse hem çalıyor, hem söylüyordu. Vallahi sana bravo.

Aslında birinci bölümde bunlar güzel şeylerdi. Ama Hagi'nin golü ve G.Saray'ın temposu yükselince, Bursa tribünlerde kargaşa yaşanıyordu. Hagi, çıkarken, ‘‘Benden bu kadar’’ deyip, yerini veliahtı Emre'ye bırakıyordu. Alkışlar sana Hagi. Aslında birinci bölümde G.Saray kanatları yokluyordu, güzel şeyler oluyordu. Ama sonra olmuyordu. Çünkü topa daha fazla sahip olamıyorlar ve saçmalıyorlardı. Birinci bölümün beş dakikasında Bursaspor dirilir gibi oldu, ama sönük kaldı.

Cimbom coştu

İkinci bölümde hücuma hazırlık, hücumda paslaşmanın isabeti, kanat oyunu zorlama, bireysel aksiyonlar Hagi tarafından yapılınca G.Saray coştu da, coştu...

G.Saray'ı kızdırmamak lazım. İlk yarıda uyuyor, ikinci yarıda Hagi ile silkinip, dirilişe geçiyor. İşte zorlu Bursa deplasmanında da bu oldu ve sarı kırmızılı ekip güle oynaya döndü.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!