Lucescu göreve 1 puanla başladı

Güncelleme Tarihi:

Lucescu göreve 1 puanla başladı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 28, 2017 22:48

Mircea Lucescu’nun Oğuzhan Özkayup’u önce çağırmayıp sonra kararını değiştirmesi bir krizdir. Ancak bardağın dolu tarafından bakılırsa, bu ülkede insanlar kolay kolay “Hata yaptım” demez. Lucescu, en azından bu erdemi gösterebildi.

Haberin Devamı

1- Lucescu’nun birçok yedek oyuncuyu milli takıma çağırdı. Oğuzhan’da da karar değiştirdi. Ne diyorsunuz?

2- Kadroyu gördünüz. Ukrayna ve Hırvatistan maçlarından kaç puan bekliyorsunuz?

3- Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi grubu belli oldu. Geçen yılı da hesaplarsak Beşiktaş’ın şansını nasıl buluyorsunuz?

4- Kocaman, Avrupa’dan elenince soru almazken Tudor, 2 saat soru cevapladı. Bu kıyas doğru mu?

5- Tudor, “Türkiye’de görüşler skora göre sürekli değişiyor” dedi. Konsey de bir özeleştri yapar mı?

6- Trabzonspor, Göztepe’ye kaybederken hakemden şikâyet etti. Haklı buluyor musunuz?  

MEHMET Y. YILMAZ:

1- ÖNCE ÇAĞIRMA, SONRA İLHAM GELSİN ÇAĞIR, KOMİK...

MİLLİ Takım seçmeleri hep tartışılır. Ama bir dönemdir bu tartışmalara menajerlerin rolü, kişisel bağlantılar gibi faktörler de katıldı. Oynayan oyuncular yerin oynamayan oyuncuların seçilmesi de bir başka gariplik. Bana öyle geliyor ki yine iyi saatte olsunlar bu işe karışmış. Önce çağırma, sonra bir ilham gelsin cağır. Komik...

Haberin Devamı

2- HIRVASTİSTAN’I ASLA YENEMEZ UKRAYNA İLE BERABERE KALIR

Bir mucize olmazsa iki maçı da geçebilmemiz zor. Hırvatistan’ı asla yenemeyiz, Ukrayna ile beraberlik daha güçlü olasılık.

3- BEŞİKTAŞ BU GRUPTAN ÇIKMAK ZORUNDADIR

Bence Beşiktaş kurayla değil de elimizle bir grup seçsek, seçebileceğimiz türden bir gruba düştü, Bunu değerlendirmek ve ikinci tura geçmek zorundalar. Bu kadronun bu işi yapabilecek çapta olduğunu biliyoruz. Yeter ki Şenol Güneş de bu gruptan çıkmayı başarabileceğini içine iyice sindirmiş olsun. Geçemezse, bu onun hatası sayılmalıdır.

4- O ZAMAN FENERBAHÇE’NİN BAŞINDA NE İŞİ VAR?

Söyleyecek sözü olmayanın Fenerbahçe’nin başında işi ne? Oraya çıkınca on-on beş gazeteciye değil, bütün bir futbol kamuoyuna ve Fenerbahçe taraftarlarına söylüyorsunuz sözlerinizi. Fenerbahçe taraftarlarının ne olup bittiğini, teknik direktörün gelecek ile ilgili neler düşündüğünü bilme hakları yok mu?

5- GEÇEN SEZONKİ KADRO ÇOK MU KÖTÜYDÜ?

Katılıyorum: Oyuncular değişti, oyun da ona göre değişti. Katılmıyorum: Galatasaray’ın geçen sezon ki kadrosu kötü müydü? Teknik direktörün bir oyuna katkısının sınırlı olduğu söylenir ama unutmayalım ki sahaya dizilecek 11’i seçen de, o ekibi çalıştırıp, mental, fiziksl ve taktiksel olarak hazır hale getirecek olan da teknik direktörden başkası değil.

Haberin Devamı

6- HAKEMDEN ŞİKÂYETLER ALIŞTIĞIMIZ KONULAR

Bu artık alıştığımız bir şey olmalı. Kaybeden hakemi suçlar. Ama mesela bir hafta önce Fenerbahçe maçını da yine hakem sayesinde 11 kişi tamamlayabilmiş olma konusunu açmazlar. Bu işler böyledir.

HAFTANIN ENLERİ

- Haftanın olayı: Fenerbahçe’nin Vardar’a elenmesi, 9 kişilik Gençlerbirliği’ne karşı bile zorlanması.

