Oluşturulma Tarihi: Mart 24, 2005 00:25
Müziğin neşelisini, hüzünlüsünü ya da acıklısını hepiniz duymuşsunuzdur ama tatlı, tuzlu veya ekşi olabileceğini de biliyor muydunuz? Bu yeteneğe herkes sahip olamaz. 27 yaşındaki İsviçreli flütçü, müziğin "tadını" alabiliyor.
Bir sesin aynı zamanda bir renk duygusu vermesi gibi bir duyumun bir başka nitelikte bir duyum uyandırmasına sinestezi veya duyum ikiliği denir. Sinestetiklerde normalde ses veya renk gibi uyartılar iki duyuyu birden uyarır. Mesela sesler sadece kulakla değil gözlerle de algılanabilir.
Sinestezi., Yunanca’da "syn" = birlikte ve aisthesis= duyu sözcüklerinden "synaisthesis" olarak türetilmiştir Sineztesi veya duyum ikiliği bir hastalık değildir; sadece 2000 insandan birinde görülen psikolojik bir özelliktir. En sık görülen biçimi ise renkli işitmedir. Bu tür sinestetikler konuşmaları veya gürültüleri duyduklarında belli başlı renkleri görüyorlar.
Fakat 27 yaşındaki İsviçreli bir flütçüde ilginç bir şekilde üç duyu birbirine bağlı olarak işlemekte. Genç kadını Zürich Nöropsikoloji Laboratuarı’nda inceleyen bir bilim adamları, sesleri duyup görmesinden öte tatlarını da alabildiğini saptamışlar. Ne zaman iki ses arasındaki bir perde farkını duysu dilinde özel bir tat duyuyor flütçü. Ona göre bir minör gamın tadı tuzlu, altıncı perdeninki krema ve bir çeyrek ton (kuarte) ise yeni biçilmiş çim tadında.
Duyum ikiliği
Duyma ve tat alma gibi alışılmışın dışındaki bu duyu kombinasyonu profesyonel müzikçinin, müzik parçaları içindeki aralıkları (entervalleri) saptamasına yardımcı oluyor. Bu ikili duyumun bu yeti üzerindeki etki derecesini öğrenmek isteyen bilim adamları müzikçiyle farklı testler yapmışlar.
Mesela kadının diline çeşitli tatlarda sıvılar damlatarak, dört entervalden birini dinletmişler. Genç kadın hangi aralığın çaldığını bilmek zorundaydı. Diline damlatılan sıvıyla normalde o entervalle birlikte aldığı tada uygunsa, yanıtı çok daha çabuk vermiş. Ama eğer sıvının tadı entervalin tadıyla uyumlu değilse müzikçi, bu yeteneğe sahip olmayanlardan bile daha fazla bocalamış.
Bununla birlikte bu tuhaf duyum ikiliği tersine işlememekte. Mesela genç kadın belli bir tadı algıladığında müzik duymuyor.
Ne kadar ilginç bir durum değil mi? Dahası da var. Genç müzikçideki bu duyum ikiliği onun müzik zevkini bile etkilemiş. Mesela krema tadında olduğu için en çok Bach’ın müziğini seviyor !