Güncelleme Tarihi:
Klibin mekanı önemli değil
Büyük bir ‘‘starın'' albüm tanıtım kokteylindeyiz... Magazin basının önde gelen isimleri starın masasının etrafında toplanmış, koyu bir muhabbete dalmışlar. Merak işte, ben de ‘‘Ne konuşuluyor acaba, haber mi atlıyorum'' korkusuyla ‘‘yuvarlak masaya'' yaklaştım. Star beni tanıdı, ‘‘Lütfen bize katılır mısınız?''dedi. Ve bir anda toplantıya dahil oldum. Kimse o güzel yaz akşamının farkında değildi, bu hoş bahçenin ortasında ‘‘Taç Mahal''den söz ediliyordu. Bir yönetmen stara ille de Tac Mahal'de klip çekmeyi öneriyordu. Onun gibi bir stara da bu yakışırdı. Bu fikri bir an önce gerçekleştirmezsek başkaları kapabilir, diye de kışkırtmaktan kalmıyordu starımızı. Bu arada orada bulunan gazeteciler de böyle bir klibin haber değerini vurguluyorlardı. Bir an keşke gelmeseydim, diye düşünmeye başlamıştım ki biri ‘‘Lale doğru değil mi ama'' diye benim fikrimi sormasın mı... Uzun, belki de çoğu kişinin anlayamayacağı açıklamalardan kaçınıp, gereksiz yere muhalefet yapmamayı istedim ve durumu ‘‘Ne diyebilirim, haklısınızdır herhalde. Yönetmenler hep haklıdır...'' şeklinde geçiştirmeye çalıştım. Bu muhabbet beni fena halde sıkmıştı. Starımız da bir ona, bir buna baka baka fevkalade yorulmuştu. Tabii ben de, izin isteyip ayrıldım oradan.
Hayır, ben onlara katılmıyorudum... Bir klip çekmek için Taç Mahal gitmenin hiçbir anlamı yoktu... Klibin mekanı önemli değildi. Küçücük bir odada bile iyi bir klip çekilebilir, tabii isterseniz ve tabii yetenekliyseniz...
Klip sektöründe bu işi en iyi beceren isimlerin başında yönetmen Mete Özgencil geliyor bence. Son zamanlarda çektiği her klip ayrı bir ‘‘muhteşemlikte''. Oya-Bora'nın ‘‘Yalancı Sevgilim''i, Nilüfer'in ‘‘Uzaklarda''sı, Candan Erçetin'in ‘‘Çapkın''ı işte Özgencil'in imzasını taşıyan klipler. Ve sorun bakalım, bunları nerelerde çekmiş. Siz bu ‘‘ustaya'' bir Türk Sanat Müziği şarkısı için klip çektirseniz, onu da bu müziğin ruhuna uygun yapacaktır emin olun.
Klip çekmek mekanla değil, tamamen yönetmenin vizyonuyla ilgili. Ve bence Muazzez Abacı gibi ‘‘star''lar, güzel kliplere layık. Bunun için de uzaklara gitmeye hiç gerek yok!
Sanat dostu Yapı Kredi
Yapı Kredi Müzik Festivali'nin bu yıl gençlik festivali kimliğinden çıkıp sanat festivali görünümüne kavuşturulacak ya kendi adıma memnunlukla karşılıyorum (artık yaşlanıyor muyum ne?)... Şaka bir yana, ‘‘Yapı Kredi'cilerin, gençliği hedeflemek konusunda başarısız olduklarını itiraf etmelerini takdirle karşıladım. Onların bir sanat fetivali olarak çok daha etkili olabileceklerini düşündüğüm gibi, bu yolla gençlere çok daha kolay ulaşacaklarını sanıyorum. 27 ülkeden 600 sanatçının katılımıyla 9-27 Eylül 1997 tarihleri arasında gerçekleşecek festival programında benim ilgimi çekenlerin başında Blues Traveller geliyor. Son albümleriyle altı milyon satan grubun konseri 20 Eylül'de gerçekleşecek. Kaçırmamanızı tavsiye ederim. Bunun dışında eski adı Slade yeni adı Terrorvision olan rock grubunun 26 Eylül'deki konseri de büyük ilgi görecek kuşkusuz. Sonra her şeye rağmen Chaka Khan'ı 9 Eylül'de, Nigel Kennedy'yi 18 Eylül'de izleme şansımız olduğu için de çok mutluyum. Klasik müzikten baleye, modern danstan rock ve blues'a kadar güzel bir yelpaze sunacak bu festival. Yapı Kredi Sanat'a tebrikler, teşekkürler...