Oyunculuğa bağımlı değilim!

Güncelleme Tarihi:

Oyunculuğa bağımlı değilim
Oluşturulma Tarihi: Eylül 08, 2011 07:26

'Oyunculuğa, yönetmenliğe bağımlı değilim. Başka şeyler de yapabilirim, belki benim için bahane olur'

Haberin Devamı

Fahriye Evcen'le başrolünü oynadığı 'Yalancı Bahar' dizisinde Selim karakterini canlandıracak olan Cansel Elçin, hayata dair kaygı duymadığını söyledi ve ekledi: 'Oyunculuğa, yönetmenliğe bağımlı değilim. Başka şeyler de yapabilirim, belki benim için bahane olur'

Kırık Kanatlar, 'Hatırla Sevgili', 'Gönülçelen'den beri takip ettiğim, hayran kitlesinin her gazeteciyi soru yağmuruna tuttuğu, son yılların en çok beğenilen oyuncusu Cansel Elçin'i günlerce uğraştıktan sonra Maçka Demokrasi Parkı'nda heyecanla bekliyorum. Az sonra kapıda görünüyor, ama biraz yüzü asık. içimden "Acaba bir şey mi oldu?" diye konuşmaya başlıyorum. Her şey yanıma gelip "Merhaba" dedikten sonra tersine dönüyor. Elçin, "Hayatta eğlenmeyeceğim bir işin içinde olmam" diyor ve başlıyor fotoğraf çekiminde espri yapmaya. Ben de içimden kocaman bir "Oh" çekiyorum. Sonrası çorap söküğü gibi geliyor. Elçin, bu akşam Star TVde başlayacak olan ve Fahriye Evcen'le başrolünü oynadığı 'Yalancı Bahar' dizisi için çok heyecanlı. Masaya oturur oturmaz başlıyor canlandırdığı Selim karakterini anlatmaya. O anlattıkça ben soruyorum.Sonrası mı? Buyurun röportaja...

Haberin Devamı

Gönülçelen' dizisi biter bitmez 'Yalancı Bahar' dizisine başladınız. Biraz hızlı olmadı mı?
Aslında ben durmak istiyordum. Ama Gold Film'in sahibi Faruk Turgut'la sohbet ederken ona farklı karakterler oynamak istediğimi söyledim. Bir süre sonra "Cansel, bir iş yapıyoruz ve çok farklı bir senaryo çıktı" dedi. Senaryoyu okumaya başladım ve heyecanlandım. Sanki 90 sayfa 15 dakikada bitti. "Sonra ne olacak?" demeye başladım. Zaten Selim karakterini kim okusa canlandırmak isterdi.

O kadar iddialı bir karakter mi?
Selim çok enteresan biri. Bu role gerçekten çalışman gerekiyor. Çünkü Selim'in gençliği, onu buraya getiren nedenleri, tutkulu bir aşkı var. Bu karakteri oynamak dört farklı rolü oynamak gibi bir şey. Hikâyemiz geçmişte dolandırıcılık yapan iki âşık olarak başlıyor. Hata yaptıklarını bile bile "Âşığım" deyip gidiyorlar. Ama olay bir süre sonra bir oyuna dönüşüyor. Aslında şu sorunun peşinden gidiyoruz: "Aşk için nereye kadar gidersin?"

Haberin Devamı

'HUZURLU AŞK İSTERİM'

 İşte sihirli cümle. Siz aşk için nereye kadar gidebilirsiniz peki?
Canlandırdığım karakterler gibi değilim. Sakin, huzur peşinde koştuğum, naif bir aşk benim tercihim. Yorucu aşk bana göre değil. Bir sorun varsa ben konuşarak halletmeye çalışırım. Sevdiğim kişi, küçük bir ev, bahçe ve köpeğim varsa huzurlu aşkı bulmuşumdur. Kaçan kovalanır oyununun içinde olmam. Zaten bunları yeteri kadar dizilerde yaşıyorum.

Biz sizi ekranda hep romantik âşık olarak izledik. Kötü bir adamı canlandırmak genç kızların sevgilisi olmuş biri için risk değil mi sizce?
Risk ne olabilir ki? Ayrıca Selim'de Zeynep'e âşık. Ama sevdiğine zarar verdiğini bile bilmiyor. Hayattan hak ettiğini almadığını düşünüyor ve intikam almak istiyor. Her şeyi aşk için yapıyor. Selim Zeynep'e "Çıksak da beraberiz, batsak da beraberiz" diyor. Temamız bunun üzerine kurulu.

Haberin Devamı

'PLANIM, HEDEFİM YOK'

Bir projede Cansel Elçin'in olması için ne gerekir?
îçime sinmeli. Riski düşünmem, çünkü o zaman sete gidemem. Ben bir karakteri önce seviyorum, sonra beraber oluyorum, sonra onunla yaşıyorum. Sonra da eğleniyorum. Bunlar arasında en çok önem verdiğim şey eğlenmek.

Sanırım eğlenmek sizin hayat felsefeniz...
Kesinlikle. Hayatta en önemli şey, insanlığın patetik(acıklı, buruk, dokunaklı ve biraz da komik) olduğunu kabul etmek. O zaman hayata doğru bakabiliyorsun. Ona da "olgunlaşma" diyorlar. Benim hayatımda pişmanlıklarım da hedeflerim de yok. Plansız yaşarım.

Bu çok zor bir şey değil mi?
Size klişe gelebilir ve inanmayabilirsiniz ama ben hayata dair elimden geldiği kadar kaygı duymamaya çalışırım. Oyunculuğa, yönetmenliğe bağımlı değilim ki. "Bu işi tutturdum" deyip devam etmem hiçbir zaman. Başka şeyler de yapabilirim ve belki benim için bahane olur. Bir şey içime sinmiyorsa ve istemiyorsam bana yaptıramazsınız, önemli olan tutunduğumuz korkularımızdan vazgeçmeyi bilmek.

Haberin Devamı

Bu kadar eğlenmeyi seven bir adamı neden komedide izlemiyoruz?
Sinema filminde istiyorum ama dizide bilmiyorum. Fransa'da tiyatrolarda komedi oynuyordum. Türkiye'de beni en çok güldüren filmlerden biri 'Vavien'di. Oradaki kara komedi süperdi. Komedisi durum üzerine kurulmuştu. Belki böyle bir durum komedisinde olabilirim.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!