Potanın da veterinerlerin de profesörü
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Ocak 10, 2012 10:15
Uludağ Üniversitesi (UÜ) Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Engin Kennerman, mesleğinin yanında basketbol hakemliğini de başarıyla yürütüyor.
Türkiye'nin “profesör” unvanlı ilk ve tek basketbol hakemi olduğunu belirten Kennerman, 1993 yılından beri Uluslararası Basketbol Federasyonu (FIBA) kokartı bulunduğunu belirti. Mesleki ve basketbol yaşamı ile ilgili AA muhabirine açıklama yapan Kennerman, hem mesleğinde hem de basketbolda başarılı olabilmek için çok çalıştığını söyledi.
Geçen yıl Mayıs ayında UÜ Veteriner Fakültesi Dekanlığına getirildiğini vurgulayan Kennerman, mezun olduğu okula dekan olmanın kendisini mutlu ettiğini belirtti. Basketbola 19 yaşında üniversite öğrencisi olduğu yıllarda başladığını dile getiren Kennerman, bir süre sonra hakem olduğunu, ardından hakemlikte kariyer basamaklarını tek tek tırmandığını belirtti.
Kennerman, hakemlikte 8 yılını doldurduktan sonra FIBA kokartı almaya hak kazandığını, mesleğinde de zamanla ilerleyerek 2006'da profesör unvanını aldığını kaydederek, “Hem meslekte hem de basketbolda hedeflediğim yere ulaştım. Basketbolu ve hakemliği çok seviyorum ama benim mesleğim veteriner hekimlik. Basketbol da hayatım boyunca uğraşmaktan büyük zevk alacağım bir hobi” dedi.
21 yıllık veteriner hekim olduğunu ve mesleğinin kendisi için her şeyden önce geldiğini dile getiren Kennerman, “Basketbol ve hakemlik ise benim için vazgeçilmez bir hobi ve tutku. Basketbolu ve hakemliği çok seviyorum ama benim mesleğim veteriner hekimlik. Hekimlikten bir gün emekli olacağım ama basketbol sevdam ömrümün sonuna kadar devam edecek” diye konuştu.
“Hekimlikte de hakemlikte de hata yapmamak gerek”
Kennerman, mesleği ile hakemliğin çok benzer yanlarının bulunduğuna işaret ederek, her ikisinin de hatayı kabul etmediğini bildirdi.
Veteriner hekimliğin çok fazla konsantrasyon ve dikkat gerektiğini dile getiren Kennerman, şöyle devam etti:
“Bu dikkat ve konsantrasyon, hobi olarak yaptığım hakemliğe de olumlu yansıdı. Hekimlikte de hakemlikte de hata yapmamak gerek. Hatalar birinde bir canlının yaşamına mal olabilir, diğerinde de bir takımın dezavantajlı duruma düşmesine yol açabilir. Ben buna çok dikkat etmeye çalışıyorum. Hekimlikte özellikle derslere girerken öğrencilerin karşısına yüksek konsantrasyonla çıkıyorum. Yöneltilen sorulara en doyurucu yanıtları vermeye gayret ediyorum. Maçlara da aynı şekilde çıkıyorum.”
26 yılda bin maç
Engin Kennerman, 26 yıllık hakemlik hayatında binin üzerinde ulusal ve uluslararası maç yönettiğini kaydetti.
“Hakemlik hayatınızda yaşadığınız en ilginç olay nedir?” sorusuna Kennerman, “Ukrayna'da bir maç yönetiyordum uluslararası düzeyde. Maç içerisinde potanın cam olan çarpma levhası (panya) 3 kez kırıldı. Ev sahibi takım yetkilileri bir yerlerden bulup panyayı değiştirdi” yanıtını verdi.
Kennerman, “Kariyerinizi hakem olarak mı, akademisyen olarak mı tamamlayacaksınız?” sorusuna şu karşılığı verdi:
“Günü geldiğinde mesleğimden emekli olacağım elbet. Bu ne kadar sürer bilemem. Basketbol ise çok vaktimi alsa da sonuçta benim için bir hobi. Onunda ilgili bir limit, yaş sınırlaması yapamayacağım. Basketbol hakemliğini iyi yaptığımı düşündüğüm süreye kadar yapacağım. Bırakmamız gerektiği yeri, zamanı bilmemiz lazım. Kişi bir işi en iyi yaptığı sürece devam ettirmeli, iyi yapamadığını düşündüğü anda bırakmalı.”
