Müzisyen bilardocu

Güncelleme Tarihi:

Müzisyen bilardocu
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 03, 2011 10:29

Türkiye'de bilardo denilince akla ilk gelen isimlerden olan Semih Saygıner, hayranlarının karşısına bu kez sporla değil “müzikle” çıktı.

Kariyeri boyunca hem ulusal hem de uluslararası turnuvalarda Türk bilardosuna önemli başarılar kazandıran Saygıner, Türk sanat müziği albümü çıkardı.

“Gizli Aşk” isimli albümü ve müzik kariyerindeki beklentileriyle ilgili olarak AA muhabirine açıklamalarda bulunan milli bilardocu, albümünün 11 Nisan'da piyasaya çıktığını belirterek, “Bu proje, 2007 yılında katıldığım bir şarkı yarışmasından sonra kafamda oluştu. Albüm sayesinde Türk sanat müziğinin üzerindeki tozu aldım” dedi.

Türk sanat müziğinin, son zamanlarda sadece yaşlıların dinlediği bir müzik türü olarak algılanmaya başladığını kaydeden Saygıner, “Albümün isminde müzikle yaşadığım 'gizli aşkı' betimlemek istedim. Yarışmaya katıldığım dönemden bu yana çalışmaya devam ettim. İlk başlarda albüm yapma fikri kafamda yoktu. Daha sonra kendimdeki gelişmeyi gördükçe böyle bir çalışmanın fena olmayacağını düşündüm. Son 2.5 yıldır da albüm için uğraşıyorum” diye konuştu.

Albümünde 13 şarkının yer aldığını kaydeden Sayıner, bütün şarkılarının Türk sanat müziği dalında olmasının nedenini ise şöyle açıkladı: “Albümü çok satsın diye ticari düşünerek yapmadım. O yüzden ülkemizde çok dinlenilen pop, rock gibi alanlarda bir çalışma yapmak istemedim. Müzik zaten duygu işidir. Dolayısıyla ben de bu topraklarda büyüyen biri olarak, çok güzel sözlerin anlatıldığı Türk müziği parçalarını tercih ettim.”

“TÜRK SANAT MÜZİĞİ ÇOK ÖZEL BİR TARZ”

Türk sanat müziğinin çok özel bir müzik tarz olduğunu vurgulayan Semih Saygıner, “Bu müzik türü çok popüler değilmiş gibi anılıyor. Oysa gerek okuma tarzı, gerekse müzikal alt yapı anlamında hayatımızın önemli bir yerini kapsaması gerekiyor. Ben albümdeki parçaları günlük hayata uyarlamaya çalıştım. Bağırmadan çağırmadan ses gösterisi yapmadan farklı duyguların anlatıldığı bir albüm oldu” açıklamasında bulundu.

Albüm için yakın çevresinden ve hayranlarından olumlu tepkiler aldığını anlatan Saygıner, “İnsanlar genellikle albümü çok farklı bulduklarını söylediler. Birçok insan albümüm için 'evet bağırmadan da şarkı okunabiliyormuş' diye yorum yaptı. Ben sadece işin içine girmeyi çalıştım. Şarkı neyi gerektiriyorsa, onu yapmaya çalıştım. Namelere çok fazla ses yüklerseniz başarılı olamazsınız, gerek de yok zaten. O yüzden bağırmadan, şarkı sözcüklerinin önüne geçmeden güzel bir projeye imza attığımızı düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“Müzikte geliştikçe ve öğrendikçe bu özelliğimi insanlarla paylaşacak seviyeye geldim” diyen milli bilardocu, şöyle devam etti: “Güzellik paylaşılır. Bendeki duyguyu, güzelliği diğer insanlarla paylaşmak için yola çıktım. Ben bilardo oynayan birisiyim. Beni insanlar bu özelliğimle tanıdı ama ben hayatım boyunca zaten hep şarkı söyledim. Sadece diğer insanlar bunu bilmiyordu.”

“MÜZİKTE EN AZ SPOR KADAR YETENEKLİYİM”

Ünlü bilardocu Saygıner, müzikte en az spor kadar yetenekli olduğunu belirterek, “Ben bu yeteneklerimin üstüne gitmeye çalışıyorum. İnsan, yeteneğiyle kendini zehirleyebilir. Çalışmadan var olan yetenek parlamaz. Müziğe yeteneğimin var olduğunu biliyordum ama 'yeteneğim var' diyerek tembellik yapmadım. Son yıllarda müziği hayatıma tamamen entegre ettim. Eskiden hayatımda 1-2 saat yer alan müziğe şimdi 4-5 saat ayırma ihtiyacı hissediyorum. Albüm yapmak bir sorumluluktur. Ben de bu sorumluluğa işin bütün boyutlarını düşünerek karar verdim” dedi.

Albüm çıkardığı için olumsuz tepkilerle de karşılaştığını ifade eden Saygıner, “Bazı insanlar, 'Sende mi şarkıcı oldun?' diyebiliyor. Tabii böyle tepkilere de her zaman açık olmak lazım. Ancak şarkıcı olmak ayıp değil. Şarkı söylemek, çok güzel ve onurlu bir şey. Aynı zamanda çok da kutsal...Herkes kolay kolay şarkı söylemeyemez ya da bunu milyonlar önünde yapamaz” şeklinde konuştu.

“SPORLA MÜZİĞİ BİRBİRİNE KARIŞTIRMAM”

Semih Saygıner, sporla müziği biraraya getirecek herhangi bir organizasyonda yer almak istemediğini söyledi.

Spor ve müziğin çok farklı olgular olduğunu vurgulayan Saygıner, “Bilardo oynamak ve şarkı söylemek iki ayrı olay. Dolayısıyla böyle bir organizasyonda yer almak iki işime de saygısızlık olur. Zamanı iyi kullanan bir insanım. Vaktimi doğru kullanarak iki işime de zaman ayırabileceğimi düşünüyorum. Hayatımın bunda sonraki dönemine hem müziği hem de sporu birbirinden ayırt etmeden devam edeceğim. Müzik, hayatımı daha planlı yaşamamı sağladı. Bundan dolayı çok mutluyum. Pişman olmayacağıma inanıyorum. Hayatımın dolu dolu geçmesi adına elimden geleni yapacağım” yorumunu yaptı.

Türkiye'de birçok insanın ünlü olmayı 'kovaladığını' kaydeden çiçeği burnunda şarkıcı, “Halbuki ünlü olmak bir sonuçtur. Ünlü olmayı kovalamak için de basını kötü amaçla kullanmamaları gerekir. Ben, basını doğru kullananlardan biri olduğumu düşünüyorum. Yani basın, sadece insanları bilgilendirmek ve yaptığınız projeleri kitlelere ulaştırmak adına tercih edilmeli. Ortaya bir eser konulmadan, sadece gündemde kalmak adına birçok gereksiz işler yapıldığını görüyoruz. Bunlardan mümkün olduğu kadar uzak durmaya çalışıyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!