Melekler kanatsız da uçarlar

*** “İstediğim otel de kalmadılar” diye Şampiyonlar ligine gidemeyen “şampiyon bir takım” var mı?

*** “Kupanın nerde verileceğini” belirleyip, şimdi susan bir iktidar var mı?

Sarı meleklerin kanatları kopuyor…
Kelimeleri dikkatli seçiyorum “kopuyor” diyorum.
“Koparılıyor” gibi komplo teorileri ile işim yok..
Faturayı da nereye keseceğimi de bilmiyorum… Kesmeye de niyetim yok…
 “Fenerbahçe düşmanları” gibi bir yaklaşımım ise hiç yok.
Niyetim yalnızca tabloyu ortaya koyup yorumu size bırakmak…
Hatta çuvaldızı yine kendimize batırmak…
            �
                               *
Dünyanın en iyi kadın voleybol takımı dağılıyor.
Büyük bir ihtimalle 5 yıl üst üste Avrupa şampiyonu olacak Fenerbahçe voleybol takımı eriyor…
Yenilmez armada olup Avrupa’yı kasıp kavuracak takım bitiyor…

                                 *
Söylediklerim abartılı buluna bilinir…
Keşke test edebilme şansımız olsa ama zor gözüküyor..
Çok zor fakat ustalıkla kurulan bir kadrosu vardı…
Çok tecrübeli teknik direktörü…
Her bölgeye özenle seçilmiş usta oyuncuları…
El birliği ile yok ediyoruz…
Ülke olarak gurur duyacağımız takımı parçalıyoruz...

                              *

Geçen yılın dünya şampiyonu…
Üç yıl üst üste final four oynayan tek takım…
Bu yıl Avrupa şampiyonu…
Final four’u tek set vererek geçti…
Play off’da final oynaması gereken Rabıta Bakü’yü set vermeden eledi…

                          *

Türkiye liginde Eczacıbaşı, Vakıfbank ve Galatasaray gibi Avrupa çapındaki takımları ikişer kez yendi.
Guruplarda Galatasaray’ı yine set vermeden yendi…

25 maçta 25 galibiyet aldı…
26 cı maçta yenildi…
İlk sette Seda sakatladı.. Uzatma setini 15-13 kaybetti ve 3-2 yenildi…
Tek bir yenilgi ile gelen sonuçlara bakın…
Kaybedilen iki sayının sonuçlarına bakın…
Şampiyon olamadı…
İkinci bile olamadı…
Şimdi de şampiyonlar ligine gidemiyor…

                           *
Bu statüyü kim hazırladıysa tebrik etmek lazım..
Nasıl, “daha adaletsiz şampiyonu belirlersin?”
Deseler, daha iyisini yapmak mümkün değil…
Ama itiraz başta yapılmalıydı..
Sanırım olmamış…
Detaya girip konuyu karıştırmak istemiyorum…
Ama bu statüyü savunan bir kişi varsa;
Voleybol federasyonu başkanı veya kaleme alan kim varsa…
Ve “savunabiliyorsa”,  o zaman yazarız.
"Mecburduk, zaman kısıtlı" gibi söylemlere, kesinlikle inanmayın…

                        *
Fenerbahçe’ye tuzak mı?
---Yok.
Sadece, “kimin bileğe daha güçlü?”
Onu bulacak bir sistem değil?

                  *
Bu iki sayılık yenilginin sonuçları çok ağır:
Şampiyonlar ligine gidemiyorsun…
Sanırım ilk kez Avrupa şampiyonu “Wild card” alamıyor..
Gerekçe;  “Oteli beğenmedin”.
Geçiniz…
Arkasında kim vardır bilemem..
Ben hesabı, “ kendisine Fenerliyim diyen hepimize” sorarım..
Nerde yanlış yapıyoruz diye?
Geçtik…
                *
Ülke olarak isyan etmemiz gereken bir konu…
Tıpkı Galatasaray’ın Neuchatel’i 5-0 yendiği ama “maçın tekrarına” karar verildiği maçta yaptığımız gibi…
Turgut Özal başta olmak üzere ülke olarak ayağa kalkmıştık…
Fenerbahçe başkanı Ali Şen komitede yer almıştık…
Tükürdüklerini yalatmıştık…
Şimdi öylemi?
Ülke den çıt yok…

