Muhteşem bir hikaye nasıl da kâbusa dönüştü? | Manchester United'dan ayrılan Ronaldo şimdi ne yapacak?
Güncelleme Tarihi:
Manchester United'da ikinci Cristiano Ronaldo dönemi olaylı şekilde sona erdi. Gelinen noktada kariyerinde bir sayfa daha kapatan ve “boşa çıkan” Ronaldo için 2022 Dünya Kupası’nın önemi bir kat daha arttı. Peki ama Ronaldo'nun kaotik United döneminde neler yaşandı?
İngiliz ekibi Manchester United, gelmiş geçmiş en büyük futbolculardan birisi olarak görülen ve futbol tarihine damgasını vuran Cristiano Ronaldo (37) ile olan sözleşmesini karşılıklı olarak feshettiğini duyurdu.
Manchester United'dan yapılan açıklamada, “Old Trafford'daki iki döneminde 346 maçta 145 gol atarak yaptığı muazzam katkısından dolayı teşekkür ediyor, kendisine ve ailesine gelecekte başarılar diliyoruz. Manchester United'daki herkes, Erik ten Hag yönetiminde takımın ilerlemesini sürdürmeye ve sahada başarı sağlamak için birlikte çalışmaya odaklanmak istiyor” ifadelerine yer verildi.
Gözden Kaçmasın
Hürriyet.com.trGeçtiğimiz yılın ağustos ayında İtalyan Serie A ekiplerinden Juventus’tan United'a transfer olan Ronaldo, kaptanlığın kendisine verilmemesi, istediği süreleri alamaması, kadro dışı kalması ve yeni teknik direktör Erik ten Hag ile yıldızının bir türlü barışmaması nedeniyle bir zamandır takımdan ayrılmak istiyordu.
YAŞADIKLARI SORUNLARI ANLATTI TARTIŞMALARIN ODAĞI HALİNE GELDİ
Geçtiğimiz günlerde Piers Morgan’a çok çarpıcı açıklamalarda bulunan Ronaldo, verdiği röportajda kulüp içerisinde yaşadıkları sorunları dile getirdi ve tartışmaların odağı haline geldi.
Ronaldo'nun çarpıcı röportajından satır başları:
"Cristiano Ronaldo'yu eleştirmek, diğerlerini eleştirmekten daha kolaydır. Bu yüzden beni sürekli manşete çıkardılar. Böyle yaşamaya alışkınım. 37 yaşımdayım ve biliyorum, birçok şey öğrendim. Dipteyken ve zirvedeyken, daha önceden göremediğiniz şeylerin farkına varırsınız. Kötü anlarıma da minnettarım. Hangi insanların yanımda olduğunu, o anlarda kimin bana sırt çevirdiğini görüyorum."
"Ralf Rangnick görevdeyken ona çok saygı gösterdim. Ne olursa olsun, görevde o vardı. Kariyerimdeki tüm teknik direktörlerime 'patron' dedim. Ancak, içimde onu asla patron olarak göremedim. Asla kabul edemeyeceğim bazı noktalar gördüm. Zor zamanlardı."
"Manchester United'daki istikrarsızlık beni çok şaşırttı. Ole Gunnar Solskjaer hakkındaki düşünceleri 1 saatte değişti. O yaz Sancho'yu, Varane'ı ve beni almışlardı. Manchester United olması gerektiği gibi diye düşünmüştüm. Ancak, Sir Alex Ferguson kulüpte çok büyük bir boşluk bıraktı. Sadece Ferguson değil David Gill gibi iyi bir adamın ayrılığı da etkilemiş. Bu yüzden Manchester United'ın bir noktada aynı kulüp olmadığını biliyordum. Ancak, bu kadar büyük bir boşluk olabilirdi. Beni en çok şaşırtan şey buydu."
