Parayı bulunca şaşırdı
Güncelleme Tarihi:
Bülent BOĞ
Oluşturulma Tarihi: Haziran 20, 2005 01:46
‘Eşi Ribery’i yönetiyor. Onun elinde oyuncak oldu. Galatasaray’dan parasını alamadığını söylemesi, Marsilya Kulübü’nün de nasıl olsa Türk kulübü, Ribery’i onların elinden alırız havasına girmesi yanlış. Ribery ahlaki davranmıyor.’
GALATASARAY’a transferini sağladığı Frank Ribery’nin Marsilya’ya gitmesiyle sarı kırmızılı kulüpte yaşanan krizin odak noktasındaki isimlerden menajer John Bico, Fransız futbolcunun ailesinin elinde oyuncak olduğunu ve parayı görünce şaşırdığını söyledi. Bico, Galatasaray’a gelip taraftarların gönlünde taht kuran ve kariyerinde zirveye ulaşıp para kazanmaya başlayan Ribery’nin şöhretle gözünün döndüğüne değindi.
Bico, ‘Ribey 3 yıl önce bana geldiğinde beş parasız, yoksul, isimsiz, 6 ay kulüpsüz kalmış bir futbolcuydu. İkinci Lig, Birinci Lig, Metz kulübü derken, Galatasaray’a kadar geldi. G.Saray onun bugüne kadar oynayabileceği en iyi kulüptü. G.Saray’ın bir ismi vardı’ dedi ve şöyle devam etti:
‘Parasız olduğu dönemde, uçak biletlerini aldım, seyahatlerini, sağlık kontrollerini sağladım, onu G.Saray gibi bir kulübe getirdim. O ise parayı görünce değişti. Beş kuruşsuz, isimsiz bir futbolcuyken, milyoner olup şöhrete kavuştu. Milyonlarca Euro kazanmaya başlayınca bazı değerleri unuttu. Ailesinin elinde oyuncak oldu. Ailesi, yani eşi onu yönetiyor. O çocuk gibi. Bana göre 15 yaşında bir çocuk gibi davranıyor.’
Fransız futbolcunun, G.Saray’dan parasını alamadığını gerekçe göstererek ayrılmasının kabul edilir bir şey olmadığına değinen Bico şöyle konuştu:
‘Ribery’in G.Saray ile sözleşmesini ben yaptığım için sözleşmesinde nelerin olup nelerin olmadığını iyi biliyorum. Tamam Türkiye’de bazen ödemeler bir ay gecikmeli olabiliyor. Ancak bu dünyanın sonu değil. Ayrıca G.Saray 3 hafta önce Metz’e 2 milyon Euro verip bonservisini aldı. Şimdi böyle bir kulübün Ribery’nin ödemelerini yapmadığı veya unuttuğu iddiasının doğru olabileceğine inanıyor musunuz? G.Saraylı yöneticiler bu kadar acemi mi, bunu yaparlar mı?’
Ribery’nin eşinin isteğiyle hareket ettiğini ifade eden Bico, ‘Marsilya’ya gitmesini eşi istedi. Ribery’nin benimle çalışmasını istemeyen de eşi. Çünkü benim gözüm açık. Onu istedikleri gibi yönetmelerine izin vermiyordum.
Şimdi G.Saray’ı sevmediğini, Türkiye’ye alışamadığını söylemesi doğru değil. Hele parasını alamadığını söylemesi, Marsilya Kulübü’nün de nasıl olsa Türk kulübü, Ribery’i onların elinden alırız havasına girmesi yanlış. Ribery G.Saray’a karşı yaptıklarıyla ahlaki davranmıyor. Bu işi kurallara göre FIFA çözecek. Ona karışamayız, ama tekrarlıyorum, Ribery’nin davranışı ahlak sınırları içinde değil’ yorumu yaptı.
150 kiloyum sopaya ihtiyacım var mı?
Komik iddia
Frank Ribery’in üzerine yürüyüp evinin kapısına ve arabası eline aldığı beyzbol sopasıyla vurduğu iddia edilen menajer John Bico, böyle bir şeyin yaşanmadığını söyledi. Bico, ‘Ben 150 kiloyum. Size soruyorum, 150 kiloluk bir insanın 60 kiloluk birine saldırması için beyzbol sopasına ihtiyacı olur mu? Ribery ile birlikte çekilmiş fotoğraflarımıza bakın, ne demek istediğimi anlayacaksınız. Bu çok komik bir iddia’ dedi.
