Güncelleme Tarihi:
Türkiye onu, Marco Aurelio olarak tanıdı, Trabzonspor ve Fenerbahçe formalarıyla alkışladı, ardından vatandaş olup Mehmet adını aldıktan sonra da ay yıldızlı formayla gönülleri bir kez daha kazandı. Futbolculuk yaşantısını noktaladıktan sonra teknik adamlığa geçiş yapan ve yılın büyük kısmını Türkiye’de ailesiyle geçiren Aurelio, HÜRRİYET’e konuştu, hem geçmişini, hem bugününü anlattı. Biz sorduk, o da Fenerbahçe ve Milli Takım’da yaşadıklarından hareketle bazı tartışmalı konulara açıklık getirmeye çalıştı.
ZOR BİR HAYATTAN GELİYORUM
- Brezilyalı futbolcuların çoğunun yoksulluktan geldiğini biliyoruz. Senin nasıl bir hayat hikayen var?
Evet, ben de her Brezilyalı gibi zorlu bir hayattan geliyorum. Babam bir bilgisayar şirketinde çalışıyordu, annem ise öğretmendi. Durumumuz çok iyi değildi. Brezilya’da her çocuk futbolcu olmak ister. Küçük yaştan itibaren sokaklarda, caddelerde hep futbol oynadım. Kariyerime salon futboluyla başladım. 17-18 yaşlarında Rio’daki bir takımda oynadım. Sonra Flamengo’ya geçtim.
İDOLÜMDÜ, TAKIM ARKADAŞIM OLDU"
- Futbola başlangıç döneminde kimleri örnek alıyordun?
İdolüm Romario’ydu. Onu çok beğenirdim. Sonra Flamengo’da birlikte oynama şansı elde ettim.
-Türkiye ve İspanya’da oynadın. Hangisinde futbol daha kolay?
İspanya’da futbol oynamak Türkiye’ye göre daha kolay. Türkiye’de çok mücadele etmeniz gerekiyor. Sert bir futbol oynanıyor. İspanya’da ise tekniğe dayalı bir oyun anlayışı var. Ayrıca çok kaliteli oyuncular var.
F.Bahçe’ye TV’de hayran oldum
“Trabzonspor’da oynarken televizyonda maçları izlediğimde Fenerbahçe’deki atmosferi görüp hayran kalmıştım. Çok farklı bir camia...”
- TÜRKİYE’de ilk Trabzonspor’da oynadın. Buraya gelişin nasıl oldu?
Trabzonspor teklifi yaptığında Japonya’dan da istemişlerdi. Trabzonspor Başkanı Özkan Sümer beni izleyip beğenmiş. Kendisi ile görüştüm. Türkiye’de çok büyük bir kulüp olduklarından bahsetti. O zaman gelmek istedim. Taffarel, Jardel, Türkiye’de oynuyordu. Bunu bilmek benim için büyük bir şans oldu.
- Türkiye’deki ilk dönemin nasıldı? Sonrasında Fenerbahçe’ye transfer oldun.
Zor oldu. İlk sene Trabzon’da takım çok iyi değildi. İkinci sezonumda ise daha iyi bir ekip olduk. Fatih Tekke ve Gökdeniz ile kupada şampiyon olduk. Menajerim Bayram Tutumlu, Fenerbahçe’den teklif olduğunu söyledi. Fenerbahçe taraftarı, Trabzon’da oynarken bile bana saygı gösteriyordu. Hiç düşünmeden ‘Evet’ dedim.
- Trabzonspor, Fenerbahçe ve Beşiktaş’ta oynadın. Üç kulübü de değerlendirmeni istesem?
En iyi dönemimi Fenerbahçe’de geçirdim. Televizyonda izlerken Fenerbahçe’nin atmosferini çok beğeniyordum. O yüzden Fenerbahçe’ye gittim. İyi bir takımımız vardı, arkadaşlık iyiydi ve şampiyonluklar yaşadık.
Romario, Alex ve tabii Messi
-KARİYERİN boyunca oynadığın en iyi futbolcular kimlerdi?
Beraber oynadığım en iyi futbolcular Romario ve Alex de Souza’ydı. Ancak rakip olarak oynadığım en iyi futbolcu ise Messi’den başkası değildi. Messi çok farklı ve özellikleri olan bir oyuncu. Her hareketini çok iyi izlemek gerekiyor. Markajı çok zor. Ama Alex de çok farklı bir futbolcu. Aklıyla oynayan, yaratıcı bir futbolcuydu. Guti, Roberto Carlos ve Arda’yı da sayabilirim.
2-Bazen Aziz Yıldırım gibi başkan gerekiyor
“Benim için Aziz Yıldırım Türkiye’de 1 numaradır. Takıma müdahale etmesi motivasyon içindir. Bazen onun gibi bir başkan her takıma lazım.”
