Oluşturulma Tarihi: Mart 19, 2005 22:22
Beyinlerindeki bir hasar yüzünden ağır bir konuşma bozukluğuna sahip üç erkekle deneyler yapan İngiliz bilim adamları şu sonuca vardı: Matematik beyinde sözcükler olmaksızın da işliyor. Matematik ilkelerini kavramak için beyindeki konuşma merkezinin etkinleşmesi gerekmiyor...
Katılımcılar en basit cümleleri bile söyleyemez ve anlayamazken, zor matematik problemlerini kolayca çözmüşler. Sheffield Üniversitesi’nden Rosemary Varley’in konuya ilgili yazısı PNAS dergisinde yayımlandı.
Dilin temel düşünce yapıları ve matematiksel yapıların anlaşılmasındaki etkisi hep tartışılırdı. Bu iki sistem arasında temel bir ilişkinin varlığı için Brezilya’da yaşayan Pirah‹ halkı örnek gösterilmekte. Pirah‹ların dilinde sayı sözcükleri bulunmamakta, dolayısıyla da sayıları anlamıyorlar.
Gramer- matematik ilişkisi
Dil ve matematik arasındaki ilişkiyi gösteren diğer bir kanıt da gramer ve matematik yapıları arasındaki büyük benzerliklerdir: "The man, who killed the lion, was angry" (Aslanı öldüren adam öfkeliydi) gibi bir cümlenin içine yerleştirilen bir yan cümlenin yapısı örneğin 5 x (6 + 2) Ğ3 işleminin yapısına benzer.
Beyin araştırmacıları bu nedenle gramer öğrenmenin, temel matematik mekanizmalarını kavramaya yarayan düşünce motiflerini de hazırladığını tahmin ediyorlar. Bu teoriye göre matematik işlemleri mutlaka beynin konuşma bölgesiyle ilişkilidir. Fakat Varley ve ekibinin son neticesi bu tezle örtüşmemekte.
Araştırmacılar konuşma merkezleri önemli ölçüde hasar görmüş denekleri dil ve matematik testinden geçirmişler. Adamlar örneğin, "The man kills the lion" (Adam, aslanı öldürüyor) ve "The lion kills the man" (
Aslan, adamı öldürüyor) cümleleri arasındaki farkı anlamamalarına rağmen 7-5 ve 5-7 arasındaki farkı biliyorlardı. Katılımcılar matematik testlerini pek iyi dereceyle tamamlamışlar.
Hiç bağlantı yok mu?
Bilim adamlarının buradan çıkardığı sonuca göre matematik ve sözcükler arasında bir bağlantı söz konusu değil. Ya da Matematik ve dil iki yapının birbirinden bağımsız olarak kullanılmasına izin veren bir temele dayanmakta.
Buna göre konuşma bozukluğu bulunan hastalarda dil ve bu temel arasındaki bağlantı ayrı olmasına rağmen matematik kısmı ulaşılabilirdir. Diğer bir olasılıksa dil ve matematiğin beynin gelişimi sırasında aynı şekilde oluştukları ama gelişimden sonra varlıklarını birbirinden bağımsız olarak sürdürmeleri olabilir.