Güncelleme Tarihi:
Küçük yaşlarda motosiklet kullanmayı öğrenen, kısa sürede Türkiye ve Avrupa'da birçok birincilik elde eden 13 yaşındaki Asrın Rodi Pak'ın babası TMF'de motokros komisyon başkanlığı, annesi gönüllü fotoğrafçılık, ablası mimarlık yapıyor - Baba Pak: "Bizim özel hayatımız yarış zaten, 3 haftada bir mutlaka yarış oluyor, onlara katılıyoruz" - Anne Pak: "Emekli olduktan sonra motor camiasına fotoğrafçılık noktasında hizmet vermeye başladım"
Motosiklet sürüş eğitimi alan annesi Gülten (50) ve scooter kullanan babası Mümtaz Pak'ı (51) örnek alan Asrın Rodi, 4,5 yaşındayken kurs eğitmenin verdiği 50 cc'lik motoru kullanmaya başladı.
O günden beri motosiklet kulanan Asrın, 5 yaşındayken ilk kez katıldığı Türkiye Motokros Şampiyonası minikler kategorisinde üçüncü oldu. Kendi yaş grubunda her zaman en küçük motorcu olan Asrın, bir üst grup olan 65 cc'ye geçtikten sonra üç yıl boyunca birincilikleri topladı.
Asrın Rodi, 10 yaşında mücadele etmeye başladığı 85 cc kategorisinde de iki yıl boyunca birinciliği kimseye kaptırmadı.
İki yıl önce TMF'nin desteğiyle Avrupa ve Balkan Şampiyonası'na katılan Asrın Rodi, süpermoto 85 cc junior yarışında üçüncülük elde etti. Geçen yıl 85 cc'de Doğu Avrupa Süpermoto Şampiyonası ve Türkiye Süpermoto Şampiyonası'nı birincilikle tamamlayan Asrın, Avrupa Süpermoto Şampiyonası'nda da üçüncü oldu.
Asrın, aynı yıl katıldığı Türkiye Süpermoto Şampiyonası 250 cc junior yarışlarında da şampiyonluk kazandı.
Asrın Rodi, yaptığı açıklamada, 9 yıldır motora bindiğini ve bu sporun hayatının parçası haline geldiğini anlattı. "Motorun üstünde mutlu oluyorum" diyen Pak, "Mesela hasta olduğum zaman motora biniyorum, o şekilde iyi oluyorum. Annem ve babam beni motora yönlendirdi, bu yüzden çok şanslıyım. Bana yarışlarda büyük destek veriyorlar ve çok mutlu oluyorum" şeklinde konuştu.
Pak, Türkiye ve Avrupa'da yarışlara katıldığını belirterek, "Avrupa'daki yarışların hepsi çok zor geçiyor. Zor olduğu için beni daha çok geliştiriyor. O yüzden Avrupa'ya yöneliyorum. Avrupa'dan Türkiye'ye gelince iyi dereceler yapıyorum. Hedefim, Kenan abim gibi motokros veya süpermotoda dünya şampiyonu olmak. Türkiye Süpermoto Şampiyonası'nda şu an tüm ayakları birinci götürüyorum" diye konuştu.
Baba Mümaz Pak ise motosikletle 4,5 yaşında tanışan, 5 yaşında yarışlara katılan oğluna destek olmak için TMF'de görev almaya başladığını söyledi. Pak, 9 yıl önce eşinin motosiklet sürüş eğitimi aldığını, o dönemde oğluna scooter kullandırdığını kaydederek, "Trafiğe kapalı alanda oğlumu önüme oturtup gazı eline veriyordum. Eşimin hocası 'bu çocuk motoru kontrol edebiliyor, bununla ilgilenin' dedi. Bunun üzerine hocamız bize çalışmak için küçük bir motor verdi. 1 hafta sonra oğlum beni arkasından indirdi ve kendi başına gitmeye başladı" ifadelerini kullandı.
Oğlunun ilk kez 5 yaşında motokros yarışlarına katıldığını anlatan Pak, şunları dile getirdi: "O günden beri Türkiye ve Avrupa'da süpermoto ve motokros yarışlarına katıldık. Oğlum hemen hemen katıldığı her dalda şampiyon oldu. Bunların içinde 85 cc'de Avrupa şampiyonluğu ve Türkiye'de süpermoto ile motokros şampiyonluğu var. Bu yıl bir sınıf atlayarak 13 yaşında 250 cc'de gençler grubunda yarışmaya başladı. Halen motokros ve süpermotoda birinci götürüyor."
Pak, oğlunun Avrupa ve Türkiye'deki yarışlarını takip ettiklerine dikkati çekerek, şöyle konuştu: "Bizim özel hayatımız yarış zaten, 3 haftada bir mutlaka yarış oluyor, onlara katılıyoruz. Bir de Avrupa'da yarıştığımız için sürekli Avrupa'ya gidip geliyoruz. Rodi, Hollanda ve Belçika Süpermoto Şampiyonası'nda da yarışıyor. Dolayısıyla oradaki yarışları da takip ediyoruz. Orada da ilk üçte devam ediyor şu anda. Her yarış için perşembeden hazırlanıp en geç cuma günü pistte olmak gerekiyor. Onun için motor sporları bizim için yaşam şekli oluyor.
Türkiye'nin motor sporlarında Avrupa'da söz sahibi olabilmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Türkiye'de sponsor desteği Kenan Sofuoğlu'nun da muzdarip olduğu bir konu. Sponsor desteğimiz maalesef çok az. Sadece malzeme noktasında destek alabiliyoruz. Gerçek anlamda sponsor edinemiyoruz. İş sahibi insanlarımızın genç yeteneklerimizi biraz daha tanıması gerekiyor."
" Fotoğrafçılık olayı oğlumun yarışlara katılmasıyla başladı"
"Benim motorla tanışmam eşimle oldu" diyen anne Gülten Pak ise 2004'te motor kullanmayı öğrenmek için kursa gittiğini kaydetti. Pak, kursa giderken oğlunun motora merak saldığına işaret ederek, sözlerini şöyle tamamladı: "Kursa giderken Rodi de motora binmek istedi. Oğlum 5,5 yaşındayken motor kullanmayı öğrendi ve 9 yıldır devam ediyor. Emekli olduktan sonra motor camiasına fotoğrafçılık noktasında hizmet vermeye başladım. Fotoğrafçılık olayı oğlumun yarışlara katılmasıyla başladı. Yarışlarda bütün sporcuların fotoğrafını çekiyorum. Hem fotoğrafçılık yapıyorum hem annelik yapıyorum. Birçok şeyi bir arada yapmak zorundayım. Kızım da mimar olarak motor camiasına hizmet veriyor. Yarış parkurlarını kızım Melodi çiziyor."