Güncelleme Tarihi:
Bazi Istanbullular cumartesi gununu kapali yerde gecirdiler. Kitap kurtlari Tepebasi TUYAP Sergi Salonu'nda, otomobil tutkunlari da Yesilkoy CNR Fuar Merkezi'ndeydi. Gunumuzu otomobilseverlerle gecirdik...
Gectigimiz cumartesi, 7. Uluslararasi Otomobil Fuari Autoshow 99'un en kalabalik gunlerinden biriydi. Haftasonu tatilini firsat bilenler, 2000 yilinin otomobillerini seyretmek uzere CNR Fuar Merkezi’ndeydi. ‘‘Seyretmek’’ diyoruz, cunku otomobil firmalari ‘‘alici’’ olanlarin, hafta ici sakin saatleri tercih ettiklerini soyluyor. Yani niyet ciddi olunca, millet isini gucunu birakip otomobil almaya gelebiliyor.
2000 yilinin modelleri, yuzyilin son otomobil fuarinda!
Otomobile ne kadar ilgisiz olursaniz olun, bu durum insani heyecanlandiriyor. Acaba iceride neler var?
Gulduren fiyat
Fuarin giris kapisinda rastladigimiz, Eyup'te eczacilik yapan Ayhan Dibak'a iceride ne gormeyi umdugunu sorduk. Arabalari, dedi. Galiba fuardan pek bir beklentisi yoktu. Sergilenen en pahali otomobilin Volkswagen standindaki W12 (521 milyar TL.) oldugunu biliyordu. Bir otomobile bu kadar para verir misiniz, deyince, ‘‘su anda veremem’’ dedi. Ileride, belki!? Ayhan Bey, sagolsun buyuk bir ciddiyetle sorularimizi yanitlamaya calisirken, biri eczaci digeri issiz olan iki arkadasi kikir kikir guluyordu. Ne evi ne de otomobili olan birine 521 milyarlik bir otomobil alir misiniz, diye sorulmasi onlara komik gelmisti. W12'nin iyi yani da insanlari guldurmesi demek ki! Fuari gezmek icin kapida bekledikleri arkadaslari, toptanci Nevzat Gundogan Megane marka otomobiliyle gelince onlari iceri ugurladik.
Ha minibus ha VW
Etrafimiza baktik; elinde Cumhuriyet Gazetesi olan bir bey, ‘‘sira bende mi’’ der gibi bakiyordu. Haliyle sira ona geldi. Bu bey, makine muhendisi Huseyin Dogan'di. Kucuklugunden beri otomobil tasarimiyla ilgileniyor, tum otomobil dergilerini takip ediyordu. Icerideki en pahali otomobili, teknik ozelliklerine varana kadar biliyordu. Ama ne kadar parasi olursa olsun, bir otomobile 520 milyar vermeyecegini soyledi:
‘‘Oyle bir otomobili Istanbul trafigine sokmak cok anlamsiz. Bu trafikte minibuse binmekten pek farki yok. Ikisi de yanyana gidiyor.’’ Haklisiniz Huseyin Bey, ama otomobiliniz en azindan minibusten daha temiz olur.
Kacak fuarcilar
Huseyin Bey'e tesekkur ettikten sonra Ali ve Latif'e rastladik. Beyoglu Endustri Meslek Lisesi'nde okuyan bu iki kafadar, fuara parasiz girmenin yollarini ariyorlardi. En cok Jetpa'nin yeni modeli Imza'yi merak ettiklerini soylediler. Otomobil meraklarinin nereden geldigini sordugumuzda, ‘‘sagdan soldan’’ diye cevap verdiler. Cocuklar dogru soyluyor, sagimiz solumuz, hatta onumuz ve arkamiz otomobil. Otomobili merak etmeyecek de neyi merak edecek!
Ve 9 yasindaki Bugra. Agzinda kocaman bir ciklet, ‘‘arabalari gorecegim, hepsini seviyorum, Hurriyet Gazetesi'ne cikacagim’’ diyordu. Pek keyifliydi. Annesi, oglunun okuma yazmayi ogrenmeden otomobilleri tanidigini anlatti: ‘‘Yolda yururken, arabalarin camlarina burnunu dayayip, ne kadar hiz yapiyor, vitesi nasil diye bakiyordu. Goren bizi hirsiz zannedecek diyordum. Bazen bu ilgiyi asiri bulup telaslaniyorum. Su anda teorik olarak araba kullanmayi biliyor. Direksiyona otursa kullanir.’’
Simdi soru sormayin!
Bu kez cikis kapisindayiz.
