Güncelleme Tarihi:
Milli Parklar ve Avcılık Genel Müdürlüğü'ne atanan Sn. Ahmet Hüsrev Özkara teşkilatın yabancısı değil. Uzun yıllar genel müdürlüğünün değişik birimlerinde görev yapmış, korumacılık ve avcılık konularında uluslararası çalışmalarda bulunmuş deneyimli bir Yüksek Orman Mühendisi. Kartviziti güzel ama iki aylık hizmeti için yorum yapmak henüz erken. Ancak kulağıma gelenlere bakılırsa teşkilatını kuramamış, işini zora sokuyor. Zira herkes bildiğini okuduğu gibi genel müdürlüğün altını oymaya devam ediyor. Av denetimlerine çıkılmasına Genel Müdür Yardımcısı Sn.Nejat Özkan onay vermezken, Avcılık Dairesi Başkanı Sn.Bahri Kalınkütük ve Şube Müdürü Şehmuz Kıraç tarafından hazırlanıp valiliklere gönderilen genelgede ‘‘Avcılığın çarşamba günleri de serbest’’ olduğu yazılıyor. Ne hikmetse bastırılan Merkez Av Komisyonu kitapçıklarının dağıtımı engelliyor. Yakın geçmişte Sn.Bakan'ın özel notları, avcılığı iki sene yasaklayan düzmece MAK raporları yine aynı dairenin faksından çıkıp, insanları birbirine düşürdüğünü hatırladığımızda, bu çirkinlerin hatadan kaynaklandığını savunmak bana biraz abes geliyor!
MÜFETTİŞLİK BELGESİ
Sayısı kaça vardı bilemiyorum ama yakında bütün avcılar av müfettişi olacağa benziyor. Herkesin cebinde dağıtılan müfettişlik belgesi var. Duyumlara kulak verecek olursak, kaçak avcılığın başını av müfettişlerinin çektiği yüksek sesle konuşuluyor. Şimdi derneklerini de kurup, başkanlığına da Sn.Kalınkütük'ü getirmişler! Dilerim söylenenler yalandır, birlik ve beraberlik içinde olurlar, yaban varlıklarına arka çıkarlar. Öncelikle yapılması gereken iş; bütün kartlar tekrar gözden geçirilip, gerçek müfettişle sahteleri birbirinden ayrılmalı. Daha fazla yetkilerle donatılıp, aklı başında, bilinçli, usta avcılara ücreti karşılığında bu hizmet yaptırılmalıdır. Avcılardan toplanan paraların bir bölümü bu görevde kullanılamaz mı? Toplanmasındaki amacın bu iş için olduğu yetkililer tarafından ifade edilmemiş miydi?
ÖZGÜRLÜK DEYİNCE
Geçen hafta Haymana'ya bıldırcına gittim. Havaların erken soğuması, yağmurun da etkisiyle kuşlar göç hazırlığı için tepelere çekilmiş. Sıcak ülkelere doğru yola koyulmak için ötecek klavuz kuşun talimatını bekliyorlar. Şayet tez davranmazlarsa, seyahat özgürlüklerine avcılar tarafından son verileceği elbetteki tartışılmaz! Özgürlük deyince aklıma Haymana Kymakamı Sn.Dr.Hasan Hüseyin Can geldi. Geçen hafta emrindeki Jandarma Komutanına verdiği talimatla; bölgede avlanan, sohbet eden, güvercin pişmesini beklerken söğütün altında kestiren avcıları dertop karakola getirtip, hürriyetlerini kısıtlanmış! 3 Mart tarihinde aldıkları ilçe av komisyonu raporuna dayanarak; süne ve kımıl haşaratına karşı önlem alarak, ‘‘Bölge avcılığa yasaklanmıştır’’ tebligatı okutup, avcılara altını imzalattıktan sonra tüfeklerini geri verdirmiştir. Bu, yasalara uymayan keyfi bir tutumdur. Yasaklama kararının Milli Parkların teklifiyle MAK kararları doğrultusunda alınması gerekir. Ayrıca bu aldıkları yasaklama kararı, bağlı oldukları ilin valiliği tarafından da uygun görülmesi ile oluşur. Kaymakam bey avcıları bölgeye sokmama yerine, daha sıkı bir denetim talimatı ile doğaya sahip çıkması halinde görevini yine fazlasıyla yerine getirmiş olacaktır.
Ben yanlış bilgilendirilmeden kaynaklanan bu olay için, Sn.Kaymakam'ı ve J.Komutanını suçlamıyor, ancak, onlar ve şahsım adına beş saat karakolda mahsur kalan yüzlerce avcınn hoşgörüsüne sığınıyrum...!