Güncelleme Tarihi:
Kendisi hakkındaki iddialara cevap veren Polat, başkanlık sürecinde yaşadıklarıyla ilgili de önemli açıklamalarda bulundu.
Programa katılma nedeni olarak son dönemde çok fazla üzerine gelinmesini gösteren Polat, "Sessiz kaldıkça suçlamaları kabul ediyormuş gibi bir ortam doğdu. 15 Ocak'tan bu yana benim başıma gelen pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. Stat açılışından beri saldırı altındayım, bunun sebebini bilmiyorum." şeklinde konuştu.
"MAKBUZ KAYBOLDU, YA DA BİRİLERİ YOK ETTİ"
Denizlispor'a teşvik primi gönderildiği ve bu teşvik primi ile ilgili Bülent Tulun'dan bir mektup aldığı idialarına da yanıt veren eski Galatasaray başkanı, "Bülent Tulun'dan bana herhangi bir mektup gelmedi. Ben mektubu polisler benim evime gelince öğrendim. Böyle bir durumdan haberim yok. Zaten bana öyle bir mektup gelmiş olsaydı ben açıklardım. Neden saklayayım? Bakıyorsunuz muhasebe kayıtlarında bu para gözüküyor. Fakat makbuzu yok. Onlarca denetimden geçtik o günden bu yana. Mali kongrede ibra edildik. Galatasaray kulübü o günden bu yana 3 kez taşındı. Makbuz ya o sırada kayboldu ya da birileri yoketti o makbuzu" diye konuşarak kendisinin bu konuda herhangi bir endişe duymadığını dile getirdi.
"STATLAR KADAR İNSANLAR DA..."
Statların yarı yarıya seyircili olduğu dönemi kendisinin bitirdiği iddialarını da yanıtlayan Polat; "Evet ben o zaman ilk uygulayan isimdim. Sanıyorum bir Beşiktaş derbisine denk gelmişti. Statlara kalite gelmeliydi. Ancak statlar kadar insanlar da kaliteli olmalı. Geçen sezon Eskişehir maçında Batuhan'ın kafasına şişe gelmişti. Biz o görüntüleri polise teslim ettik. Eskişehir taraftarının içinden biri atmıştı şişeyi fakat asla bulunamadı bu kişi." dedi.
"TRİBÜN GRUPLARI DAHA GÜÇLÜ"
Tribünler ile yönetim arasındaki ilişkiye yönelik bir soru üzerine; "Ben tribünlerden gelen bir insanım. İlk maça gidişim 10 yaşındayken Ali Sami Yen'in açılış maçıydı. Dolayısıyla tribünlerde neler olduğunu iyi bilirim. Eskiden yöneticiler ile tribün grupları arasında ilişkiler daha fazlaydı. Şimdi gruplar ekonomik olarak güçlendi. Bağımsız olarak kendini döndürebiliyor." dedi.
"ŞİKE VE TEŞVİK ESKİDEN VARDI"
8-0'lık Ankaragücü maçıyla ilgili ortaya atılan iddialara değinen Adnan Polat, "Bu maçla ilgili ne etik dışı, ne de ahlak dışı hiç bir durumumuz olmamıştır. İnsanlar 8-0'a takıldı. Averajla şampiyonluk kaybetmek büyük bir hayal kırıklığıdır bunu anlayabiliyorum." diyerek şike iddialarının gerçeği yansıtmadığını söyledi.
"Futbolda şike ve teşvik primi 90'lı yıllarda vardı" diyen Polat, "Özellikle teşvik priminin alenen yapıldığını biliyorum. Ben 4 tane şampiyonluk yaşadım. Bir tanesi Beşiktaş ile çekiştik. Averajla şampiyon olduk. Bir tanesinde Fenerbahçe-Denizli maçı berabere bitti, olay oldu. Bir tanesinde de 6 hafta kala hoca bıraktı gitti, biz hocasız şampiyon olduk" diye konuştu.
"AZİZ YILDIRIM'IN STRATEJİSİ YANLIŞ"
Şike soruşturması kapsamında tutuklu olarak yargılanan Aziz Yıldırım'ın doğru bir savunma stratejisı izlemediğini söyleyen eski başkan, "Aziz Bey Galatasaray'a, Beşiktaş'a ve Trabzonspor'a saldırmaktan ziyade kendini savunmalı. Bu yanlış bir strateji, yanlış yönelendirilmiş olduğunu düşünüyorum." dedi.
