Mehmet Arslan: 'Lig böyle giderse Terim yine süpürür'
Güncelleme Tarihi:
Hürriyet Gazetesi Spor Konseyi futbolda öne çıkan gelişmeleri değerlendirdi.
İşte Adil Demirçubuk'un Mehmet Arslan, İlker Yasin, Güntekin Onay ve Uğur Meleke'ye gündeme dair yönelttiği sorular ve yanıtları şöyle;
1- Galatasaray, zirvenin sadece 3 puan gerisinde ama futbol olarak çok eleştiriliyor? Eleştiriler mi abartılı, yoksa puan tablosu mu yanıltıcı? Bu futbol Madrid’den puan çıkarmaya yeter mi?
2- Beşiktaş, ikinci yarısında mahkum oynadığı maçta Antalya’yı geçerek ligde zirve yarışına tutundu. Ligde yarışta kalınırsa Avcı, ocak sonrasında da kalıcı olur mu? Avrupa Ligi feda mı edildi?
3- Fenerbahçe, lig sonuncusu Kayseri’ye boyun eğdi. Bülent Uygun ilk maçında takımı galibiyetle tanıştırdı. Fenerbahçe’nin kaybını Yanal’a mı, futbolculara mı yoksa Kayserispor’a mı bağlamalı?
4- Ligde 10 hafta geride kaldı ve liderle Beşiktaş arasındaki takımların hepsinin yarışta kalma şansı var. Alanya, Sivas, Malatya gibi takımlardan herhangi biri yarışı sonuna kadar sürdürebilir mi?
5- Cenk, Çağlar, Ozan ve Enes bu hafta gol attılar. Mert Çetin de Roma’da ilk kez 11’de yer buldu. Lejyonerlerimizin çıkışını ve yabancı sınırı tartışmalarını nasıl yorumlayabiliriz?
6- Yanal’ın, “Biz şampiyon olacağız. Kimsenin şüphesi olmasın. Buradan bu işin kurgusunu yapan arkadaşlara, özellikle yazarlara selam söylüyorum” sözlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
İLKER YASİN: G.SARAY'DA EKİP DAYANIŞMASI YOK
PRESTiJ MAÇI OLACAK
1- Eğer Abdurrahim Albayrak’ın Falcao ile yan yana fotoğrafı yayınlanmasaydı ve Galatasaray seyircisinde Falcao beklentisi tavan yapmasaydı, Terim, Falcao’yu almazdı. Aylarca konuşuldu, tüm takımın konsantrasyonu bozuldu. Tapon futbolcular ülkesine yeni veteranlar geldi. Nzonzi, Lemina gibi... N’Diaye ve Fernando aranıyor. Galatasaray iyi top oynayamıyor, ekip dayanışması yok. Bekleri eskisi gibi, stoperleri ağır. Belhanda, Feghouli ve Babel ile 30 yaş standardını aşmış, yaşlı, öne gidemeyen yavaş bir takım. Real Madrid maçı bir prestij maçı olacak. Ligde 3 puanlık fark şu an için bir şey değil. Ama Galatasaray’ın futbolu da tatmin edici değil.
BEŞiKTAŞ BU YARIŞTA HEP OLUR
2- Abdullah Avcı, Beşiktaş zirve yarışında kalsa da kalmasa da bu sezonu bitirir. Beşiktaş’ın elindeki futbolcu grubuyla nasıl oynanması gerektiğini anlar -ki anladı sanıyorum ve kafasındaki şablonu Beşiktaş’ta uygulamanın ağır bir bedeli olacağını idrak ederse -ki etti sorun yok. İlk 5 haftaya müthiş kötü başlayan ve son 4 haftada 10 puan toplayan Beşiktaş, bu yarışın hep içinde olur. Perşembe günkü
Braga maçı da Beşiktaş’ın bir formalite ve lige odaklanma maçıdır.