KARİYERİNİN EN KÖTÜ DÖNEMİ
Şüphesiz, Manchester United ve Cristiano Ronaldo için planlanan asla bu olmamıştı. Beş Ballon d'Or ödülü sahibi Portekizli yıldız, Avrupa’nın en iyisi olmak ve eski kulübü United’ı yeniden şanlı günlerine taşımak istiyordu.
2020-2021 sezonunda Ole Gunnar Solskjaer’in çalıştırdığı Manchester United, ligi ikinci tamamlamış, Avrupa Ligi finalini İspanyol ekip Villarreal'e karşı kaybetmişti. Dahası, Sir Alex Ferguson'un 2013'te teknik direktörlükten emekli olmasından bu yana 9 sezon boyunca Şampiyonluk yüzü görmeyen United, Cristiano Ronaldo ile “şeytanın bacağını kırmak” istemişti.
Bunun yerine Ronaldo'nun United’da geçirdiği bir yıl tam anlamıyla “yılan hikayesine döndü.” Yeni teknik adam Erik ten Hag ile bir türlü yıldızı barışmayan süper yıldız, kariyerinin belki de en kötü döneminde kırmızı şeytanların formasıyla çıktığı 39 maçta; 18’i Premier Lig, 6’sı Şampiyonlar Ligi olmak üzere 24 gole imza attı.
'BAŞARI İSTENİYORSA SATILMALI'
Golleriyle taraftarı coşturan, takımı yenilse dahi saha içinde yaptığı göz alıcı hareketlerle unutulmaz anlara imza atan Ronaldo, takımının ligi altıncı sırada tamamlamasının önüne geçemedi.
Büyük düş kırıklığı yaşayan taraftarlar, Portekizli yıldızın egosunun takımın önünde olduğunu ve takıma duyduğu olumsuz düşüncelerin sonucunda büyük bir başarısızlığın yaşandığını düşünmeye başladı. Dünyanın en iyi oyuncularından biri olan Ronaldo birdenbire kulübün en çok eleştirilen oyuncularından biri haline geldi.
Yorumcular, yaşanan başarısızlıkların nedeni olarak Ronaldo'nun düşük performansını ve takım içinde yarattığı huzursuzluğu gösterdi. İstenen ivmeyi bir türlü yakalayamayan United’da, ilk olarak takım antrenörü Solskjaer, Ronaldo'nun gelişinden 13 maç sonra görevden alındı.
Geçici olarak Solskjaer’ın yerine gelen Ralf Rangnick, ocak ayında yönetim için hazırladığı raporda, eğer takımın başarılı bir grafik çizmesi isteniyorsa Ronaldo'nun satılması veya takas edilmesi gerektiğini öne sürdü. Krizin tüm ağırlığı ise Rangnick’ın yerine gelen takımın yeni antrenörü Erik ten Hag'ın sırtlarına yüklendi.
Hollandalı teknik adam takıma gelir gelemez tansiyonu düşürmeyi ve Ronaldo'yu kulüpte tutmanın yollarını aramayı denedi. Ancak Ronaldo ile çıktığı ikinci maçın ardından Premier Lig ekiplerinden Brentford’a 4-0 mağlup olan Erik ten Hag de Ronaldo'nun ayrılması gerektiğini yönetime bildirdi. O günden itibaren Ronaldo, yedek kulübesine mahkûm edildi.
SOLSKJAER DE 'GELMESİN' DEDİ
Fakat şurası açık ki, 2021-2022 sezonu öncesinde Manchester için Ronaldo ismi büyük bir heyecan kaynağıydı. Portekizli yıldız futbolcunun Manchester City’e yeşil ışık yaktığını duyan Manchester kulübü yönetim kurulu alarma geçmişti.
Haberi duyan antrenör Ole Gunnar Solskjaer, yardımcısı Mike Phelan ile bir toplantı yaptı ve bu kararın takım için doğuracağı sıkıntıları anlatmak üzere kulüp yönetimiyle görüştü. İkili, kulübün CEO’su ve başkan yardımcısı Ed Woodward ile yaptıkları toplantıda, bu transferin gerçekleşmemesini istedi.
