Güncelleme Tarihi:
Yerel Kayseri Maç gazetesine özel demeç veren Recep Mamur, Gaziantepspor maçınının sonucundan çok, istifasının aylar öncesi bir kararın sonucu olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu: "Bu yolun benim açımdan bir daha geri dönüşü yok. 9 yıl aralıksız başkanlık yaptığım Kayserispor kulübünü bu süreçte ekibimle birlikte nereden nereye getirdiğimizi herkes çok iyi biliyor. Bu bir bayrak yarışıdır. Biz yıllar önce birilerinden bu bayrağı devraldık, bundan sonrada birileri bayrağı bizden alarak yürümeye devam edecektir."
Kayseri Maç gazetesine açıklamalarda bulunan Recep Mamur, spor kamuoyunda 23 Ekim tarihinde yapılacak olağanüstü kongrede yeniden başkan olacağı şeklinde bir kanı olduğunu ancak bunun gerçeği yansıtmadığını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Şunun çok iyi bilinmesini isterim ki, ben son noktayı koydum. Onursal başkanımızın bu şehir ve Kayserispor için yaptıklarını kimse inkar edemez. Onu benim üzerimdeki hatırı oldukça büyüktür. Asla onu kırmam ama sayın başkanımızda asla bana geri dön demez. Ben, bu kararı maç sonrasında yaşanan gerginlik yada sahada alınan olumsuz sonuçtan ötürü almadım. Gaziantepspor'a bırakın 1-0 mağlup olmayı, 5-0 kazanmış dahi olsaydık kararım aynı olacaktı. Yani yine istifa edecektim. Sezon başında sakatlıklar anlamında ciddi şansızlıklar yaşadık. Kesinlikle bunu bahane olarak kullanmıyoruz. Fakat Bobo, Jaja, Mert Nobre, Zurab gibi isimlerin sakatlıkları kadro tercihi konusunda hocamızı fazlasıyla zorlamıştır. Bu isimlerin yanı sıra aslında yokluğu bizi en fazla etkileyen futbolcu Marko Simic olmuştur. Bobo ve diğerlerinin toparlanması biraz uzun sürecek. Ancak, Simic Bursaspor maçıyla sahalara dönecek. Simic'in takıma girmesiyle Kayserispor'un yeniden toparlanıp yükselişe geçeceğine eminim."
Öte yandan, Recep Mamur'un kent protokolünün baskısıyla yeniden başkanlığa dönmesinin sağlanacağı, bunun gerçekleşmemesi halinde 23 Ekim'de yapılacak olağanüstü kongrede başkan adayı olarak Kayseri spor camiasında Erol Bedir, Ergün Bilen, Nuh Mehmet Delikan, Mehmet Büyükbaş, Şaban Miraboğlu gibi isimler geçmeye başladı