Morluklar makyajım

Güncelleme Tarihi:

Morluklar makyajım
Oluşturulma Tarihi: Ekim 12, 2004 01:51

Avrupa Şampiyonu, Almanya’dan gelen profesyonel teklifleri elinin tersiyle itti, ‘Avrupa ve Dünya şampiyonalarından sonra 2008 Pekin Olimpiyatları’nda Türkiye’nin ilk Olimpiyat Şampiyonu boksör kızı olmak istiyorum’ diye konuştu.

O, boksör Tatar ailesinin Avrupa Şampiyonu dişi boksörü... Fenerbahçe Kulübü’nde 350 milyon, kitap elemanı olarak çalıştığı işyeri Seyhan Müzik’te 500 milyon aylıklı, üniversite öğrencisi, üç yıllık bir boksör Gülsüm Tatar.

Vücudundan Avrupa Şampiyonluğunun nemi henüz kurumadan geldiği evinde ona ilk eldiven derslerini veren milli boksör amcası Kibar Tatar’ın karşısına geçti. Gardını aldı. ‘Bana dikkat et, Kibar amca.. Karşında Avrupa Şampiyonu Gülsüm var’ dedi. Hafiften dokundu.

Şamil Sam aradı

Gülsüm
’ün maçlarını Almanya’dan menajerleri ile izleyen Avrupa Şampiyonu profesyonel boksörümüz Sinan Şamil Sam, kızın amcası Kibar Tatar’ı arayıp, ‘Gülsüm’e buradan ciddi profesyonel teklifler var. Gelin görüşün’ dedi.

Gülsüm, bu sıcağı sıcağına gelen teklife ‘Henüz çok erken. Yolun başındayım. Hele bir pişeyim’ yanıtını veriyordu.

İşte Gülsüm Tatar ilginç yönlerini HÜRRİYET’e anlattı.

Boksa nasıl başladın?

-Boksu boksör abim Serkan Tatar ile tanıdım ve sevdim. Kafama boksör olacağımı koyduğumda şampiyon boksör amcalarım Kibar Tatar ve Ensar Tatar’ın görüşlerini aldım. Önce, ‘Kız eline, eldiven mi giyeceksin?’ diye tepki gösterip onaylamadılar. Ama ben de pes edecek göz yoktu. Bir kere yüreğime girdi bu boks heyecanı. Amcalarımı Fenerbahçe Kulübü Boks Şube Sorumlusu Mert Özdemir’e şikayet ettim. Boksör olmama izin vermiyorlar dedim. Baktılar ki benden kurtuluş yok. Onlar pes etti. İlk yumrukları da onlar yedi. Boks öğrenene değin ilk iki yılım kum torbasını döverek ve dayak yiyerek geçti. Dayak yiye yiye atmasını öğrendim. 2004’de Türkiye Şampiyonu oldum. Norveç’de Dünya Kupası’nı kazandım, Ahmet Cömert’te birinci oldum. Şimdi de Avrupa Şampiyonuyum.

Ringdeki Gülsüm ile ring dışındaki Gülsüm’ü tanımlarmısın?

-Ringdeki Gülsüm azimli, hırslı dövüşken bir ruha sahip. Ringin dışındaki Gülsüm ise çok duygusal, sakin ve çok da masum.

Yolda yürürken biri sana sözlü tacizde bulunsa ilk tepkin ne olur?

-Ben bulaşmadıktan sonra o iş orada biter Sokak kavgasından nefret ederim. Ring olayını sokağa taşımam.

Bir erkek sporu olan boksa, kadın yumruğunun girmesi nasıl bir olay?

-Sonuçta dünyada boksu bir tek erkekler yapmıyor. Boks sporu bayanlar arasında hayli gelişti. Boks da bir spor. Öyle vurdulu kırdılı, kanlı bir spor değil. Zeka isteyen bir spor, herşey güçle de olmuyor. Ringde psikolojik durum, performans, teknik çok önemli.

Üç yılda bu denli bir başarıyı nasıl yakaladın?

-Boks temelim Fenerbahçe Kulübü’nde atıldı. Aziz Yıldırım’ın tesis imkanlarından, amcalarım ve antrenörlerimin teknik katkıları ile kısa sürede bir yerlere geldim.

Bir bayan olarak boks sporunun senin üzerindeki artı ve eksi etkileri neler oldu?

Bir bayan olarak, tırnaklarımı uzatıp, oje sürmeyi çok isterdim.
Manikür yapmak istiyorum. Ancak eldiven içinde bu şansım olmuyor. Bir kez tatilde uzatmayı denedim, gaza gelip eldiven giydim, hepsi kırıldı. Ancak bir bayan olarak doğal makyajım var.

O nasıl oluyor?

-Her maçtan ve antrenmandan sonra aldığım yumruklardan göz altlarım morarıyor. İşte bunlar benim doğal makyajlarım. Bakın sağ gözümün altına işte bu makyaj İtalya’da final maçında yapıldı. Rakibim morarttı.

Hiç yumruğunu ring dışında kullandığın oldu mu?

- Ya sabır diyorum. Allah kullandırmasın diye de duamı eksik etmiyorum. Yalnızca Kibar amcamla şakalaşıyorum.

Peki kim kimin canını acıtıyor?

-Kibar amcam kibarca vuruyor. Ama ben onun kadar kibar olamıyorum. Geçen gün bir solumu yedi. ‘Yeter artık ben 40 yaşına geldim. Burada keselim’ dedi.

Boks kariyerindeki maçların bir dökümünü yaparmısın?

-Hiçbir yabancı rakibime karşı maç kaybetmedim. 15 maç yaptım iki yerli rakibe yenildim.

Kadın gözü ile boksu yorumlarmısın?

-Ben yaptım onlar yapmasın.


Yumruk yiyiyorsun, darbe alıyorsun. Ancak bayanlarda maçlar pek kanlı geçmemesine rağmen yine de ağır bir spor. Ancak boks bir vahşet sporu olarak değil, bir olimpik spor olarak görülmelidir. İnsana vuracaklarına, kum torbasına da vurup tatmin olabilirler.

Darbe izi yok

Yüzünde oluşacak deformasyondan çekinmiyormusun?

-Hangi genç kız yüzünün bozulmasını ister. Bu sporu yaptığımda ben her şeyi göze almıştım. Yüzüme üç yılda tek bir darbe izi olmadı. Çok akıllı dövüşüyorum.

Teknik özelliklerin?

Ters gardlıyım.
Sağımla oyalıyor, solumla indiriyorum. Sol aparkat ve sol direklerle maçları kazanıyorum.

Gülsüm Tatar, röportajın sonunda da hedefini patlattı.

Pekin Olimpiyatlarında Türkiye’nin ilk Olimpiyat şampiyonu boksörü olmak istiyorum.’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!