Fakat düğmeye basılmıştı bir kere… United’ın efsane antrenörü Sir Alex Ferguson oyuncuyla doğrudan konuşmasa da menajeri Jorge Mendes ile iletişime geçti. Ronaldo'nun United’daki eski takım arkadaşları Rio Ferdinand ve Patrice Evra, Portekizli yıldızın United'a gelmesi için sabahın erken saatlerine kadar yoğun mesai bir harcadı.
Hatta, Ronaldo’nun Portekiz milli takımından arkadaşı Bruno Fernandes de United için yıldız futbolcuyla mesaj trafiği kurdu. Bunun üzerine, Ferdinand ve Woodward, United'ın o zamanki transfer müzakerecisi Matt Judge ile görüştü. Ronaldo’nun United’a gelmesi için zemin hazırdı.
FERGUSON İSTİHBARATI, UNITED’İ HAREKETE GEÇİRDİ
Ronaldo ayrılığından sonra yıldız futbolcunun takıma dahil edilme süreci yoğun bir tartışma konusu. Özellikle, Ronaldo transferinin düşünülmeden ve sadece rakiplerden önce davranma amacıyla gerçekleştirildiği üzerinde duruluyor.
Medya’ya yansıyan eleştirilere cevap veren United, erken harekete geçmediklerini çünkü o dönem zarfında Ronaldo’nun Juventus'tan ayrılıp ayrılmayacağının belirsiz olduğunu söyledi.
Fakat şurası bir gerçek ki, United’ın bir gözü sürekli Ronaldo’nun üzerindeydi. United’ın eski CEO’su Woodward, Juventus başkanı Andrea Agnelli ile temas halindeydi. Ronaldo’nun City transferi gündeme geldiğinde, Woodward düğmeye bastı ve Portekizli yıldız futbolcunun menajeri Mendes ile görüşme trafiğine başlatıldı.
LİNEKER: HER ŞEY BAHÇEMDE OLDU
Görüşmeler Mendes’in komşusu eski futbolcu Gary Lineker'in evinin arka bahçesinde yapıldı. Lineker, transfer sürecine ilişkin BBC’ye yaptığı açıklamada, “Bahçemde otururken Cristiano Ronaldo ile sözleşme imzaladığını gördüm. Jorge Mendes ise yoğun bir telefon trafiği sürdürüyordu. O güne ilişkin elimde harika fotoğraflar var. Belki bir gün bu fotoğrafları paylaşabilirim” ifadesini kullandı.
GEÇMİŞLE İLGİLENMEDİ AMAÇ YENİ BİR SAYFA AÇMAKTI
Ronaldo ile anlaşmaya varan, Real Madrid'den Raphael Varane ve Borussia Dortmund'dan Jadon Sancho ile sözleşme imzalayan United'ın yöneticileri, 2007'den bu yana kurulan en iyi kadroyu oluşturduklarını iddia ediyorlardı.
Kısacası United, bir rüyayı satın aldıklarını düşünerek büyük bir heyecan içinde sezonun başlamasını bekliyorlardı. Önceki iki sezonda Serie A'nın en çok gol atan oyuncusuna sahiplerdi. İlerleyen yaşına rağmen kondisyonu ve profesyonelliği büyük bir umut kaynağıydı.
Üst düzey bir kulüp yetkilisi transfer öncesinde Ronaldo'nun da “bitmemiş işleri” tamamlama arzusunda olduğunu söylediğini belirtti. Yapılan görüşmelerde, Portekizli yıldızın geçmişi yeniden yaşamakla ilgilenmediği, bunun yerine kulübün tarihinde ve kendi kariyerinde yeni bir sayfa açmakla ilgilendiği vurgusu dikkat çekmişti.
‘CRİSTİANO'NUN SEVGİYE İHTİYACI VAR!’
