Güncelleme Tarihi:
Tarihin en eski kupası, sanırım bundan daha iyi bir final eşleşmesine sahip olamazdı. Manchester’ın iki yakası, tarihlerinde ilk kez bir kupa finalinde karşı karşıya geliyor; 1999’da Premier League, FA Cup, Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşayıp bunu başaran ilk takım olan Manchester United, kupayı almak kadar rakibinin bu başarıya ortak olmaması için de sahadaydı. Wembley başka bir yer, başka bir atmosfer. Pele’ye göre futbolun katedrali. Yarı yarıya tribünler, maç öncesi şovlar, fan zone’lar. Her detayıyla olağanüstü bir deneyim. Maça gelince; Manchester City-Real Madrid maçını yorumlarken, Guardiola’nın santralarda ilk topu kaleciye atıp uzun oynamasından bahsetmiştim. Bir Pep takımı için alışılageldik bir yöntem değil aslında.
TARiHiN EN ERKEN GOLÜ
United karşısında aynı set ile santradan hücum eden maviler, İlkay’ın mükemmel vuruşuyla FA Cup Finalleri tarihinin en erken golünü 13. saniyede buldu.
Eric ten Hag, City’nin kare orta sahasına dörtlü bir merkez ile karşılık verdi. Bruno Fernandes kâğıt üzerinde sağ kanat gibi gözükse de oyun içerisinde pek o bölgede yoktu. Soldan yaptığı ortada doğru koşuyu yapan Wan-Bissaka, topu Grealish’in eline çarptırarak penaltıyı aldı ve Bruno 33. dakikada skora dengeyi getirdi.
iLKAY, DE BRUYNE GiBi
İkinci yarıda Kırmızı Şeytanlar’ın oyuna tutunması beklenirken, sahneye bir kez daha İlkay Gündoğan çıktı. Serbest vuruşta kendine gelen pası ağlarla buluşturan İlkay, 2 aydır Kevin De Bruyne standartında oynuyor. City üçleme yaparsa, şeref kürsüsüne ilk ismi yazılacaklardan.
Maçın kalan bölümünde Manchester United, doğal olarak yoruldu ve merkezi kaybetti. Zaman zaman tehlike yaratsalar da oyunun ve topun kontrolü Guardiola’nın öğrencilerindeydi. Mavilerin üçleme yapıp tarihe geçmesi için artık önlerinde bir tek İnter engeli kaldı.