Yanlış yaptı
Ribery ile sadece görüştüğünü ve G.Saray’a karşı yaptığının doğru olmadığını söylediğini belirten Bico, ‘Ben ona yanlış yaptığını anlattım’ derken, yanında Haim Fresco ile Bülent Tulun’un olup olmadığıyla ilgili soruya ise ‘Siz sordunuz, ben de Ribery ile görüştüğümü söyledim. Yanımda biri olup olmadığını, iddia edilen kişilere sormanız gerekir. Ben sadece kendi adıma cevap veririm’ karşılığını verdi.
Ribery: Türkler beni tehdit etti
MARSİLYA ile 4 yıllık sözleşme imzalayan Frank Ribery, Türkler tarafından tehdit edildiğini öne sürerek Fransız jandarmasına suç duyurusunda bulundu. Fransız L’Equipe gazetesinin haberine göre Ribery, jandarmaya yaptığı suç duyurusunda şu iddialarda bulundu:
‘Ailem ve eski menajerim John Bico ile evimde oturduğum sırada, aralarında Galatasaray Sportif Direktörü Bülent Tulun’un da bulunduğu çok sayıda Türk evimin önüne geldi. Ellerindeki beyzbol sopasıyla kapıya vuran Türkler, konuşmak istediklerini belirterek beni dışarı çağırdı. Ben önce ‘Hayır çıkmayacağım’ dedim. Ama onlar, ‘Dışarı çıkmazsan arabana zarar veririz’ diye bağırarak beni tehdit etti. Bunun üzerine dışarı çıkıp onlarla konuşmak zorunda kaldım. Ben ve ailem bu olay nedeniyle çok korktuk.’
Marsilya’ya polis baskını
FRANK Ribery’nin transferinde usulsüz yaptığı iddia edilen Olympique Marsilya Kulübü hakkında Fransa’da soruşturma açıldı. Fransız basınında yer alan haberlere göre mavi beyazlı kulüp, 2000-2005 yılları arasında gerçekleştirdiği transferlerde futbolcu menajerlerine usulsüz ödemeler yapmakla suçlanıyor.
Fransız polisi, soruşturma çerçevesinde Olympique Marsilya Başkanı Pape Diouf’un evinde ve kulüp binasında arama yaparken, kulübün Monaco ve İsviçre bankalarındaki hesaplarını incelemeye aldı. Kulüp binasındaki arama sonunda polisin, içinde binlerce belgenin yer aldığı çok sayıda karton kutuyla binadan çıktığı belirtildi. Soruşturmada, futbolcu menajerleri Richard Bettoni, Jean Tigana ve Ranko Stojic’in adlarının geçtiği de ileri sürüldü.
Bico, ‘Ribey 3 yıl önce bana geldiğinde beş parasız, yoksul, isimsiz, 6 ay kulüpsüz kalmış bir futbolcuydu. İkinci Lig, Birinci Lig, Metz kulübü derken, Galatasaray’a kadar geldi. G.Saray onun bugüne kadar oynayabileceği en iyi kulüptü. G.Saray’ın bir ismi vardı’ dedi ve şöyle devam etti:
‘Parasız olduğu dönemde, uçak biletlerini aldım, seyahatlerini, sağlık kontrollerini sağladım, onu G.Saray gibi bir kulübe getirdim. O ise parayı görünce değişti. Beş kuruşsuz, isimsiz bir futbolcuyken, milyoner olup şöhrete kavuştu. Milyonlarca Euro kazanmaya başlayınca bazı değerleri unuttu. Ailesinin elinde oyuncak oldu. Ailesi, yani eşi onu yönetiyor. O çocuk gibi. Bana göre 15 yaşında bir çocuk gibi davranıyor.’
Fransız futbolcunun, G.Saray’dan parasını alamadığını gerekçe göstererek ayrılmasının kabul edilir bir şey olmadığına değinen Bico şöyle konuştu:
‘Ribery’in G.Saray ile sözleşmesini ben yaptığım için sözleşmesinde nelerin olup nelerin olmadığını iyi biliyorum. Tamam Türkiye’de bazen ödemeler bir ay gecikmeli olabiliyor. Ancak bu dünyanın sonu değil. Ayrıca G.Saray 3 hafta önce Metz’e 2 milyon Euro verip bonservisini aldı. Şimdi böyle bir kulübün Ribery’nin ödemelerini yapmadığı veya unuttuğu iddiasının doğru olabileceğine inanıyor musunuz? G.Saraylı yöneticiler bu kadar acemi mi, bunu yaparlar mı?’
