Güncelleme Tarihi:
Futbolu en az 40 yaşına kadar oynama hayali olduğunu söyleyen Hurmacı, "Fiziğim de buna müsait. Sezon başında Süper Lig'den bir takımla anlaşabilseydim ya da Bursaspor'da devam edebilseydim futbolu bırakmayacaktım. Bursaspor'un haricinde alt ligde başka bir takımda oynamayacağımı daha önce söylemiştim. 6-7 ay ara vermişken ve teknik direktörlük hayalim de varken bırakmayı seçtim. Antrenör Eğitim Programı'nda Plaj Futbolu Millî Takım Teknik Direktörümüz Ozan Yılmaz Hocam bana, ‘Çok fitsin. Plaj futbolunda oynamayı düşünür müsün?’ dediğinde ne yalan söyleyeyim, hayır diyemedim" şeklinde konuştu.
"Alex, Hagi ve Sergen rol modelimizdi"
Futbola başladığındaki hayallerinden bahseden Özer Hurmacı, "Futbola başladığımda hayalim Real Madrid'de, Barcelona'da oynamaktı. Allah nasip etti Fenerbahçe'de, Trabzonspor'da, Bursaspor'da oynadım. Çok hızlı ve adrenalin dolu geçti zaman. Türkiye'nin en iyi futbolcularından birisi olmak, her zaman hafızalarda kalmak istiyordum. Yeteneğimi bildiğim için o seviyede olmaya çalıştım ve olabildiğim kadar oldum. 13 sene aralıksız Süper Lig'de oynadım. Bunun altı yılı büyük takımlarda geçti. Alex gibi, Hagi gibi, Sergen gibi isimler her zaman rol modelimizdi. Allah'a şükürler olsun ki, Türkiye'de kendimi onların yanına koymasam da onlardan sonra gelen futbolcuların yanına rahatlıkla koyabilirim. Daha iyisini yapabilir miydim? Olabilirdi. Çok sakatlıklar yaşadım. Ama her zaman şükreden ve pozitif bakan bir yanım var. Buna da böyle bakıyorum" diye konuştu.
"Önce teknik direktör sonra kulüp başkanı olmak istiyorum"
Futbol sonrası hayallerinden bahseden Hurmacı, "İlk başta bir teknik direktörlük hayalim var. Sonrasında da inşallah başkanlık hayalim geliyor. Türk futboluna önce teknik direktör olarak bir şeyler katmak, sonrasında da bir kulüp başkanı ya da bir yerde baş olarak hizmet vermek istiyorum. Beni kamçılayan şey, 7 yaşındaki bir çocuğu alıp 17 yaşına kadar en üst seviyede hazırlamak. Bayern Münih'in kendi oyuncularını hazırladığı gibi hazırlamak İleride kendi kulübüm olursa, bu sistemi oturtmak istiyorum. Rahmetli İlhan Cavcav'ın Gençlerbirliği sistemini çok beğeniyorum. Ankaraspor'da oynarken kuzenim de Gençlerbirliği'nde oynuyordu. Gidip onların maçlarını izliyordum. 1990 doğumlu Soner Aydoğdu grubu Gençlerbirliği sistemi çok güzel bir sistem. Ben de Almanya'da doğdum büyüdüm, oradaki sistemi de biliyorum. Altınordu şu an güzel bir sistem ilerletiyor. Benim amacım da hem eğitim seviyesi hem de futbol zekâsı yüksek oyuncularla güzel bir ekip oluşturmak. Bu çocuklar ileride Benfica'ya, Bayern'e deplasmana çıktıkları zaman hiçbir eksiklik yaşamasınlar Bu amacımı gerçekleştirmek için zamana ihtiyacım var. Geceleri yatmadan bunun hayallerini kuruyorum. Allah nasip ederse bir kulüp alma hayalim var” açıklamasını yaptı.
"Ligin en iyi oyuncusu Nwakaeme"
Günümüz futbolunda beğendiği futbolculardan bahseden Hurmacı, "Şanslı nesil olarak Ronaldinho'yu izledik. Şimdi Messi'yi, Neymar'ı, Cristiano Ronaldo'yu izliyoruz. Gerçekten hepsi de izlemesi ayrı ayrı keyifli oyuncular. Türkiye'den de iki yönlü, kreatif oyuncu olarak Mert Hakan Yandaş'ı, Oğuzhan Özyakup'u söyleyebilirim. Yusuf Yazıcı ve Abdülkadir Ömür'ü çok beğeniyorum. İki yönlü oyuncuları beğeniyorum. Duran top özelliği, çalım atma özelliği, değişik çözüm üretme özelliği olan oyunculara hayranlık duyuyorsun. Dersen ki bana şu an ligin en iyi oyuncusu kim; Anthony Nwakaeme derim. Çünkü onda her şey var" ifadelerini kullandı.
“Örnek aldığım hoca Aykut Kocaman”
Teknik adamlığa geçiş dönemine değinen Özer Hurmacı, “Örnek aldığım hoca figürü Aykut Kocaman. Kendisiyle 6 sene çalıştım. Futbolcuyken de sorumluluk alan, takımı çok sahiplenen, çok düşünen, futbolu çok yaşayan bir oyuncu olduğum için aslında futbolculuğumda biraz yardımcı hoca gibiydim. O yüzden benim için bu geçiş çok zor olmayacak. Ama bakış açım muhakkak değişecek. Almanya'da doğup büyümenin verdiği eğitim, büyük kulüplerde çalıştığım değerli hocalardan aldıklarım. Bunların hepsini birleştirip modern futbolun iki yönlü, hızlı geçiş oyununu nasıl en iyi şekilde başarabilirim; bunun hesaplarını yapıyorum. Futbolculuktan hemen hocalığa geçmek istemiyorum. Eğitimime zaman ayırmak amacındayım. Hem lisanslarımı almak hem de tecrübe kazanmak niyetindeyim. Şu an futbolu bırakıp hemen hocalığa geçen arkadaşlarımız var. Onlara da başarılar dilerim. Ama ben biraz daha eğitime yönelmek istiyorum. Bazı yorumları dinliyorum; ehliyeti olmadan antrenörlüğe başlamanın yanlış olduğunu söylüyorlar. Bence haklılar da. Her şeyin bir süresi var. Bence o süreyi iyi değerlendirmek gerekiyor. Başladığın zaman hazır olmalısın. Futbolculuğu bir kenara bırakıp, "Evet ben bir öğretmenim, teknik direktörüm" demek gerekiyor. İnşallah tek hayalim ve hedefim futbolcuları geliştirerek onlara bir şey katma” diye konuştu.