- En iyi takım: Göztepe

- En iyi hoca: Tamer Tuna

- En iyi futbolcu: Tolga Ciğerci

- En iyi hakem: Ali Palabıyık

UĞUR MELEKE:

1- ÖZRÜ KABAHATİNDEN BÜYÜK

LUCESCU tercihini destekledim, çünkü medeniyeti, çalışkanlığı ve adaletiyle tanıyoruz. Ama önce Arda’nın ayağına gidilip geri çağırılışı, sonra da kadro seçiminde dış etmen kokusu can sıkıcı oldu. Oğuzhan formsuz, ama onun pozisyonunda sen Selçuk ve Ozan’ı çağırıyorsan tartışılması doğal. Bir başka skandal, Başakşehir-Sevilla maçını statta izleyip Mahmut’u çağırmamaktı. Şimdi kamuoyu baskısıyla Oğuzhan’ı davet ederek, ‘özrü kabahatinden büyük’ noktasına terfi ettiler. İlk günden büyük hatalar.

Haberin Devamı

2- YİNE ‘RACONCU’ BİR TAKIM

‘Guttmann laneti’ gibi bir lanet var sanki. Milli takımda bir türlü yalnızca futbola odaklanılamıyor, sürekli dahili-harici bedhahlarla uğraşıyoruz! 2 ay önce kaptanın Mehmet, 10 numaran Yusuf, yıldızın Cengiz’le pırıl pırıl bir görüntün varken; üstünden Terim’in negatif enerjisini de atmışken, yine bol racon kesici-az oynayıcı bir gruba döndük. Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını görmek istiyorum milli takımda, Ukrayna-Hırvatistan maçlarını kazanmaktan önemli şeyler var hayatta.

3- HERKES HERKESİ YENEBİLİR

Geçen yılki dengeli gruba çok benziyor. Herkes herkesi her yerde yenebilir, terfi barajı 7-8 puanda kalabilir, her maç gollü geçebilir. Geçen yıl Benfica deplasmanını yaşadım, Beşiktaş’ın Dragao’dan puanla döneceğini düşünüyorum. Tek endişem Almanya-Fransa deplasmanlarındaki holigan Türk gruplar. Orman’ın aldığı en doğru karar, deplasmana taraftar götürmemek. Beşiktaş, bu grubu az farkla 3. bitirirse de, Avrupa Ligi son dördü için umutluyum ben.

Haberin Devamı

4- KEŞKE VAN PERSIE KONUŞSAYDI

Ben olsam basın toplantılarında Selçuk ve Van Persie’yi konuştururdum. Sahadaki o ruhsuz, mutsuz, bıkkın hallerini nasıl açıklayacaklardı, merak ediyorum. G.Saray Selçuk, Yasin, Sinan gibi geri vitesleri kenara oturttu, zincirlerinden kurtuldu. F.Bahçe de Van Persie, İsmail, Ozan gibileri kulübede oturtabilecek transferleri yapabilirse onlar da yeni bir başlangıç yapabilir. Fenerbahçe’nin de sorunu antrenör değil, kötü-bıkkın-kalitesiz kadro parçaları.

5- 2 YILDIR ‘ÇETE VAR’ DİYORUM

Tudor haklı. Fernando’nun yerine Selçuk’u, Gomis’in yerine Podolski’yi, Ndiaye’nin yerine Sneijder’ı, Mariano’nun yerine Sabri’yi koy; Tudor isterse ağzıyla kuş tutsun, G.Saray aynı problemli haline döner. 2 yıldır sorunun çetecilik olduğunu, ayaklardan çok çenesi çalışanlar ayıklanmadıkça aşama olmayacağınıkaydedilemeyeceğini söylediğimden soruyu üstüme almamalıyım sanırım!

Haberin Devamı

6- 14-15 KİŞİYLE ŞAMPİYON OLAMAZ

5 yıldır ilk 3’e girememiş bir takımın, yeni sezona şampiyonluk hedefiyle başlaması doğru mu? Şampiyonluk, 14-15 futbolcuyla kazanılabilir mi?

HAFTANIN ENLERİ

- Haftanın olayı: Cenk Gönen’e milli davet. Almanya’da-Hollanda’da filan olsa derinlemesine incelenirdi bu çağrı.

- En iyi takım: Göztepe

- En iyi hoca: Okan Buruk

- En iyi futbolcu: Emmanuel Adebayor

- En iyi hakem: Ümit Öztürk

MEHMET ARSLAN

1- FATİH TERİM DE HİÇ OYNAMAYAN EMRE AŞIK’I TAKIMA ALMIŞTI

HİÇ oynazken Terim, Emre Aşık’ı milli takım kadrosuna almıştı. Hocalık kriz yönetme sanatıdır, çıkarma değil. Lucescu Oğuzhan meselesinde iyi sınav vermedi. Bu kötümser görüşüm. İyimser görüşüm de şu: Ne güzel, hatasını kabul edip dönebilen bir milli takım hocamız var. 1 puanla başladı!