                 *
Bölündük ve yönetiliyoruz…
Federasyon başkan; “onlar küstü, düğünlerine çağırmaz elbet" diyor…
Ülke içinde her işe karışan,
 Filistinlilerin bile hesabını soran,
 “Fenerbahçeliyim” diye açıkça beyan eden başbakanımızdan çıt yok…

                *

“Bölündük ve yönetiliyoruz”…diyorum ya!
Adamlarda öğrendi bizi…
Futbolda Fenerbahçe gitmiyorsa yerine hemen koy Trabzon’u…
Voleybolda Fenerbahçe gitmiyorsa yerine hemen koy Galatasaray’ı…
“Yeter ki karşıma ülke olarak gelmesin”, bunlar…
Gerisi kolay…
Onların da burnu kalkarsa havaya…
Veya:
Şampiyonlar liginin her dal da tozunu atmaya kalkarlarsa,
Veya:
“Dünya’nın en büyük spor kulübü” olmaya kalkarlarsa…(abartılı bulanlar için ekte not var)
Gün gelir, “Onların da defterini düreriz.”
Yeter ki bir arada olmasınlar…

                      *

Biz, Sarı meleklerin yaşadıklarına devam edelim…
Tesadüfler dizisi devam ediyor...
Takımı yıllarca nakış gibi işleyen sponsor, aniden federasyon başkanı oluyor…
Ve aniden Fenerbahçe yönetimi ile ters düşmek zorunda kalıp takım sponsorsuz kalıyor…
Yeni sponsor mali krize giriyor…

                     *
Diziye  devam…
Avrupa ’nın en iyi pasörlerinden Naz Aydemir’e aldığının 3 katı bir teklif geliyor…
Kimden?
Amacı, "ülkede voleybolu geliştirmek" olan bir devlet kurumundan…
Bizim verdiğimiz vergilerle…
Voleybolcuların tamamının maliyeti yükseliyor…

                       *
Biraz da geçmişten tesadüfler dizisi…
Hacettepe, Taurasi’nin dopingli olduğuna hükmediyor..
Fenerbahçe bayan basket takımı, Avrupa şampiyonluğundan oluyor.
Avrupa’da yapılan ölçümlerde, “Taurasi temiz” çıkıyor…
Ve halen Türkiye’de oynuyor…

                        *
Bu tesadüflerden sonuç ve fatura çıkarmaya çalışmıyorum.
Bu kolaycılık olur…
Teslimcilik olur..
Ama ders çıkarmak lazım…
Nerde hata yapıyoruz demek lazım…
“Bizim, bizden başka dostumuz yok” dememek lazım…
Dost edinmeye çalışmak lazım…

                      *
Son sözüm sarı meleklere;
Okuyanlar bilirler, Avrupa şampiyonluğu sonrası;

“Hani, ‘Uçan parmaklardan, sarı meleklere’ uzanan bir köprü…
Hani, ‘Sabiha Rıfatlardan, Edalara, Nazlara’ uzanan bir köprü…
İşte tam bu takımının hikâyesi”.
Diye yazmıştım…

Nazlar giderler, gelirler ama Sabiha hanımlar tarih olurlar..
Evet, sarı meleklerin kanadı kırılmıştır..
Ama bilinmelidir ki;
“Melekler kanatsız da uçarlar”

Abartılı bulanlar için bir tablo:
Geçen yıl şampiyonlar ligine basketbol ve voleybol dallarında katılan kulüplerin dağlımı…
İsterseniz siz 03 temmuz öncesi futbolu da koyun öyle bakın..
Bu yıl yenisin hazırlayacağız…
Hem de futbol ve hentbolu da katarak…