Ronaldo'lu United, Newcastle ile oynadığı ilk maçını 4-1'lik bir galibiyetle bitirdiğinde herkes Portekizli yıldızın ismini haykırıyordu. Öyle ki, Ronaldo’nun eski yuvasına dönmesi taraftarlar arasında büyük bir coşku yaratmış, hatta maçlara nadir olarak gelen kulübün sahibi olan Amerikalı iş insanı Avram Glazer bile bu coşku nedeniyle Old Trafford’da soluğu almıştı.
Sezonun ilk golünü atan Ronaldo, büyük coşkuyla golü kutlarken Old Trafford tribünlerinde Ronaldo’nun taciz skandalı gündeme getirildi ve taciz mağduru Kathryn Mayorga’a destek pankartı açıldı.
Feminist aktivistler Ronaldo'nun işlediği suçları “kalabalığa hatırlatma” niyetiyle pankartı açtıklarını duyurdu. 2009 yılında yaşanan olay yargıya taşınmış, Ronaldo ise iddiaları reddetmişti. Bunun haricinde Ronaldo'nun dönüşü tüm taraftarlar tarafından coşkuyla karşılandı.
Ronaldo’nun eski takım arkadaşı Patrice Evra, İtalyan La Repubblica gazetesine verdiği röportajda, “Cristiano'nun sevgiye ihtiyacı var. Juventus'ta günah keçisi haline getirilmişti. Öyle ki, oradaki eleştiriler gülünç ve biraz da ikiyüzlüydü. Bir sorun, antrenör Massimiliano Allegri’nin bir basın toplantısında ‘Cristiano her maç sahaya çıkmayabilir’ açıklamasıydı. Böyle açıklamaların kimseye bir yarar sağlamadığı görüşündeyim. Bütün bunlar son buldu ve Ronaldo tek gerçek aşkı Manchester United’a geri döndü” ifadelerini kullandı.
United taraftarları Ronaldo’nun hasret kaldığı sevgiyi fazlasıyla sunuyordu. Öyle ki, sosyal medya onun gelişiyle çalkalanıyordu. United, yaldızlı 7 numaralı formayı Edinson Cavani’den alıp Ronaldo'ya iade etmişti.
RONALDO’NUN GELİŞİYLE YEMEKLER BİLE HUZUR KAÇIRDI
Ronaldo’nun takıma gelmesi oyuncular arasında da farklı tepkilerle karşılandı. Yedek kaleci Lee Grant, bir radyo röportajında Portekizli yıldızın gelişiyle birlikte yemek menülerinin dahi değiştiğini ve bu durum takımdakilerin huzurunu kaçırdığını iddia etti. Ronaldo’nun kulübün aşçısına kendi menüsünü dikte ettiğini söyleyen Grant, bazı yemeklerin soyunma odasında bir miktar huzursuzluğa neden olduğunu belirtti.
Kaleci David de Gea ise Raphael Varane ve Ronaldo ile kupa kazanma şansları olduğunu, şampiyonluk için büyük bir umut beslediğini söyledi. Bu heyecan dalgasının içinde Ronaldo, United formasıyla çıktığı ilk beş maçta, beş gol attı.
DİNLENDİRMEK İSTEDİ, HUZURSUZLUK BAŞLADI
Ancak takımdaki kutuplaşma derinleşmeye başlamıştı. Lig başladıktan bir ay sonra takımdaki sorunlar su yüzüne çıkmaya başladı. Deneyimli antrenör Solskjaer, Ronaldo'yu dinlendirmek için yedek kulübesine çektiğinde Ronaldo'nun huysuzluğu yüzüne yansımıştı.
Ronaldo öncesi takımın önemli isimlerinden olan Edinson Cavani ve Anthony Martial daha az forma şansı bulmaya başladı. Ronaldo'nun gelişinden sonra United'ın formu hızla düşüşe geçmişti. Leicester, Liverpool ve Watford karşısında aldıkları mağlubiyetler ise krizi büsbütün derinleştirdi.
