Okçuluktaki temsilcimiz Begül Löklüoğlu
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 22, 2012 12:48
Londra Olimpiyat Oyunları'nda Güney Kore'nin favori gösterildiği okçulukta, Türkiye'yi bayanlar klasik yayda Begül Löklüoğlu temsil edecek.
30. Yaz Olimpiyat Oyunları'nda okçuluk müsabakaları, 27 Temmuz-3 Ağustos tarihleri arasında Lord's Cricket Ground'da yapılacak. Müsabakalarda 64'ü bayan olmak üzere toplam 128 sporcu madalya mücadelesi verecek.
Otoriteler, hem takım hem de tekler şampiyonlukları için en büyük şansı, Atina ve Pekin Olimpiyatları'nda büyük başarı kazanan Güney Koreli okçulara tanıyor.
Güney Kore, Pekin-2008'de okçulukta 2 altın, 2 gümüş ve 1 bronz madalya kazanmıştı. Güney Kore, bu dalın olimpiyatlara girdiği 1988 yılından bu yana 6. kez üst üste şampiyon oldu.
Güney Kore'yi okçulukta zorlayabilecek ülkeler arasında Çin ve Ukrayna gösteriliyor.
Türkiye'yi okçulukta, bayanlar klasik yayda Begül Löklüoğlu temsil edecek. Löklüoğlu'nun, bu yılki Dünya Salon Okçuluk Şampiyonası'nda 6'ncılığı, 2006 Avrupa Salon Okçuluk Şampiyonası'nda ise gümüş madalyası bulunuyor.
-Kuralları-
Okçuluk alanı genellikle kuzey-güney yönünde uzanan dik bir çim sahadır. Atışlar 70 metre üzerinden kuzey yönüne doğru yapılır. Sıkıca sarılmış hasırdan oluşan daire biçimli hedefin çapı 1.22 metre, kalınlığı 10 santimetredir. Hedefin ön yüzü çeşitli renklerde çemberler çizilmiş bir bezle kaplanır. Merkezden dışa doğru 9, 7, 5, 1 olarak numaralandırılmış çemberler puanı hesaplamada kullanılır. Hedeflerin büyüklüğü atış mesafesine göre değişir.
Müsabakalar, olimpik ve makaralı yay olmak üzere 2 ana kategoride bireysel ve takım olarak yapılır.
-Tarihi-
Okun keşfinden sonra eski dönem halklar tarafından müzik ve diğer sanat dallarından ayırt edilmeksizin ustalık gerektiren bir maharet olarak kabul edilen okçuluk sporunun beşiği olarak İngiltere ve İskoçya gösteriliyor.
İlk okçuluk dernekleri 16. ve 17. yüzyıllarda İngiltere'de kurulurken, ilk uluslararası müsabaka, 1900 yılında İngiltere ile Fransa arasında yapıldı. 19. yüzyılda İngiltere'den ABD'ye geçen okçuluk sporu, gerçek anlamda bir spor niteliğini 1930'larda kazandı.
Olimpiyat Oyunları'nda erkekler okçuluk yarışmalarına 1900'de başlandı. 1920'den sonra uzun süre oyunlar dışında tutulan okçuluk yarışmaları, 1972'den sonra yeniden olimpiyatlara dahil edildi.
Uluslararası Okçuluk Federasyonu (FITA), Belçika, Fransa, Polonya ve İsveç'in girişimleriyle 1931'de kuruldu, İngiltere 1932'de, ABD ise 1933'de federasyona katıldı.
Modern okçuluk sporu Türkiye'de 1937'de başlamakla birlikte ancak 1960'larda gelişti. Türkiye Okçuluk Federasyonu ise 1961'de kuruldu.
Otoriteler, hem takım hem de tekler şampiyonlukları için en büyük şansı, Atina ve Pekin Olimpiyatları'nda büyük başarı kazanan Güney Koreli okçulara tanıyor.
Güney Kore, Pekin-2008'de okçulukta 2 altın, 2 gümüş ve 1 bronz madalya kazanmıştı. Güney Kore, bu dalın olimpiyatlara girdiği 1988 yılından bu yana 6. kez üst üste şampiyon oldu.
Güney Kore'yi okçulukta zorlayabilecek ülkeler arasında Çin ve Ukrayna gösteriliyor.
Türkiye'yi okçulukta, bayanlar klasik yayda Begül Löklüoğlu temsil edecek. Löklüoğlu'nun, bu yılki Dünya Salon Okçuluk Şampiyonası'nda 6'ncılığı, 2006 Avrupa Salon Okçuluk Şampiyonası'nda ise gümüş madalyası bulunuyor.
-Kuralları-
Okçuluk alanı genellikle kuzey-güney yönünde uzanan dik bir çim sahadır. Atışlar 70 metre üzerinden kuzey yönüne doğru yapılır. Sıkıca sarılmış hasırdan oluşan daire biçimli hedefin çapı 1.22 metre, kalınlığı 10 santimetredir. Hedefin ön yüzü çeşitli renklerde çemberler çizilmiş bir bezle kaplanır. Merkezden dışa doğru 9, 7, 5, 1 olarak numaralandırılmış çemberler puanı hesaplamada kullanılır. Hedeflerin büyüklüğü atış mesafesine göre değişir.
Müsabakalar, olimpik ve makaralı yay olmak üzere 2 ana kategoride bireysel ve takım olarak yapılır.
-Tarihi-
Okun keşfinden sonra eski dönem halklar tarafından müzik ve diğer sanat dallarından ayırt edilmeksizin ustalık gerektiren bir maharet olarak kabul edilen okçuluk sporunun beşiği olarak İngiltere ve İskoçya gösteriliyor.
İlk okçuluk dernekleri 16. ve 17. yüzyıllarda İngiltere'de kurulurken, ilk uluslararası müsabaka, 1900 yılında İngiltere ile Fransa arasında yapıldı. 19. yüzyılda İngiltere'den ABD'ye geçen okçuluk sporu, gerçek anlamda bir spor niteliğini 1930'larda kazandı.
Olimpiyat Oyunları'nda erkekler okçuluk yarışmalarına 1900'de başlandı. 1920'den sonra uzun süre oyunlar dışında tutulan okçuluk yarışmaları, 1972'den sonra yeniden olimpiyatlara dahil edildi.
Uluslararası Okçuluk Federasyonu (FITA), Belçika, Fransa, Polonya ve İsveç'in girişimleriyle 1931'de kuruldu, İngiltere 1932'de, ABD ise 1933'de federasyona katıldı.
Modern okçuluk sporu Türkiye'de 1937'de başlamakla birlikte ancak 1960'larda gelişti. Türkiye Okçuluk Federasyonu ise 1961'de kuruldu.