Mardinli Maria'nın hedefi basketin Neriman'ı olmak
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Ekim 14, 2011 10:31
İsveç'te oynadığı birinci lig takımlarından Solna Vikings'den, Türkiye Kadınlar Basketbol İkinci Ligi takımlarından Canik Belediyespor'a transfer olan Meryem Gültekin, Türkiye'de basketbolun “Neriman”ı olmayı hedeflediğini söyledi.
Oyun kurucu pozisyonunda oynayan 21 yaşındaki Gültekin, Türkiye'de ve Samsun'da bulunmaktan çok mutlu olduğunu, takımına ve arkadaşlarına alıştığını belirtti.
Geçen yıl İsveç'in U20 Ümit Milli Takımı'nda oynadığını ve Avrupa şampiyonalarında mücadele ettiğini ifade eden Meryem Gültekin, Türkiye'den gelen teklifi, ülkesinde başarılı olabilmek adına kabul ettiğini ve sezon başında Canik Belediyespor'la çalışmalara başladığını kaydetti.
Mardinli Gültekin ailesinin 8 çocuğundan biri olduğunu ve ailesinin göç ettiği İsveç'te dünyaya geldiğini anlatan Gültekin, İsveç'te kendisine “Maria” dediklerini ve bu isimle tanındığını ifade ederek, şöyle devam etti:
“Ablalarımın basketbol oynaması, benim bu spora başlamamda büyük rol oynadı. Onların maçlarını izlerken, 9 yaşında kendimi bu sporun içinde buldum. İsveç'te bazı ikinci lig takımlarından sonra birinci lig takımlarından Solna Vikings'de oynadım. İsveç U20 Milli Takımı'nın Avrupa Şampiyonası'nda formasını giydiğim maçta, basketbolda önemli isimlerden biri olan Fatih Dilber'in önerisi üzerine, menajerim Ceren Ateş ile tanıştım. Onlar da benim Türkiye'de Canik Belediyespor takımına gelmemi önerdiler. Ben de 1 yıllık anlaşma imzalayarak geldim. Burada olduğum için çok mutluyum.”
İbrahim Tatlıses'i, lahmacunu ve çiğ köfteyi seviyor
Türkiye'ye sadece birkaç defa geldiğini, Türkçe'yi de çok iyi bilmediğini ifade eden Gültekin, Türkiye'de basketbol oynamanın kendisine kültürünü daha yakından tanıma fırsatı verdiğini vurguladı.
İbrahim Tatlıses'i dinlemeyi, lahmacun ve çiğ köfte yemeyi sevdiğini söyleyen Meryem Gültekin, “Babam da İbrahim Tatlıses dinlediği için bu sanatçıyı seviyorum. Lahmacun ve çiğ köfteyi de burada daha sık tüketebildiğim için mutluyum. Annem evde yaptığı için Türk yemeklerini biliyorum, ama yine de kendi ülkemde bu lezzetleri tatmak çok güzel. Kendi kültürümü daha yakından tanımaya ve boş zamanlarımda internetten Türkçe'mi ilerletmeye çalışıyorum” diye konuştu.
Neriman Özsoy'u örnek alıyor
Voleybolun başarılı isimlerinden Neriman Özsoy gibi her zaman başarılarıyla anılan bir sporcu olmayı istediğini ifade eden Gültekin, sözlerine şöyle devam etti:
“Türkiye'de basketbol maçları çok çekişmeli ve heyecanlı geçiyor. Ancak, son yıllarda gelen yabancı oyuncularla Türk basketbolunun daha iyi konuma geldiğini düşünüyorum. Benim de hedefim, bu heyecanlı ve güzel ortamda elimden gelen mücadeleyi ortaya koymak. Birinci Lig'de oynamak ve Türkiye'de aranılan bir oyuncu olmak istiyorum. Amerika'dan gelip de burada oynayan birçok yıldız oyuncu var. Türkiye'de İsveç'e göre daha sert basketbol oynanıyor. Türkiye'de başarılı olacağıma inanıyorum. Hedefim basketbolun Neriman Özsoy'u olmak. Onun gösterdiği başarıyı yakalayarak, hedeflerime ilerlemek istiyorum.”