Artık, United soyunma odası birbirine cephe alan kutuplaşmış bir takım görünümündeydi.
KIRILMA ANI: ACI KAYIP
Nisan ayında Ronaldo’nun yeni doğan oğlunu hayatını kaybetti. Cristiano Ronaldo-Georgina Rodriguez çifti yaşadıkları acıyı, “Oğlumuzu maalesef kaybettik. Çok üzüntülüyüz. Bir anne ve bir babanın yaşayabileceği en büyük acı. Kızımızın doğumu bize bir nebze olsun şu an yaşama gücü veriyor” açıklamasını yaptı.
Piers Morgan’a konuşan Ronaldo, hayatını kaybeden oğluyla ilgili, "Oğlumu kaybettikten sonra tekrar futbol oynamak çok zordu. Georgina bana 'Git, oyna, yapmaktan hoşlandığın şeyin tadını çıkar. Unutmana yardımcı olacak' dedi. Zordu ama yanı zamanda daha az bu acıyı düşündüm. Futbol çok hızlı ilerliyor biliyorsunuz. Antrenmanlar, maçlar, milli maçlar... İşler o kadar hızlı ki neler olduğunu söylemek için bile zamanınız yok. Georgina yeniden sahalara dönmek için bana çok yardım etti" açıklamasında bulundu.
Bunun ardından tek başına antrenmanlar yapmayı seçen Ronaldo, hızla formunu geri kazandı. Norwich ve Tottenham'a karşı hat-trick yaptı ve ayrıca Arsenal, Chelsea ve Brentford'a karşı önemli goller attı.
Temmuz ayına gelindiğinde Ronaldo’nun menajeri Mendes, Ronaldo’nun Şampiyonlar Ligi futbolu oynamak istediğini bildirdi ve kulübün transfer konusunu düşünmesini istedi. Glazer ailesi, takım CEO'su Richard Arnold ve yeni teknik direktör Ten Hag, Ronaldo'nun kalmasını istedi.
Rio Ferdinand ise konuya ilişkin The Athletic'e yaptığı açıklamalarda şunları söyledi:
“Ronaldo, Avrupa Ligi'nde oynamayı kariyerinde bir kusur olarak göreceğini düşünüyorum.”
‘YENİ BİR MEYDAN OKUMA ARAMAK İÇİN DOĞRU ZAMAN’
Şimdi 37 yaşında olan, İngiltere, İtalya ve İspanya'da Lig şampiyonluğu yaşayan, gol rekorları kıran ve Şampiyonlar Ligi'ni defalarca kaldıran Ronaldo, Manchester United transferi öncesi kesin olarak Devler Ligi’nde oynamak istediğini belirtmişti.
Fakat bu sezon Avrupa Ligi'nde mücadele veren Manchester’ın Ronaldo’yu tatmin etmesi oldukça zor görünüyordu. 2019 France Football dergisine demeç veren Ronaldo, kendisini motive eden durumları tarif ettiğinde, “Milli takım ve Şampiyonlar Ligi'ndeki gibi her şeyin daha zor ve rekabetçi olduğu oyunları daha çok seviyorum” açıklamasını yapmıştı.
Bu nedenle, 37 yaşındaki yıldız futbolcu için Avrupa Ligi'nde Şerif Tiraspol veya Kıbrıs takımı Omonia Nicosia'ya karşı oynamak bir anlam taşımıyordu. Manchester ile hedeflerinden uzaklaşan Ronaldo için Avrupa'nın “elit” rekabetinde kalma arzusu baskın geldi.
Tüm bu gelişmelerin sonucunda Manchester United ile olan sözleşmesini karşılıklı olarak fesheden Ronaldo, kararın ardından yaptığı açıklamada önemli ayrıntılara yer verdi. “Manchester United'a gelecekte en iyisini diliyorum. Manchester United'ı ve taraftarları seviyorum; bu asla değişmeyecek.” diyen Ronaldo, “Yeni bir meydan okuma aramak için doğru zaman gibi geliyor” ifadelerini kullandı.