JAILSON VE ZAJC OYNAMALIYDI
3- Fenerbahçe, Kayseri’yi yense lider olacaktı. Ama lig sonuncusu Kayseri, ilk galibiyetini aldı. Bu sezon ligimiz bu tür skorlarla çok karşılaşacak. 3 puanlı sisteme geçilen 1988’den bu yana en düşük puanın toplandığı sezonu yaşıyoruz. Kayseri’de Bülent Uygun’un 3 gün içinde futbolculara mental yaklaşım dışında bir şey vermesi söz konusu değil. Fenerbahçe gibi oyuna ağırlığını koyması gereken takımın tüm umudunu 39 yaşındaki Emre’ye bağlaması yanlış. Hele deplasmanda sert, baskı yerken, Jailson ve Zajc ile başlamak doğru olurdu. Fenerbahçe, Galatasaray gibi rakip sahaya hızlı geçemiyor. Gol için Kruse’nin sahaya bir an önce dönmesi şart. Kaleci Lung’un muhteşem kurtarışlarını da unutmamak lazım.
O HEDEFLERE ULAŞMALARI ÇOK ZOR
4- Alanyaspor hâlâ lider. Sivas ve Malatya arkasında. Lider ile sekizinci sıradaki Beşiktaş’ın arasında sadece 4 puan var. Ve ligde geride 24 maç... Burası Türkiye. Geçen sezon 8 puan öndeki lider Başakşehir’in son 5 haftada şampiyonluğu Galatasaray’a hediye ettiğini unutmamak lazım. Bu puan tablosu büyüklerin kötü futbolu ve çok puan kaybından kaynaklandı. Erol Bulut ve Sergen Yalçın’ın da hem
kendilerine hem futbolcularına ciddi hedef koydukları görülüyor. Ama bu ülkede zor.
YABANCIYA KRiTER GETiRiLMELi
5- Ben yabancıya karşı değilim. Ben Avrupa’nın tapon, kafa olarak futbolu bitirmiş, son vurgun için Çin, Arabistan, Türkiye’ye koşan ve onlara kucak açan zihniyete karşıyım. Yabancının kademeli olarak sayısının azaltılmasından ziyade, kalitesi, milli oluş sayısı ve yaşı ön plana alınmalı. Mert Çetin Roma’da, Çağlar Leicester’da, Zeki, Yusuf Lille’de, başarılı performans sergilerken Türk futbolcularına yer açmak için yabancı transferine kriterler getirmek şart.
ERSUN YANAL’IN MESAJI NET...
6- Yaratılan algı şu: ‘Nihat Özdemir’in başkanlığında Fenerbahçe bu sezon şampiyon olur.’ ‘Medyaya selam olsun’ derken, Ersun Yanal’ın söylediği; ‘Öyle olsaydı böyle olmazdı.’ Medyanın futbol yarışını sahadan çıkarıp, hakeme, VAR’a, federasyona, farklı yerlere götürme eğilimi zaten yıllardan beri var. Yanal şunu söyledi: “Ligin bitiminde hepsi arkamızda olacak. Takımlar, medya, herkes...”
MEHMET ARSLAN: LİG BÖYLE GİDERSE TERİM YİNE SÜPÜRÜR
ELEŞTiRiLER DOĞRU AMA...
1- Sezon başından bu yana Fatih Terim’i ve Galatasaray’ı kötü futboldan dolayı eleştiriyoruz. Ve bu eleştirilerin tümü de doğru tespitlere dayanıyor. Ama puan tablosuna baktığımızda en çok alkışladığımız Alanyaspor’dan 3, Fenerbahçe’den sadece 1 puan geride Galatasaray. Terim gibi çok tecrübeli bir teknik
adamı geride bırakabilmek için bu puan farkları yeterli değil. Galatasaray, kapasitesini sergilemeye başlarsa ligi de sürükler götürür. O potansiyel var bu takımda. Real Madrid maçına gelince... Ne yazık ki ben umutlu değilim.
