Güncelleme Tarihi:
Kanal D'de yayınlanan ‘‘Çarkıfelek’’ yarışmasını sunuyor, dizide oynuyor, reklamlarda koşuyor; kısacası Mehmet Ali Erbil, televizyonu açan herkesin bir şekilde karşısına çıkıyor. Çok yoğun bir tempo içinde çalışan ünlü şovmen kendisini, ‘‘Peşine zabıta takılmış bir işportacı’’ gibi hissettiğini söylüyor.
Magazin basınına yön veren Hafta Sonu Gazetesi'nin ‘‘Dobra Dobra’’ köşesinde Yüksel Şengül'e konuk olan Erbil, verdiği cevaplarla çıktığı zirvenin bir bedeli olduğunu hem güldürüp, hem düşündürerek gözler önüne serdi. Erbil, ‘‘Sağlık sorunlarımın yüzde 30'u boynumdaki fıtıktan kaynaklanıyorsa, yüzde 60'ı, 70'i stresten kaynaklanıyor’’ dedi.
Psikolojik tedavi gördüğünü belirten Erbil, bu koşuşturma içinde çıldırmamasının mucize olduğunu da sözlerine ekledi. Erbil, ‘‘İşlerim çok yoğun olduğu için kendi içimde, bu hızlı tempo yüzünden depresyona giriyorum. Sürmenaja giriyorum. Tedavi ediyorum kendimi, tekrar giriyorum, tekrar giriyorum. Bir tek ben biliyorum kendi içimde neler çektiğimi. Zaman zaman sırt ağrıları çekiyorum. Baş dönmeleri gidip geliyor. Hepsinin altında yoğun stres yatıyor’’ dedi.
Erbil, bu maraton içinde özel hayatı konusunda ise ‘‘Boşandıktan sonra kızlarla öpüşürken koklaşırken tek kare fotoğrafımı görmemişsinizdir’’ diyerek, şu an hayatındaki tek kişinin Ebru Cündübeyoğlu olduğunu vurguladı. Kızlarıyla fırsat buldukça görüştüğünü söyleyen Erbil, eski eşi Nergis Kumbasar'la olan diyaloğu hakkında da, ‘‘Nergis'le görüşüyoruz. O benim sevdiğim bir akrabam, ben de onun en çok sevdiği akrabalarının başında geliyorum.Çünkü ortak bir yavrumuz var. Onun geleceği bizim ilişkimizden de önemli’’ yorumunu yaptı.
Mehmet Ali'den seçmeler
Taksim Maksim Gazinosu'nda sahneye çıkan Mehmet Ali Erbil, yaptığı esprilerle büyük ilgi görüyor. Bunlar arasında en çok sevilenlerden bazıları ise şöyle;
Seren'in silikon patlaması
‘‘Biliyor musunuz, ben 1981'de Muazzez Abacı'nın alt kadrosunda solist altıydım. Assolist gibiydim aslında. O zamanlar Seren Serengil'le Pınar Eliçe arasında neon kavgası vardı. Her gece Seren, merdivenle neonlara tırmanırdı kendi adını yazmak için. Sonra düşerdi, Alman Hastanesi'ne götürülürdü. Ardından Terörle Mücadele gelirdi ‘Patlama' olmuş diye... Seren'in slikonları patlardı...’’
Bülent Ersoy hamamda
‘‘Bülent Hanım, kendisine yakışıklı bir koca evlat edindi. Şimdi her yere Cem'le gidiyor. Geçende hamama gitmişler, hamamcı teyze ‘Hanım hanım, bir dahaki sefere kocanı da getir' demiş.’’
Yumoş Morgül
‘‘Ya bırakın onu bunu, son günlerde erkek assolist duydunuz mu? (Fatih Ürek, Yılmaz Morgül sesleri yükseliyor.) Sizler iyi bilirsiniz. Çünkü sizler, yumuşatıcıdan iyi anlarsınız. Fatih'e Vernel olursa, Morgül'e de Yumoş mu oluyor!’’