Ailesinin İsveç'te restoran ve kafe işlettiğini, 7 kardeşinin de İsveç'te yaşadığını aktaran Meryem Gültekin, ailesini özlediğini, ancak Türkiye'ye çok alıştığını, kariyerine burada devam etmek istediğini de sözlerine ekledi.
Geçen yıl İsveç'in U20 Ümit Milli Takımı'nda oynadığını ve Avrupa şampiyonalarında mücadele ettiğini ifade eden Meryem Gültekin, Türkiye'den gelen teklifi, ülkesinde başarılı olabilmek adına kabul ettiğini ve sezon başında Canik Belediyespor'la çalışmalara başladığını kaydetti.
Mardinli Gültekin ailesinin 8 çocuğundan biri olduğunu ve ailesinin göç ettiği İsveç'te dünyaya geldiğini anlatan Gültekin, İsveç'te kendisine “Maria” dediklerini ve bu isimle tanındığını ifade ederek, şöyle devam etti:
“Ablalarımın basketbol oynaması, benim bu spora başlamamda büyük rol oynadı. Onların maçlarını izlerken, 9 yaşında kendimi bu sporun içinde buldum. İsveç'te bazı ikinci lig takımlarından sonra birinci lig takımlarından Solna Vikings'de oynadım. İsveç U20 Milli Takımı'nın Avrupa Şampiyonası'nda formasını giydiğim maçta, basketbolda önemli isimlerden biri olan Fatih Dilber'in önerisi üzerine, menajerim Ceren Ateş ile tanıştım. Onlar da benim Türkiye'de Canik Belediyespor takımına gelmemi önerdiler. Ben de 1 yıllık anlaşma imzalayarak geldim. Burada olduğum için çok mutluyum.”
İbrahim Tatlıses'i, lahmacunu ve çiğ köfteyi seviyor
Türkiye'ye sadece birkaç defa geldiğini, Türkçe'yi de çok iyi bilmediğini ifade eden Gültekin, Türkiye'de basketbol oynamanın kendisine kültürünü daha yakından tanıma fırsatı verdiğini vurguladı.
İbrahim Tatlıses'i dinlemeyi, lahmacun ve çiğ köfte yemeyi sevdiğini söyleyen Meryem Gültekin, “Babam da İbrahim Tatlıses dinlediği için bu sanatçıyı seviyorum. Lahmacun ve çiğ köfteyi de burada daha sık tüketebildiğim için mutluyum. Annem evde yaptığı için Türk yemeklerini biliyorum, ama yine de kendi ülkemde bu lezzetleri tatmak çok güzel. Kendi kültürümü daha yakından tanımaya ve boş zamanlarımda internetten Türkçe'mi ilerletmeye çalışıyorum” diye konuştu.
Neriman Özsoy'u örnek alıyor
Voleybolun başarılı isimlerinden Neriman Özsoy gibi her zaman başarılarıyla anılan bir sporcu olmayı istediğini ifade eden Gültekin, sözlerine şöyle devam etti:
“Türkiye'de basketbol maçları çok çekişmeli ve heyecanlı geçiyor. Ancak, son yıllarda gelen yabancı oyuncularla Türk basketbolunun daha iyi konuma geldiğini düşünüyorum. Benim de hedefim, bu heyecanlı ve güzel ortamda elimden gelen mücadeleyi ortaya koymak. Birinci Lig'de oynamak ve Türkiye'de aranılan bir oyuncu olmak istiyorum. Amerika'dan gelip de burada oynayan birçok yıldız oyuncu var. Türkiye'de İsveç'e göre daha sert basketbol oynanıyor. Türkiye'de başarılı olacağıma inanıyorum. Hedefim basketbolun Neriman Özsoy'u olmak. Onun gösterdiği başarıyı yakalayarak, hedeflerime ilerlemek istiyorum.”
Ailesinin İsveç'te restoran ve kafe işlettiğini, 7 kardeşinin de İsveç'te yaşadığını aktaran Meryem Gültekin, ailesini özlediğini, ancak Türkiye'ye çok alıştığını, kariyerine burada devam etmek istediğini de sözlerine ekledi.