Ribery’nin eşinin isteğiyle hareket ettiğini ifade eden Bico, ‘Marsilya’ya gitmesini eşi istedi. Ribery’nin benimle çalışmasını istemeyen de eşi. Çünkü benim gözüm açık. Onu istedikleri gibi yönetmelerine izin vermiyordum.
Şimdi G.Saray’ı sevmediğini, Türkiye’ye alışamadığını söylemesi doğru değil. Hele parasını alamadığını söylemesi, Marsilya Kulübü’nün de nasıl olsa Türk kulübü, Ribery’i onların elinden alırız havasına girmesi yanlış. Ribery G.Saray’a karşı yaptıklarıyla ahlaki davranmıyor. Bu işi kurallara göre FIFA çözecek. Ona karışamayız, ama tekrarlıyorum, Ribery’nin davranışı ahlak sınırları içinde değil’ yorumu yaptı.
150 kiloyum sopaya ihtiyacım var mı?
Komik iddia
Frank Ribery’in üzerine yürüyüp evinin kapısına ve arabası eline aldığı beyzbol sopasıyla vurduğu iddia edilen menajer John Bico, böyle bir şeyin yaşanmadığını söyledi. Bico, ‘Ben 150 kiloyum. Size soruyorum, 150 kiloluk bir insanın 60 kiloluk birine saldırması için beyzbol sopasına ihtiyacı olur mu? Ribery ile birlikte çekilmiş fotoğraflarımıza bakın, ne demek istediğimi anlayacaksınız. Bu çok komik bir iddia’ dedi.
Yanlış yaptı
Ribery ile sadece görüştüğünü ve G.Saray’a karşı yaptığının doğru olmadığını söylediğini belirten Bico, ‘Ben ona yanlış yaptığını anlattım’ derken, yanında Haim Fresco ile Bülent Tulun’un olup olmadığıyla ilgili soruya ise ‘Siz sordunuz, ben de Ribery ile görüştüğümü söyledim. Yanımda biri olup olmadığını, iddia edilen kişilere sormanız gerekir. Ben sadece kendi adıma cevap veririm’ karşılığını verdi.
Ribery: Türkler beni tehdit etti
MARSİLYA ile 4 yıllık sözleşme imzalayan Frank Ribery, Türkler tarafından tehdit edildiğini öne sürerek Fransız jandarmasına suç duyurusunda bulundu. Fransız L’Equipe gazetesinin haberine göre Ribery, jandarmaya yaptığı suç duyurusunda şu iddialarda bulundu:
‘Ailem ve eski menajerim John Bico ile evimde oturduğum sırada, aralarında Galatasaray Sportif Direktörü Bülent Tulun’un da bulunduğu çok sayıda Türk evimin önüne geldi. Ellerindeki beyzbol sopasıyla kapıya vuran Türkler, konuşmak istediklerini belirterek beni dışarı çağırdı. Ben önce ‘Hayır çıkmayacağım’ dedim. Ama onlar, ‘Dışarı çıkmazsan arabana zarar veririz’ diye bağırarak beni tehdit etti. Bunun üzerine dışarı çıkıp onlarla konuşmak zorunda kaldım. Ben ve ailem bu olay nedeniyle çok korktuk.’
Marsilya’ya polis baskını
FRANK Ribery’nin transferinde usulsüz yaptığı iddia edilen Olympique Marsilya Kulübü hakkında Fransa’da soruşturma açıldı. Fransız basınında yer alan haberlere göre mavi beyazlı kulüp, 2000-2005 yılları arasında gerçekleştirdiği transferlerde futbolcu menajerlerine usulsüz ödemeler yapmakla suçlanıyor.
Fransız polisi, soruşturma çerçevesinde Olympique Marsilya Başkanı Pape Diouf’un evinde ve kulüp binasında arama yaparken, kulübün Monaco ve İsviçre bankalarındaki hesaplarını incelemeye aldı. Kulüp binasındaki arama sonunda polisin, içinde binlerce belgenin yer aldığı çok sayıda karton kutuyla binadan çıktığı belirtildi. Soruşturmada, futbolcu menajerleri Richard Bettoni, Jean Tigana ve Ranko Stojic’in adlarının geçtiği de ileri sürüldü.