Güncelleme Tarihi:
TFF’nin her koşulda, her futbol kulübüne mutlaka eşit mesafede olmak zorunda olduğunu dile getiren Büyükekşi, şu ifadeleri kullandı:
"Bu TFF seçimlerinde Türk futbolunun tüm paydaşlarıyla birlikte hareket etmek istediğimi daha önce de ifade etmiştim. Gecikmeye tahammülü olmayan sorunlarla başa çıkmamızın tek yolu; birlikte ve futbolun iyiliklerine ve başarısına odaklanmış, özel ajandalardan arındırılmış bir güven ortamını yaratmaktan geçiyor. Bu kurum her koşulda, her futbol kulübüne mutlaka eşit mesafede olmak zorunda.
Adaylık sürecimin başından beri tüm dikkatimi, her kademedeki futbol paydaşlarımızla samimi istişarelere ayırdım. Süper Lig, 1’inci Lig, 2’nci Lig, 3’üncü Lig, Kadınlar Ligi ve amatör şubeler de dahil tüm sorunların üstesinden gelebilmek için, derhal çözülmesi gereken yayın ihalesi için, harcama limiti, hakem hataları gözlemci ve temsilci sorunları ve benzeri birçok mesele için, zamana karşı yarışıyoruz. Bizden sonraki yönetim için iyi bir miras bırakmak zorundayız.
Seçim atmosferlerinde maksadını aşan, ya da farklı ajandaları olan sözler sarf edebilirsiniz. Cümleye dostum diye başlayıp sorumsuzca davranabilirsiniz. Nasıl olsa, seçimlerden sonra gönlünü alırım yanılgısıyla hırslarınıza yenik düşebilirsiniz. TFF’ye baskı kurmak, kulüp stratejinizin bir parçası dahi olabilir. Ama bu yeni dönemde bunların işe yaramayacağını nezaketle belirtmek isterim. Biz, hiçbir şart altında kimseye ve hiçbir kulübe ayrıcalık göstermeyeceğiz, her kulübe eşit mesafede duracağız.
Son dönemlerde bir kişi veya kurum hakkında olumsuz bir intiba yaratmak istenildiğinde hep aynı argümanlar kullanılır. Çamur at izi kalsın yöntemi uygulanmaya çalışılır. Ben kamuda yıllardır hizmet vermiş ve vermeye devam eden biriyim. Türkiye ihracatının yönetimi ile görevlendirilmiş, bu görevi alırken seçimle ve %100 mutabakatla gelmiş ve tüm dünyada bu ülkenin değerlerini temsil etmek için yetkilendirilmiş biriyim. Ben bu ülkeye olan sevgimi, sadakatimi, maddi ve manevi değerlerimi çoktan ispatladım.
Birlik, beraberlik ve dostluk prensibimi koruyabilmek için şimdilik bu kadarı yeter. Kişilik haklarıma yönelik bu gibi söylemlerde bulunan tüm şahıslarla ilgili hukuki haklarımı ise saklı tutuyorum. Bu hassas günlerde dostluk ve kardeşlik ortamını korumak hepimizin yararınadır.
Cuma günü gerçekleşen ve 5 saat süren Kulüpler Birliği toplantısı çok önemli bir toplantıydı. Doğaldır ki her kulübün münferit sorunları var ama biz birlikte olursak, "ben" demekten vaz geçip "biz" demeye alışabilirsek, çözemeyeceğimiz hiçbir sorun yok. O toplantıda bulunan hepimiz bunu gördük. Yani o toplantılara gelmek lazım.
Kulüpler Birliği toplantısına girerken, adaylık başvurumuz için 200 imzamız vardı. Cumartesi akşamından sonra ise 234 imzamız oldu. Bu bile bazı şeyleri anlamak için önemli bir ipucu. Her birinin kesintisiz ve artan teveccühlerine teşekkür ediyorum.
Dürüst, güvenilir ve futbolun her alanındaki sorunlarına adil çözümler üretebilmek adına kapımın herkese, her kulübe, her sporcuya, futbolun tüm paydaşlarına açık olduğunu bir kez daha söylemek isterim."