Güncelleme Tarihi:
Türkiye'nin 1972 Münih Olimpiyatları’ndaki tek madalyasını alan 71 yaşındaki milli güreşçi Vehbi Akdağ'ın, gırtlak kanseri nedeniyle tedavisi devam ediyor. Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (TOGÜ) Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesi Palyatif Servisi'nde yaklaşık bir haftadır tedavi gören Akdağ’a, oğlu, torunu ve kardeşi refakat ediyor. Amansız hastalık nedeniyle konuşma güçlüğü çeken ve vücudu bitkin düşen şampiyon güreşçiyi TOGÜ Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Nihat Uluocak, yardımcıları ile birlikte ziyaret etti. Hastanın doktorundan bilgi alan Uluocak, güreşçinin yakınlarıyla bir süre sohbet etti.
"Öldükten sonra kıymetleri anlaşılıyor"
Vehbi Akdağ’ın oğlu İbrahim Bahadır Akdağ, hastane yönetimi ve doktorların duyarlılığından memnun olduklarını, devlet büyükleri ve spor camiasından gelecek morale ihtiyaçları olduğunu söyledi. Akdağ, “Babam gibi sporcuların öldükten sonra kıymetleri artıyor, anlaşılıyor. Ama iş işten geçiyor. Bu nedenle üzülüyoruz, üzüleceğiz. Onun için henüz geç kalınmış değil. Bundan sonrası için devlet büyüklerinden destek ve ilgilerini bekliyoruz” dedi.
Güreşçi Kamil Akdağ ise milli güreşçi olan ağabeyine karşı ilgisizlikten yakınarak, “Maddi olarak bir beklentimiz yok, ilgi istiyoruz. Hastamıza moral lazım. Ama bunu da yapmıyorlar. Bu nedenle üzüntü içerisindeyiz. Devlet büyüklerinden olimpiyat şampiyonu güreşçimize sahip çıkmalarını istiyorum. Ata sporunun değeri bu mudur? Ata sporu bu şekilde olursa zayıflar, ölür ve değeri de olmaz” diye konuştu.
Akdağ'ın özgeçmişi
Tokat merkeze bağlı Ormanbeyli köyünden 1949 yılında dünyaya gelen Vehbi Akdağ, 16 yaşında güreşe başladı. 1970 yılında milli takıma alınan Akdağ, 1971'de Avrupa üçüncüsü, 1972 Münih Olimpiyatları'nda ikinci olarak Türkiye’nin tek madalyasını alıp tarihe geçti. 75 kez milli maça çıkan Akdağ, 1974 yılı Dünya Şampiyonası'nda gümüş madalya kazandı.