RONALDO İÇİN DÜNYA KUPASI BİR KAT DAHA ÖNEM KAZANDI
Evet, kariyerinde bir sayfa daha kapatan ve “boşa çıkan” Ronaldo için 2022 Dünya Kupası’nın önemi bir kat daha arttı.
Öyle ki, Portekiz Milli Takımı ile Katar’da düzenlenen turnuvaya katılan Ronaldo, Dünya Kupası'nda kulüpsüz olan tek futbolcu konumunda.
Kariyerinde beşinci kez Dünya Kupası'nda mücadele edecek olan yıldız futbolcu, iyi bir turnuva çıkartması durumunda 6-7 aydan bu yana yaşadığı tüm olumsuzlukları bir kenara bırakacak ve küllerinden yeniden doğacak.
Yeni bir meydan okuma aramak için doğru zaman olduğunu söyleyen Ronaldo’nun Dünya Kupası’ndaki olası performansını değerlendiren yorumcular, yaşanan yol ayrımı sonrasında yıldız futbolcunun turnuvaya daha fazla önem vermesini bekliyor. Öyle ki, turnuvadaki performansı ilerleyen yaşına rağmen büyük bir Şampiyonlar Ligi takımına gitmesinin yolunu açabilir.
Peki ama Ronaldo’nun bir sonraki adresi neresi olacak?
HANGİ TAKIMA GİDECEK?
United sonrası kulüpsüz kalan Ronaldo’nun hangi takıma gideceği de merak konusu. United’daki son zamanlarında teknik adam Erik ten Hag ile de ciddi problemler yaşayan Ronaldo, Temmuz ayından itibaren menajeri Mendes ile yeni takım arayışlarına başladı.
Mendes öncelikle, Temmuz ayında Chelsea'nin sahibi ve sportif direktörü Todd Boehly ile görüşmelerde bulundu. Fakat, Chelsea baş antrenörü Thomas Tuchel, Chelsea'nin patronu Boehly ile yaptığı toplantıda, Ronaldo'nun oyun tarzına kendisiyle uyuşmayacağını ve mali boyutunun takımı sıkıntıya sokacağını söyleyerek, transfere yeşil ışık yakmadı.
Bunun üzerine Mendes, Bayern Münih'in Polonyalı forvet oyuncusu Robert Lewandowski'nin açığını kapatmak için Ronaldo’yu isteyebileceğini umuyordu. Ancak Alman kulübü bu öneriye sıcak bakmadı. Bayern başkanı Oliver Kahn, Alman Bild gazetesine verdiği demeçte, “Ronaldo harika bir geçmişe sahip olan harika bir oyuncu” demekle yetindi.
Bu gelişmelerin ardından Ronaldo'nun profesyonel kariyerine başladığı kulüp olan Sporting Lizbon’u araştıran Mendes’in ikili girişimleri sonuca bağlanmadı.
Sunday Times’da çıkan bir haberde ise Sporting Lizbon’un antrenörü Ruben Amorim’in kulübün Ronaldo transferine yeşil ışık yakması durumunda istifa edeceğini iddia etti. Bunun üzerine yöneticilerin Amorim’i ikna ettiği ve transferin gündemlerinde olmadığı konusunda garanti verdiği ortaya çıktı.
Manchester United ile karşılıklı anlaşan Ronaldo’nun Real Madrid'e dönebileceği iddiaları ise gündemde geniş yer buldu. Karim Benzema'nın Dünya Kupası sonrasında da bir süre forma giyemeyecek olması, Cristiano Ronaldo - Real Madrid iddialarını güçlendirdi. İspanyol basınından Sport, Portekizli futbolcunun başkent ekibine teklif götürdüğünü öne sürdü.