İsa DEVEÇEKEN/ FRANKFURT
Oluşturulma Tarihi: Kasım 09, 2011 00:00
“İstanbul’a geldiğimde omuzlarda karşılandım. Beşiktaş’tan ayrılığa değil, son zamanlardaki bana gösterilen ilgisizliğe hala anlam veremiyorum.Beşiktaş’ın gelecekte çok başarılı olmasını tüm kalbimle istiyorum.”
BEŞİKTAŞ’tan geçtiğimiz mart ayında olaylı bir şekilde ayrılan Bernd Schuster, THY’nin sponsor olduğu COPA Business Kupası için geldiği Frankfurt’ta Hürriyet’e özel açıklamalar yaptı. Türkiye ve Türklere sevgisinin her geçen gün arttığını belirten teknik adam, büyük bir sevgiyle karşılandığı ülkemizde daha sonra neden yalnız bırakıldığını anlayamadığını söyledi. İşte Schuster’in açıklamalarından önemli satır başları:
“İstanbul’a geldiğinde omuzlarda karşılandım. Beşiktaş’tan ayrılığa değil, son zamanlardaki bana gösterilen ilgisizliğe hala anlam veremiyorum. Sürekli bunu düşünüyorum. Beşiktaş Kulübü’ne daha fazla zarar gelmemesi için istifa ettiğimi bir kez daha söylemek istiyorum. Beşiktaş’ın gelecekte çok başarılı olmasını tüm kalbimle istiyorum. Taraftar bunu hakediyor”
“Türkiye’den çok şey öğrendim. Dünyanın en güzel kenti olan İstanbul’u tanıdım. Orada çok iyi dostluklar edindim. Türkiye özlenecek bir ülke. Tekrar gelmemem için hiç bir engel yok. Gelecekte Türkiye’de tekrar çalışmak isterim. Beşiktaş’a gelirken beni nelerin bekleyeceği korkusuyla biraz tedirgindim. Ama şimdi Beşiktaş’ı dünyanın en güzel kenti sayabileceğim İstanbul’u, Türkiye’nin insanlarını, Kapalıçarşı’yı, özellikle hamsi pilavını asla unutmayacağım. Türkiye Avrupa Şampiyonası’na katılacak. Bunu canı gönülden istiyorum. Türk taraftarla şampiyonalar daha zevkli, daha coşkulu oluyor. Bunun örneklerini çok gördük.”
Derbiler daha ateşli“İspanya’da Barça-Real Madrid veya Atletico-Real derbisi taraftarlar için nasıl önemliyse Türkiye’deki derbiler de çok çok önemli. Hatta Beşiktaş-
Fenerbahçe maçlarında tansiyon daha yüksek oluyor. Trübünlerdeki taraftarların şovları görülmeye değer. İstanbul derbilerinin İspanya’dakiniden daha heyecan verdiğini gördüm.”
Kartal gol gol sesi hala kulaklarımda“İnönü Stadı’nda sahaya çıkıp yerimi aldığımda Çarşı’nın görkemli uğultu veren baskılı tezahüratlarını unutamıyorum. O coşkuyu, o mutluluğu sadece yaşayan bilir. Özellikle ‘Kartal, Kartal gol gol’ sesleri kulaklarımdan hiç gitmiyor. Gitmesini de istemem. Çarşı grubu dünyanın takımına bağlı, en fanatik, fakat en iyi grubu. O görkemli tezahüratları ne İspanya ne de Almanya’da gördüm. Yanıma dönüşte Beşiktaş marşı olan CD-DVD ve kasetler bile aldım.”
Türkiye’ye yine giderim“Şu anda Beşiktaş için yorum yapmak istemiyorum çünkü söyleyeceğim her söz olumsuz olabilir ve ben bununla yargılanmak istemem. Türkiye’de çalışmak güzeldi. Henüz herhangi bir teklif almadım, ileride bir teklif alırsam seve seve gider çalışırım. Her hoca için gittiği lige alışma, adaptasyon zamanı vardır. O yüzden her hocaya biraz zaman tanınmalı. Türkiye’de özellikle 4 büyüklerde bu şans süresi çok kısa.”