BEŞiKTAŞ iÇiN HÂLÂ ŞÜPHELER VAR
2- Beşiktaş, Ahmet Nur Çebi’nin başkan seçilmesiyle birlikte sanki takıma yeni oyuncular transfer edilmiş gibi, yeni bir motivasyon, yeni bir güç kazandı. Kendine güven tazeledi ve psikolojik olarak yenilendi. G.Saray, Trabzon ve Başakşehir ve Alanya maçlarını oynadı. Son 4 maçta sadece 1 gol yedi. Ve 10 puan aldı. Bu yenilenmeyi istikrarlı bir şekilde devam ettirebilirse, şampiyonluğa aday olacak. Ama kırılganlıkları konusunda şüpheleri ortadan kaldıramadı. Bu 1-2 maçlık bir atılım mı, yoksa gerçek bir değişim mi göreceğiz. Beşiktaş için lig önemli, şampiyonluk önemli. Mali darboğaz ancak böyle açılır. Avrupa Ligi bana göre kapandı.
F.BAHÇE’NiN YAŞADIĞI YOL KAZASI
3- Şampiyonluk için en motive takımı sorsanız tartışmasız Fenerbahçe derim. Teknik adam sorunu yok, yönetim sorunu yok ve kadro sorunu yok. Kayserispor karşısında yaşadıkları tamamen bir yol kazası. Yüzde 66 topa sahip olma oranı, 23 şut, 6 isabet, 8 korner ve 402 pas ve 3 direkten dönen top. Bütün bunları bir deplasman maçında yaptı Fenerbahçe. Üstelik bu sezon 59 isabetli şutta 18 gol atıp 10 defa direğe takılmışlar. Açıkcası yolu açık Fenerbahçe’nin.
‘VAR’ VE YABANCI KURALI ADALETi
4- Büyük takımlarla diğerlerini ayıran en önemli özellikte bu değil mi zaten... Mental direncinizi, fiziksel direncinizi, taktik anlayışınızı 34 hafta boyunca sürekli kılmak. Bu sezon bir Anadolu takımının şampiyon olması için en ideal sezon. Ayrıca bu tablonun ortaya çıkmasında iki önemli unsur var... Biri 14 yabancı kuralı. Bu kural sayesinde çekişmeli bir lig izliyoruz ve büyük takımlarla diğerleri arasındaki fark kapanıyor. İkincisi ise VAR sistemi. O da adaleti dağıtıyor.
REKABET OLMADAN GELiŞEMEZSiN
5- Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de futbolun ve futbolcunun gelişmesi ancak rekabetle mümkün. Korumacı ve Milli Takım’a oyuncu kazandıralım anlayışı çağ dışı kalmış bir anlayıştır. Lig bir markalar (Kulüpler) yarışıdır. Yerel bir alanda gerekli rekabet koşulları oluşmadan öne çıkan markaların uluslararası alanda başarılı olma şansı yoktur. Yabancı oyuncu ile ligde yaşanılan rekabet futbolumuzun ve futbolcumuzun gelişmesi için şarttır. Yurt dışındaki başarılı oyuncularımızın alt yapılarında da bu rekabet yatıyor.
ERSUN YANAL HAKLI AMA...
6- Ben bıktım artık. Gerçekten bıktım... · Bizi şampiyon yapmayacaklar. · Bize komplo kuruluyor. · Bu hakemlerle bu lig bitmez. Daha birçok ipe sapa gelmez, kendi başarısızlığını başkalarına havale eden açıklama ve komplo teorilerinden sıkıldım. Ersun Yanal haklı. Haklı ama aman dikkat etsin. Motivasyonunu takımından uzaklaştırır ve bu polemiklere laf yetiştirirse, kendisi kaybeder.