Burada isimiz biraz daha zordu. Cunku insanlar saatlerce taban teptikleri fuardan, elleri kollari brosurlerle dolu olarak cikiyorlardi. Bir beyefendiye yonelip bir kac soru sormak istedigimizi soyledik. Aynen soyle cevap verdi: Simdi soru sormayin, cok yorgunum! Mubarek, sanki dunyanin en unlu otomobil yariscisi. Bir de simdi sormayin diyor, evinin onunde kamp kurup ertesi gunu bekleyecekmisiz gibi. Neyse hic uzulmedik, cikis kapisinda daha bir suru insan vardi.
Gumruk komisyoncusu Hakan Dicle, fuarin kendisinde hayal kirikligi yarattigini soyledi. O cok daha hasmetli bir fuar bekliyordu. Daha cok Amerikan otomobillerle ilgilenen Dicle, Jetpa'nin Imza'sinin 2003’de piyasaya cikacagini gozonunde bulundurarak biraz eski buldugunu anlatti. Yillik kazancinin ucte birini otomobile harcayan Dicle daha sonra Mercedes'ine binip gitti...
BASARAN AILESI Yonetici Osman Basaran fuari gezmeye ailesiyle, Renault 19'una binip gelmisti. Bir otomobile 10-15 milyardan fazla vermeyecegini soyledi. Terfi ettiginde onunla tekrar konusmak lazim. Yoksa bu kadar luks otomobil neden uretilsin ki? Basaran ailesinin 10 yasindaki oglu da otomobillere cok merakliydi. Babasi verse sofor koltuguna oturacak kadar ozguven sahibiydi.
O MOTOSIKLETI SEVIYOR St. Benoit lisesi ogrencisi Umit, fuara motosikletiyle geldi. Yalnizca 4X4'leri (arazi tasitlari) merak ettigini soyledi. Icerideki en pahali otomobili tahmin etmesini istedik. 2 milyon dolar, dedi. Motoru gibi o da uctu! Umit, bir otomobile degil, ama bir motora butun parasini harcayabilecegini soyledi. Roportaja hevesli degildi, izin isteyip iceri girdi.
Babami kaybettim!
Fuarlarda kaybolmak cocuklarin adetidir. Kaybolurlar, aglamaya baslarlar, iyi insanlar onlari danismaya getirir, anonslar yapilir ve sonunda anne-baba ile kucaklasilan mutlu an gelir. Batuhan'i da bulup getirmisler. Fakat Batu biraz asi, illa babami arayacagim diye tutturdu. Danismada ona sahip olmak icin bayagi ugrastik. Yusuf, fotografini cekerken, ‘‘bak kus cikacak’’ filan dedi, ama yine de yuzunu gulduremedi. Bu arada fuar gorevlisi ‘‘bu da kaybolmus’’ diyerek Timur'u getirdi. Timur Batu'dan daha buyuktu, aglamiyordu. Galiba o biraz isteyerek kaybolmustu. Timur'a cep telefonumuzu verdik, babasini aradi. Kolayca bulustular. Bu arada biz ayrilirken Batu'nun babasi degil, ama bir tanidigi geldigi icin ufaklik biraz sakinlesmisti. Ama yuzu, ancak babasi gelince gulecek gibi gorunuyordu.
PEKI NIYE SPOR YOK? Castrol Ralli Takimi pilotu Mert Soley de fuarin cikis kapisindaydi. Daha cok yaris arabalariyla ilgilendigini soyledi. Otomobile bu kadar ilgi gosterilen bir ulkede otomobil sporlarina neden az ilgi var diye sordu.
AMA Ben Atasay Kuyumculuk'un SAHIBIYIM!
Cikista yakaladigimiz bir baska aile Kamer Ailesi'ydi. Fuarda 1,5 saat gecirmislerdi. Cihan Kamer, yillik kazancinin yuzde birini otomobile verebilecegini soyledi. Biz de dusuncesiz bir tepkiyle ‘‘ne kadar az’’ dedik. Bunun uzerine Cihan Bey bir kahkaha atti ve Atasay Kuyumculuk'un sahibi oldugunu soyledi. Kendisinde Mercedes, esinde Cherokee Jeep varmis. Baharda bir BMW satin alacaklarmis. Pahali otomobillerinizi Istanbul trafigine cikarirken ne hissediyorsunuz sorusuna soyle cevap verdiler: ‘‘Aldiginiz araba ne kadar luks olursa olsun Istanbul trafiginde kullanilacak bir sey degil. Ama obur taraftan bu kadar kesmekesin icinde konforlu bir arabada huzurla yolculuk etmek guzel oluyor.’’