Geçen yıl Mayıs ayında UÜ Veteriner Fakültesi Dekanlığına getirildiğini vurgulayan Kennerman, mezun olduğu okula dekan olmanın kendisini mutlu ettiğini belirtti. Basketbola 19 yaşında üniversite öğrencisi olduğu yıllarda başladığını dile getiren Kennerman, bir süre sonra hakem olduğunu, ardından hakemlikte kariyer basamaklarını tek tek tırmandığını belirtti.
Kennerman, hakemlikte 8 yılını doldurduktan sonra FIBA kokartı almaya hak kazandığını, mesleğinde de zamanla ilerleyerek 2006'da profesör unvanını aldığını kaydederek, “Hem meslekte hem de basketbolda hedeflediğim yere ulaştım. Basketbolu ve hakemliği çok seviyorum ama benim mesleğim veteriner hekimlik. Basketbol da hayatım boyunca uğraşmaktan büyük zevk alacağım bir hobi” dedi.
21 yıllık veteriner hekim olduğunu ve mesleğinin kendisi için her şeyden önce geldiğini dile getiren Kennerman, “Basketbol ve hakemlik ise benim için vazgeçilmez bir hobi ve tutku. Basketbolu ve hakemliği çok seviyorum ama benim mesleğim veteriner hekimlik. Hekimlikten bir gün emekli olacağım ama basketbol sevdam ömrümün sonuna kadar devam edecek” diye konuştu.
“Hekimlikte de hakemlikte de hata yapmamak gerek”
Kennerman, mesleği ile hakemliğin çok benzer yanlarının bulunduğuna işaret ederek, her ikisinin de hatayı kabul etmediğini bildirdi.
Veteriner hekimliğin çok fazla konsantrasyon ve dikkat gerektiğini dile getiren Kennerman, şöyle devam etti:
“Bu dikkat ve konsantrasyon, hobi olarak yaptığım hakemliğe de olumlu yansıdı. Hekimlikte de hakemlikte de hata yapmamak gerek. Hatalar birinde bir canlının yaşamına mal olabilir, diğerinde de bir takımın dezavantajlı duruma düşmesine yol açabilir. Ben buna çok dikkat etmeye çalışıyorum. Hekimlikte özellikle derslere girerken öğrencilerin karşısına yüksek konsantrasyonla çıkıyorum. Yöneltilen sorulara en doyurucu yanıtları vermeye gayret ediyorum. Maçlara da aynı şekilde çıkıyorum.”
26 yılda bin maç
Engin Kennerman, 26 yıllık hakemlik hayatında binin üzerinde ulusal ve uluslararası maç yönettiğini kaydetti.
“Hakemlik hayatınızda yaşadığınız en ilginç olay nedir?” sorusuna Kennerman, “Ukrayna'da bir maç yönetiyordum uluslararası düzeyde. Maç içerisinde potanın cam olan çarpma levhası (panya) 3 kez kırıldı. Ev sahibi takım yetkilileri bir yerlerden bulup panyayı değiştirdi” yanıtını verdi.
Kennerman, “Kariyerinizi hakem olarak mı, akademisyen olarak mı tamamlayacaksınız?” sorusuna şu karşılığı verdi:
“Günü geldiğinde mesleğimden emekli olacağım elbet. Bu ne kadar sürer bilemem. Basketbol ise çok vaktimi alsa da sonuçta benim için bir hobi. Onunda ilgili bir limit, yaş sınırlaması yapamayacağım. Basketbol hakemliğini iyi yaptığımı düşündüğüm süreye kadar yapacağım. Bırakmamız gerektiği yeri, zamanı bilmemiz lazım. Kişi bir işi en iyi yaptığı sürece devam ettirmeli, iyi yapamadığını düşündüğü anda bırakmalı.”