-AZİZ Yıldırım nasıl bir başkan?
Fenerbahçe için her şeyi yapıyor. Fenerbahçe harika bir başkana sahip. Futbolcularla ilişkileri çok iyiydi. Bazen takım kötü gittiğinde bir kişinin konuşması gerekir. Onu da Aziz Yıldırım yapıyordu. Bizim için bir baba gibiydi. Herkes de öyle görüyordu. Türkiye’de benim için 1 numara Aziz Yıldırım’dır.
- Takıma müdahale eder miydi?
Aziz Yıldırım gibi bir başkan bazen gerekiyor. Motivasyon veriyor. Ne zaman işler kötüye gitse hemen olaylara müdahale ediyor.
Sevilla ve Denizli’yi asla unutamam
- Fenerbahçe’de en mutlu olduğun ve üzüldüğün anlar hangisiydi?
Sevilla’yı Şampiyonlar Ligi’nde penaltılarla eleyip yarı finale yükseldiğimizde müthiş mutlu olmuştum. En üzüldüğüm an ise Denizli maçıydı. Son maçta şampiyonluğu kaybetmiştik.
- Alex’le problemlerin olduğu, Fenerbahçe’deyken pek konuşmadığınız doğru mu?
Alex’le aramızda hiçbir zaman problem olmadı. Bu spekülasyonların hiçbiri doğru değil. Onun kitabında da yer aldım. Tuncay ve Rüştü ile birlikte jübile maçına da gittim.
"Milli Takım’da prim olmalı"
- Milli Takım’a alınan ilk devşirme oyuncusun. Neler söyleyeceksin?
Bu beni çok mutlu ediyor. Türkiye’de futbol oynarken milli takıma da alınmak büyük bir gururdu. Fatih Terim beni çağırdı ve konuştuk. Hiç düşünmeden ‘Evet’ dedim. Brezilya Milli Takımı için şansım olmadı çünkü çok erken yaşta ülkeden ayrıldım. Ayrıca benim bölgemde çok fazla oyuncu vardı.
- Milli Takım’da prim krizi yaşandı. Ve bu kriz Fatih Terim ve Arda Turan’la devam etti. Sen bu yaşananları nasıl değerlendiriyorsun?
İçeride olmadığım için milli takımda ne yaşandığına dair bir yorum yapamam. Arda, Gökhan Gönül, Burak, Selçuk hepsini tanıyorum ve çok iyi insanlar. Fatih Terim de öyle. Net bir şey konuşmam yanlış olur. Söyleyeceğim her şey dedikodu olur.
- Sence milli takımlarda prim olmalı mı?
Prim her zaman güzel. Oyuncuların motivasyonunu pozitif yönde etkiliyor. Bence oyunculara prim verilmeli. Bizim dönemimizde bu tip sıkıntılar olmadı.
"Beşiktaş’a faydam olmadı"
-BEŞİKTAŞ’taki dönemini nasıl değerlendiriyorsun?
Beşiktaş dönemim çok iyi değildi. 32-33 yaşında gittim ve bu durum performansımı da etkiledi. Ayağımda yaşadığım bir sıkıntı vardı. Real Betis’te sakatlık yaşadım, ameliyat oldum ve 8 ay uzak kaldım. Beşiktaş’a da bu yüzden bir katkım olmadı.
Türkiye’de yaşayacağım
-Türk vatandaşısın. Yılın önemli bölümünü burada geçiriyorsun. Kendini nereye ait hissediyorsun?
Brezilyalıyım ama Türkiye’yi çok seviyorum. Burada yaşamaya devam edeceğim ailemle. 13,7 ve 3 yaşında üç kızım var hepsi burada okuyor.
Kocaman yine başarır
-Aykut Kocaman sence Fenerbahçe’de başarılı olacak mı?
İyi bir zamanda geldi. Güzel bir kadro kurma şansı var. Bence Fenerbahçe’yi tekrar şampiyon yapabilir.
Ricardinho anneme küfretti
-Ricardinho ile stat çıkışındaki kavgan hala akıllarda. Geriye dönüp baktığında bir pişmanlığın var mı?
O kavga üzerinden çok uzun zaman geçti. Artık konuşmak bile istemiyorum ama madem sordunuz son kez kısaca anlatayım. Anneme küfür etmişti. Ben de ona kızdım. Pişman değilim ama artık daha olgunlaştım. Şimdi düşününce keşke yapmasaydım diyorum.
BİRLİKTE OYNADIĞI EN İYİ ONBİR
Volkan Demirel- Luciano, Lugano, Gökhan Gönül, Roberto Carlos- Atiba, Fernandes, Alex de Souza- Anelka, Tuncay Şanlı, Fatih Tekke.