Gözden Kaçmasın
Hürriyet.com.trGÜNTEKİN ONAY: BRAGA VE DENİZLİ'YE FARKLI 11'LER ÇIKMALI
G.SARAY’IN FUTBOLU HAYAL KIRIKLIĞI
1- G.Saray'ın şu anki durumunu ve oynadığı futbolu rakiplerden bağımsız olarak değerlendirmek gerekiyor. Sarı kırmızılılar kesinlikle iyi futbol oynamıyor. Maç başına 1.6 puan ortalaması da ciddi bir hayal kırıklığı. Son Rizespor maçında pozisyona girmeden 2-0 kazanılması da kimseyi tatmin etmedi. Bu kadro çok daha iyisini yapmalı. Ancak takım pres yapamıyor ve dinamizmi atletizmi eksik bir görüntü ortaya koyuyor. Her ne kadar Real Madrid de sorunlu bir çizgide olsa da Galatasaray’ın puan alma ihtimali bu oyunla çok az.
ANTALYA MAÇINDAN DERSLER ÇIKARILMALI
2- Beşiktaş üst üste 2 galibiyetle ve rakiplerin puan kaybıyla lige tutundu. Fakat galibiyete rağmen Antalya maçının ikinci yarısından dersler çıkarması şart. Ayrıca teknik olarak cuma sabahı sona erecek Braga maçının sonrasında seyahat edip pazar günü Denizli maçını oynayacak ve 2 maça farklı 11’ler ile çıkması bir zorunluluk. Avrupa serüvenine ağırlık verecek konumda değil. Az süre alan oyuncular ile Portekiz’de aynı kazanma yolları arayacak.
F.BAHÇE DIŞ SAHALARDA DAHA iYi OYNAMALI
3- Fenerbahçe'nin çok sorunlu Lig sonuncusu Kayseri karşısında kaybetmesi bir sürpriz. Tabii ki de doğal olarak 3-4 kaybetse dahi 3-4 pozisyon bulacaktı ancak büyük fotoğrafa bakarsak oynanan futbol tam bir hayal kırıklığı. Sezon başından bu yana sarı lacivertli ekip sonuçlar ne olursa olsun deplasmanda iyi futbol oynamıyor ve şampiyonluk hedefi için bu sorunu aşması şart. Kayserispor, yeni hocası Bülent Uygun ile yeni bir sayfa açmak için bir fırsat yakalamıştı ve bunu da iyi değerlendirdi.
SERi YAKALAYAN TAKIM KOPUP GiDER
4- Çok kırıcı ve puan kayıplarının fazla olduğu bir lig yaşıyoruz. Oyun anlamında hiçbir takım dominant değil ve puan ortalaması çok düşük. 3-4 maçlık galibiyet serisi yakalayacak bir takım bir anda kopup gidebilir. 4 büyükler tatmin edici değil ve onların dışında Başakşehir ve Alanya daha gerçekçi ve sağlam bir futbol oynuyor.
BÜYÜK LiGLERDE SÜRE ALIYORLAR VE GELiŞiYORLAR
5- Yabancı sınırı olsa yurt dışında oynayan futbolcularımız çok yüksek kontratlar ile Süper Lig’in büyüklerinde oynayacaklardı. Büyük liglerde süre alıyorlar ve gelişiyorlar. Bu durum Türk futboluna zarar değil fayda getirdi. Milli takım, tarihinde ilk kez lider olarak bir büyük turnuvaya gitmenin eşiğinde. Ortada tartışılacak bir konu yok. Tablo çok net ve somut.
YANAL’IN BU TiP iDDiALARI CiDDiYE ALMASI YANLIŞ
6- Ersun Yanal’ın bu tip polemikleri ve iddiaları ciddiye alması yanlış. Kendi takımını nasıl daha yukarıya taşır? Nasıl daha iyi futbol oynatır bunlara odaklanması gerekiyor. Gelinen noktada Gerek Trabzon’un gerekse de Fenerbahçe’nin şikayet edeceği dramatik bir hakem tartışması anlamsız olur. Ersun hoca da “Kayrıldığımız falan yok, iddialar yersiz. işte herkes gördü” vurgusu yapmak istedi.
