Oluşturulma Tarihi: Temmuz 17, 2003 00:00
TAM 40 yıldır sporun içindeyim.
Spor yazarlığının yanı sıra Futbol Federasyonu'nda, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi'nde ve Dünya Spor Yazarları Birliği'nde gönüllü olarak görev yaptım ve yapıyorum.10 Dünya Futbol Şampiyonası, 6 Avrupa Futbol Şampiyonası, 5 Yaz ve 4 Kış Olimpiyat Oyunları izledim. FIFA, FIVB, EOC gibi spor teşkilatlarında görevlerim var. Bugüne kadar binden fazla stat ve diğer spor tesislerinde görev yaptım.100 binlik hayalBen bunları neden yazıyorum... Çünkü üzülüyorum. Tek başına spor tesisleri için ‘‘racon’’ kesen sevgili dostlarımı eleştirmek istemiyorum. Fatih Altaylı da daha çok gençken tanıdığım ve başarıları ile onur duyduğum bir kardeşim. Olimpiyat Stadı konusunda yazdıklarını sütunlarda değil karşı karşıya tartışmak isterdim.Spor yazarlığına başladığım günden bugüne kadar, hep 100 binlik bir stadın hayali ile yaşadık. Değerli ağabeylerim Namık Sevik ve Necmi Tanyolaç, Milliyet ve Tercüman gazetelerinde bu büyük düşüncenin yaratıcısı oldular. Tam 45 yıl bu hayalin gerçekleşmesini bekledik. Bugünleri sonunda gördük. Şimdi dünyanın en ünlü stat mimarlarından ve Stade de France'nin de proje müellifleri Michael Macary ve Aymeric Zublena'nın yapıtını beğenmemek için en az onlar kadar bu işi bilmek gerekmez mi?Örneklere bakınOlimpiyat Stadı'nı, FIFA'nın ve UEFA'nın statlar konusundaki en büyük otoritesi Ernie Walker tetkik etti. Ben yanındaydım, bana, ‘‘Bu stat herşeyi ile mükemmel bir futbol stadı. Ben bu stadı örnek olarak diğer ülkelere göstereceğim’’ dedi.Şahidim Futbol Federasyonu Genel Sekreter Yardımcısı Metin Kazancıoğlu'dur. Yalan söylemeyeceğimi sen de bilirsin. Futbol Federasyonu 2005 yılındaki Şampiyon Kulüpler Finali'ne
Atatürk Olimpiyat Stadı ile talip oldu.Gelelim, ‘‘Yaz stadı, kış stadı’’ olayına. Münih Olimpiyat Stadı'nda 1972'den beri yani 30 yıldır futbol oynanmakta. Bayern Münich ve 1860 München lig maçlarını burada oynadı. 1974
Dünya Kupası ile 1986 Avrupa Kupası futbol şampiyonası finalleri bu statta oynandı. Stadın yarısı kapalı, yarısı açıktır. Biz basın olarak açıkta oturduk. Münih'in kışı herhalde İstanbul'un kışından daha şiddetlidir.Peki 1960'ta açılan Roma Olimpiyat Stadı'na ne demeli? Bunun da yarısı açık, yarısı kapalıdır. 1960 yılından beri burada, Roma ve Lazio kulüpleri lig maçlarını oynamaktadır. 1990 Dünya Futbol Şampiyonası finali ve 1980 Avrupa Futbol Şampiyonası finali bu statta yapıldı. Her iki Olimpiyat Stadı'nda da atlama branşlarının kum havuzları var. Ama ne Almanlar, ne de İtalyanlar bu konuda sıkıntı duymadılar. FIFA ve UEFA da mutlu.Büyük projeAkıllı ülkeler, statlarını bir spor dalı için kullanmak üzere yapmazlar. Atletizm tüm sporların temelidir. Burada başka spor müsabakalarının, hatta konserlerin düzenlenemeyeceğini nereden bildiğini merak ediyorum. Bu projeler işin başında vardı.Bu stat Türkiye'de ilk kez futbol seyircisine insan gibi davranılmasını sağlıyor. Her 50 metrede bayan ve erkek tuvaletleri ve büfelerin olması, Stade de France'da da kullanılan çok dayanıklı ve yanmaz koltukların bulunması, oturma yerlerindeki koridorların genişliği, çağdaşlığın ifadesidir. Yalnız izlemeyip ilgililerden de bilgi alınsaydı, bu gerçekler ortaya çıkardı.Yapıcı gözlerBir başka yanlış ise stadı kimin yaptırdığı. Atatürk Olimpiyat Stadı, Olimpiyat Yasası ile kurulan İstanbul Olimpiyat Oyunları Hazırlık ve Düzenleme Kurulu kararı ile inşa edildi. Bu kurulun Başkanı Spordan Sorumlu Devlet Bakanı'dır. O tarihte Bakan Yücel Seçkiner idi. Asbaşkanlar ise İstanbul Valisi Kutlu Aktaş, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gençlik ve Spor Genel Müdürü Tevfik Sarpkaya ve TMOK Başkanı Sinan Erdem'di. Ayrıca Yönetim Kurulu'nda her kurumdan ikişer temsilci daha vardı.Anlaşılıyor ki kararı TMOK vermedi. Galiba TMOK ile İOOHDK'nu sevgili kardeşim karıştırdı. Bu da önemli değil, önemli olan bu ülkeye sporda büyük ivme kazandıracak bir tesise yapıcı gözle bakmak, ikinci yazında olduğu gibi. Hepsi bu kadar...
button