Oluşturulma Tarihi: Kasım 19, 1997 00:00
Birinci Türkiye Aerobik Şampiyonası,
spor, müzik ve estetiği buluşturduİzmir'de geçen Cumartesi, nefes nefese bir haftasonu yaşandı: Hürriyet Dergi Grubu'na bağlı Naturel Dergisi'nin sponsorluğu ve Power FM'in organizasyonu ile gerçekleştirilen 1. Türkiye Aerobik Şampiyonası, spor, dans, müzik ve estetiği bir araya getirdi. Türkiye Jimnastik Federasyonu'nun da işbirliği sağlanarak düzenlenen yarışmada, Uluslararası Jimnastik Federasyonu'nun (FIG) saptadığı ‘Sportif Aerobik Kuralları’ uygulandı. Böylece yarışma, Türkiye'nin Aerobik Milli Takımı'nın iskeletinin de oluşturulduğu bir etkinlik seviyesinde oldu.Türkiye, uluslararası aerobik yarışmalarına, kendi milli takımı ile katılabilmenin ilk adımını attı. Zaten Avrupa Jimnastik Birliği'nin (UEG) 13-20 Ekim 1997 tarihleri arasında Antalya'da yaptığı toplantıda, 1999 yılında, ilk kez organize edilecek Avrupa Aerobik Şampiyonası'nın da İstanbul'da gerçekleştirilmesi kararlaştırılmıştı...Aerobik nedir Yetmişli yılların sonlarında Jane Fonda'nın video-kasetleriyle ünlenip tüm dünyaya yayılmaya başlayan ‘aerobik modası’ ile Türkiye de, pek fazla gecikmeden, 80'lerin başında tanışmıştı.Aerobik sporunun dünden bugüne gelişimi hakkında, Vakko Gym'in deneyimli hocası Ali Arslan şunları anlatıyor:‘‘Eskiden aerobik denince insanların aklına, danslı ritmik hareketler gelirdi. Ama aerobik tam da böyle değildir... Vücudun oksijenle beslenmesi esasına dayalıdır aerobik. Vücut daha fazla oksijen aldıkça, kalp atışları ve kan dolaşımı hızlanır, beden kendini yeniler. Kalp atışlarını, küçük kasların çalışması hızlandırmaz. Aerobik, bacak, karın, sırt gibi büyük kas gruplarının çalıştırılmasını gerektirir. Sonradan Jane Fonda'nın aerobiğe müzik ekleyerek video-kasetler hazırlaması, sporu bu haliyle sevdirdi.’’Ancak Ali Arslan, o günlerden bu yana, aerobik sporunun epey çehre değiştirdiğini de sözlerine eklemeyi ihmal etmiyor.Aerobikteki bu değişim, hiç spor yapmayan insanlara birdenbire ağır gelebilecek hareketlerin programlardan çıkarılmasıyla başlamış.Spor uzmanları, vücuda giren oksijen miktarını artırırken eklemlere ve sinirlere zarar verme riskini en aza indiren hareketleri saptamışlar. Bu yolda yoğun çalışmalar yapılmış. Bu çalışmalara, güncel beğenilere uygun müzik ve de dans figürleri eklendiğinde, aerobik sporu, yeni biçimiyle ortaya çıkmış...Her insan yapabilir Konunun uzmanları, ‘‘Eli ayağı tutan herkesin’’ yani büyük kas gruplarını çalıştırabilen her insanın aerobik sporuna başlayabileceğini belirtiyorlar. ‘‘Önemli olan,’’ diyor uzmanlar, ‘‘aerobik ortama girebilmek’’. Sözü edilen ‘‘aerobik ortam’’a, nabzın yüzde 60 ile yüzde 75 arasında artırılması ile giriliyor. Aerobik ortamda yapılan egzersizler kalp atışlarını artırıyor ve sporcu daha derin nefes alıyor. Sonuçta, bedenin her noktasına daha çok oksijen pompalanmış oluyor. Oksijen, hücreleri besleyip onların yenilenmesini sağlıyor. Hızlanan kan dolaşımı ile birlikte, vücuttaki yağlar (lipidler) kana karışıyor ve bedenimize enerji sağlamak için yakılıyor.Ancak bugün, spor salonlarında, yeniden popüler olan aerobik hareketlerine geçmeden hemen önce ve sonra ısınma ve soğuma hareketlerine yer verilmesine de dikkat ediliyor.DÖRT KATEGORİDE YAPILDI İzmir'de, ön elemeyle birlikte, 7 ve 8 Kasım tarihlerinde,Büyük Efes Oteli Auditorium'unda gerçekleştirilen ‘‘1. Türkiye Aerobik Şampiyonası’’, dört kategoride yapıldı. Yarışmaya, Tek Erkek, Tek Bayan, Çiftler ve Trio kategorilerinde 25 sporcu katıldı. Finalde, Tek Erkekler'de yedi, Tek Bayanlar'da beş sporcu, Çiftler'de iki takım, Trio'da ise tek bir takım yarıştılar.HAREKETLERE UYGUN MAYO Bu tür yarışmaların hemen hepsinde olduğu gibi, sporcuların giydikleri mayolar, Uluslararası Jimnastik Federasyonu'nun kurallarına uygun olarak, tek parça ve vücudu saran leotard tarzı giysilerden oluşuyordu. Ancak kesimleri, renkleri ve işlemeleriyle bu mayolar da yarışmanın müzik eşliğindeki dinamik havasına, dans figürleriyle renklenen hareketlerin yapısına oldukça uygun düşüyorlardı.ULUSLARARASI KURALLAR UYGULANDISporcular, Uluslararası Jimnastik Federasyonu'nun saptamış olduğu kurallar çerçevesinde, 81 metrekarelik bir alan üzerinde gösterilerini müzik eşliğinde sergilediler. Jüri yarışmacıların gösterilerini, ‘‘uygulama’’, ‘‘artistik puantaj’’ ve ‘‘zorluk puanı’’ açısından üç ayrı değerlendirme kıstasına uyarak belirledi. Şampiyonada her yarışmacı, dans, müzik ve estetiğin uyumunu, aerobik figürleriyle birleştirdi.Birinci Türkiye Aerobik Şampiyonası, Naturel Dergisi'nin sponsorluğu ve Power FM'in organizasyonu ile gerçekleştirildi.ÖZEL GÖSTERİLER YAPILDIŞampiyonada yer alan 18 yaşını bitirmiş sporcular, ferdi lisansları ya da kulüp lisansları ile yarışmaya katıldılar. Şampiyona sırasında, Romen Erkek Takımı (Dünya Aerobik Şampiyonu), yine Romanya'dan Christan Moldova ve Bulgaristan'dan Milana Tırniçkova, yarışma dışı birer özel gösteri sergilediler.Dereceye girenler Tek Erkekler'de; İbrahim Gürbüz (11.15), Atalay Nalbantoğlu (10.15), Taha Erpulat (9.55). Tek Bayanlar'da; Özlem Keskin (10.70), Gülhan Şanda (10.30), Tuğba Cafri (9.25). Çiftler'de; Ece Öztan-Atalay Nalbantoğlu (6.70), Özlem Yılmaz-Altan Güneşoğlu (5.65). Trio'da; Senem Demirkaya-Altan Güneşoğlu-Özlem Yılmaz (3.70) Toplam 21 hakemin puan verdiği yarışmada, Jüri Özel Ödülü'nü ise Bulgar sporcu Save Asenov aldı.
button