UĞUR MELEKE: ERSUN YANAL ÇOK GEÇ KALDI
G.SARAY’IN TEK UMUDU VAR
1- Real Madrid, G.Saray’a 27 şut attıktan sonra Leganes ve Real Betis’e karşı da 22’şer deneme yaptı. Ofansif olarak yaratıcı bir seri yakaladılar aslında. Yani 15 gün öncesine göre modları daha iyi. G.Sa- ray’ınsa bu 15 günü nasıl geçirdiği ortada. Terim’le oyuncular arasındaki bağ kuvvetli sayılmaz. G.Saray için tek umut, tarihi, genetiği, kas hafızası. Onun dışında artı hanesine yazacak çok fazla şey yok.
AVRUPA LiGi 2. PLANDA
2- Avrupa Ligi bence ikinci planda. Atiba’sız Wolves yenilgisi, Atiba’lı Alanya galibiyeti, Atiba’sız Braga yenilgisi ve Atiba’lı Galatasaray galibiyeti... Atiba’nın Avrupa’da kullanılmayıp ligde oynatılmasından benim anladığım bu. Oysa Avcı dönemindeki bu “topu rakibe bırakıp oyunu kazanma” politikası, Braga ve Wolves deplasmanlarında pekâla işe yarayabilirdi. Beşiktaş’ın bu stratejiyle bu sene zorlu rakiplere karşı daha başarılı olup, derede boğulma ihtimalini daha güçlü görüyorum ben.
YANAL ÇOK GEÇ KALDI
3- Futbolda çok basit bir kural var; ne kadar yetenekli olursanız olun, formalar sırılsıklam olmadan, acı çekmeden kazanamazsınız. Kayseri’de Fenerbahçeliler takım elbiseleriyle oynuyor gibiydiler, oysa rakipleri olağanüstü iştahlıydı. Kayseri’nin sağ açığı Umut, Fenerbahçe’nin sol beki Hasan’dan fazla savunma yaptı, fazla koştu, fazla acı çekti. Yanal maça başlarken bu durumu öngörememiş olabilir, ama müsabaka içinde de değişiklikler için çok geç kaldı.
ORTADiREĞiN SEZONU
4- Bu sene ligde güçler birbirine öyle yakın, zenginle orta halli arasındaki fark o kadar az ki, çok enteresan bir sezon finali olabilir gibi geliyor bana. Ortadireğin en güçlü olduğu sezon belki de bu. Alanya son 6 haftada 1 galibiyet almasına rağmen hâlâ lider. Malatya ligin açık ara en golcüsü. Beşiktaş’ın averajı sıfır. Ben bu sezon altıncı bir şampiyon için çok uygun bir ekosistem olduğunu düşünüyorum doğrusu.
DOĞRU iŞLERiN SONUCU
5- Her zaman dile getirdiğimiz ama hiç tam anlamıyla test edemediğimiz bir iddiamız ete kemiğe bürünüyor: “Türkiye’de alttan iyi futbolcu çıkıyor. Ama üstte iyi işleyemiyoruz.” Gerçekten de alttan çıkan Çağlar, Zeki, Ozan, Mert, Merih gibileri, doğru kulüplerde doğru hocalardan doğru eğitimleri aldıklarında içlerindeki potansiyel açığa çıktı. Yabancı serbestiyetinin bu ihracata vesile olduğu açık. Hatta bu serbestlik sayesinde gurbetçi futbolcularımız da yüksek maaş için Türkiye’ye gelmek yerine Avrupa’da kalmaya başladı.
ŞOVMENLERE KATKI YAPIYOR
6- Türk futbolunun en büyük problemlerinden biri bu maalesef. Ersun Yanal gibi akıllı-mantıklı biri bile çıkıp komplo teorisyeni televizyon şovmenlerinin ekmeğine yağ sürüyor. Sizi görüyorum, yaptığınızın farkındayım ve bu cevapla şovunuzun bir parçası olarak bu tiyatroyu sürdürüp sosyal medya gençliğini manipüle etmenize katkı yapıyorum diyor. Oysa onları görmezden gelse, belki fikir üretenleri teşvik edip artırabilirdi.