Soruşturma kapsamında ortaya çıkan tapelerdeki küfürlü konuşmalara da açıklık getiren Adnan Polat, "Mahmut Özgener ile ilişkim iyiydi. Yüz yüze geldiğimizde ilişkimiz abi-kardeş ilişkisi gibiydi. Tapelerdeki konuşmalarını bana değil ona sormanız gerekiyor. Özgener federasyonunun Türk futbolunu nereye getirdiği ortada. Her organizasyonu evimizden izliyoruz" diyerek Özgener'i eleştirdi.
"APPİAH'IN POZİSYONU GOL OLSA..."
2006 yılındaki şampiyonluğun nasıl geldiğini anlatan Galatasaray eski başkanı, "Göreve geldikten sonraki gün Fenerbahçe maçımız vardı. 4-0 ya da 4-1 kaybettik o maçı. O gün orada hem taraftarımıza hem de bize eziyet çektirildi. Ben de çıkışta sinirlendim, "F.Bahçe bizi yendi ama biz 20.45'te biz şampiyonuz" dedim. 20.45'i hem taraftarı hem de futbolcuyu motive etmek için söyledim. Daha sonra 6 haftalık bir süreç yaşadık. Şampiyonluktan sonra eve gittim, yattım, uyudum. 10 günlük bir dinlenmeye çekilmiştim. O maçta insiyatif Fenerbahçe'deydi. Appiah'ın pozisyonu gol olsa bunlar konuşulmuyordu. Fenerbahçeli oyuncuların ellerini ayaklarını da mı biz bağladık?" diyerek Denizlispor'a teşvik primi gönderildiği iddialarını yanıtladı.
"AZİZ YILDIRIM'IN YERİNDE OLSAM, CAMİA BENİ GÖMMÜŞTÜ"
Başkanlığının son döneminde mali yönden ibra edilmemesi hatırlatılan Adnan Polat, "Ben yolsuzluğa bulaşan hiç kimseyi Galatasaray'ın içinde tutmadım. 1 lira dahi olsa kimsenin gözünün yaşına bakmadım. Yeni yönetime de o kimin neden işten çıkarıldığına dair raporu sundum. Fakat şimdi duyuyorum aynı insanlar tekrar kulübe dönüyor. Şeffaflık ve denetim benim birinci kuralımdı. Ben kesinlikle kanun ve spor etiğinin dışına çıkmazdım. Aziz Yıldırım'ın yerinde ben olsaydım camia beni Metris'in tabanına gömmüştü. Camia dediğim az önce bahsettiğim liseciler. Benim dönemimi araştırıyorlar zaten 8 aydır zaten. Ama Ultraslan ve Galatasaray taraftarı bana her zaman sahip çıkmıştır." diyerek kendisini savundu.
"ASIL SIKINTI LİSECİLERİN OLMASI"
Liseli olmadığı için Galatasaray başkanlığı döneminde ekstra zorluklar yaşadığı öne sürülen Polat, "Galatasaray'da bir liseli lisesiz ayrımı var ama asıl sıkıntılı olan durum lisecilerin olması. Bunlar Galatasraay'dan maddi manevi çıkarı olan 500 kişi. Kongrede bana karşı bağıran çağıran insanlar da bunlar. Sanıyorum onların ayağına bastım. O yüzden bana karşı savaş açtılar. Yeni tüzük yapma dediler bana. Galatasaray'ın tüzüğü 1930'lardan kalma. Ben yeni tüzüğe yüzde 3 dışarıdan üye alma maddesi koyacaktım. Böylece Galatasaray SK, Galatasaray lisesi duvaları dışına çıkacaktı. Bu da bazı kesimleri rahatsız etti ve bana karşı bir haçlı seferi başlatıldı" sözleriyle Sarı Kırmızılı camiayı Galatasaray lises dışındakilere açmak istediği için saldırıya uğradığını ifade etti.
"UTANCIMDAN YERİN DİBİNE GİRDİM"
Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena'nın açılış töreninde yaşanan protestolar için de konuşan Polat, "Oranın yapılmasında en büyük emek Başbakanımızındır. Bu yüzden açılışta yaşananlar beni çok üzdü. Utancımdan yerin dibine girdim. Erdoğan Bayraktar'ın konuşmasının içeriği etkiliydi fakat onun öncesinde provakatörler olduğunu biliyorduk. Sayın Selahattin Beyazıt beni bir gün önceden arayıp kötü şeyler olabileceği konusunda uyarmıştı. Daha sonra Sayın İnan Kıraç beni arayıp, 'Siz Ali Sami Yen'in ismini Galatasray'dan silmek istiyorsunuz.' dedi. Biz o telaşta davetiyelere Ali Sami Yen ibaresini yazmayı unutmuştuk. Sayın Başbakan 5 sene boyunca bize bu konuda destek oldu. Büyük bir şevkle açılışa geldi. Yapılanlar Galatasaray'a yakışmadı, kendisi çok üzgündü ve bunu hiç haketmemişti. Tekrar söylüyorum 300 provakotörün işiydi" diyerek yaşananlara açıklık getirdi.
"HAKAN ŞÜKÜR'Ü GÖNDERMEK HATAYDI"
Adnan Sezgin ve Hakan Şükür konularında hatalı kararlar aldığını belirten Polat, "Adnan Sezgin benim çok güvendiğim bir insandı fakat başarısız oldu. Onu bir sene önce gönderebilirdim. Bu durum beni yıprattı. Onun dışında Hakan Şükür konusunda da hata yaptığımı düşünüyorum. 1-2 sene daha kalabilirdi. Yardımcı antrenör olarak da kullanabilirdik, göndermemem gerekirdi" diyerek itirafta bulundu.
Hollandalı teknik direktör Frank Rijkaard'ın ise Türkiye şartlarına uyum sağlayamadığını söyleyen eski Galatasaray başkanı, "Rijkaard'ı getireceğim dediğimde kimse inanmadı. Türkiye'de futbolcuyu kampa sokmanız gerekir, oyuncular kendi çalışma koşullarını düzenleyemediler." diyerek futbolcularını da eleştirdi.
Ünal Aysal başkanlığındaki yeni yönetimin için bazı ayrılıklar olduğunu öne süren Adnan Polat, "Takım iyiye gidiyor diye kimsenin sesi çıkmıyor. İşler biraz ters gitse savaş çıkacak. Bunun böyle olmaması gerekiyor. Yapılacak işlerin yüzde 70'lik kısmı yapıldı umarım yüzde 30'luk kısmını da bitirebilirler" dedi.
"RİVA'YI SATIP BANKA BORÇLARINI SIFIRLAYACAKTIM"
Galatasaray'daki başkanlık döneminde amatör spor tesislerini sıfırladığını ifade eden eski başkan, "Riva'yı satıp oradan gelen parayla banka borçlarını sıfırlayacaktım ve Kanalistanbul projesine yakın bir yerden bir arsa alacaktım. Bunun yanında kasaya da 50 milyon dolar civarından sıcak para girecekti" diyerek gerçeğe dönüşmeyen planlarını açıkladı.
Ali Sami Yen Stadı'ndan ayrılmak için çok acele ettiği eleştirilerine de cevap veren Polat, "Ali Sami Yen artık çok eskimişti. Olası bir depremde talihsiz bir durum yaşanmaması için oradan çıkmakta acele ettim. Türkiye'deki bütün eski statlar aynı riski taşıyor. Galatasaray oradan taşınmakla doğru bir iş yaptı" diyerek eleştirilerin haksız olduğunu ifade etti.
"TERİM'E TEKLİF GÖTÜRDÜM"
Franck Rijkaard döneminin ardındna Fatih Terim'i takımın başına geçirmek istediğini itiraf eden Polat, "Terim, takımın başında hoca varken ben sizle konuşamam dedi. Daha sonra Rijkaard'ı gönderdik tekrar hoca ile görüştüm. Ailevi sebeplerden dolayı reddetti" dedi ve daha sonrasında Hagi'nin kapısını çaldıklarını dile getirdi.
"GEÇEN SENE NEDEN 8. OLDUĞUMUZ ANLAŞILIYOR"
Galatasaray eski başkanı Adnan Polat, geçen sezon için ligde şike olup olmadığı sorusuna ise, "Yapılmış gibi gözüküyor. Bir kaç kulüp birden şike yapmışlar. Geçen sene neden sekizinci olduğumuz anlaşılıyor. Bir yandan rakipler bir yandan federasyon ablukaya almışlar ligi. Şike olayında Galatasaray'ın tutumunu eksik buluyorum. Galatasaray buradaki uygulamasında kulüp yalnız kaldı. Galatasaray kulübü dışlanmış gibi bir izlenim oluştu. Siz Kulüpler Birliği toplantılarına her seferinde farklı birini gönderirseniz olacağı budur. Bunun yansımaları Galatasaray'a zarar verebilir. Galatasaray'ın federasyonun dışında kalması bu açıdan doğru değil." diyerek cevap verdi.