2- BU TAKIM 2018 DÜNYA KUPASI’NA GİDEMEZ, İNŞALLAH YANILIRIM

Lucescu neleri değiştirir bilemiyorum. Ama ben Terim döneminden bu yana aynı şeyi söylüyorum: “Bu milli takım Dünya Kupası’na katılamaz.” İnşallah ben yanılırım.

3- BEŞİKTAŞ YİNE ÜÇÜNCÜ SIRADA BİTİRİR

BEŞİKTAŞ’ta adını koyamadığım bir şey beni rahatsız ediyor. Bu Beşiktaş’tan mı kaynaklanıyor yoksa, “Şarap gibi yıllandıkça daha da keyif verecek” dediğim Beşiktaş’tan beklentim mi fazla bilemiyorum. Bu düşüncelerim bir analizden daha çok hissiyata dayanıyor. O zaman yine hislerimle yanıt vereyim: 2 veya 3. sırada bitirir grubu. Ama daha çok 3. sıra olacak gibi.

4- AMAÇ SORU DEĞİL, HOCANIN DÖVÜLMESİ

Basın toplantısı mı yapıyoruz yoksa engizisyon mahkemesi mi kuruyoruz? Ben de Kocaman’ın her ne alorsa olsun soru alması gerektiğini düşünüyorum. Ama onun soru almama tavrı için öyle olumsuz bir algı yaratıldı ki, bir an herkese rest çekip, “Sorunuzu falan yanıtlamam arkadaş” dediğini düşündüm. Hayır, böyle bir tavır yok. Tam aksine nazikçe “Anlatacak bir şeyim yok” diyor. Tudor’un toplantısını örnek göstermeyin. O toplantıda soru sorulmadı. Tudor, sorguya çekildi. Ve Tudor saygı duyulacak bir tavırla, sabırla yanıtladı. Özetle şunu söylemek istiyorum: Kamuoyu sorularına yanıt aramıyor. Kaybeden teknik adamın sorularla ve sorguyla dövülmesini talep ediyor.

5- BEN AKSİNE TEBRİK BEKLİYORUM

Özeleştiri mi, tabii ki hayır. Aksine tebrik bekliyorum. Galatasaray’daki sorunun Tudor değil, futbolcu iktidarı olduğunu bağıra bağıra söyledim. O iktidar değişmeden Galatasaray’da hiçbir şeyin değişmeyeceğini de. Bir takımda iki otorite vardır dedim. 1- Parayı veren 2- Formayı veren. Galatasaray’da bu yapı dağılmıştı. Tudor ve yönetim bunu değiştirdi.

6- BENCE TRABZONSPOR İYİ YOLDA

Kesinlikle doğru bir yaklaşım değil. Trabzonspor iyi yolda. Buna inanın. Muharrem Usta ve Ersun Yanal, bir değişimi adım adım hayata geçiriyorlar. Onlara destek olmalı Trabzonlular. Gerisini bu takım ve bu teknik getirecektir.

HAFTANIN ENLERİ

- Haftanın olayı: Emre Belözoğlu’nun 89’da direkten dönen ve Şampiyonlar Ligi’ne malolan topu.

- En iyi takım: Göztepe

- En iyi hoca: Tamer Tuna

- En iyi futbolcu: Adebayor

- En iyi hakem: Ümit Öztürk

UĞUR VARDAN

1- PERFORMANSTAN ÖNCE AHLAKİ KRİTER GELMELİ

TERCİHLERE saygımlıyı. Tek kriterim var; seçimler ahlaki ve vicdani de olmalı. Bir gazeteciye saldıran Arda niye döndü, döndürüldü? Bir gazeteciyi darp eden Volkan Babacan niye hâlâ milli? Böylesi bir takıma sevgim ve inancım yok oluyor. Oğuzhan’a gelince. Alınmaması da hataydı. Hatadan dönülmesi de bir erdem sayılabilir. Bu topraklar pek rastlamadığımız bir hareket.

2- EN İYİMSER BAKIŞLA BU 2 MAÇTAN 2 PUAN ALIRIZ

Ukrayna’nın hem bizi devre dışı bırakmak hem de şansını sürdürmek için son şansı. Bu onlar için baskıya dönüşebilir. Hırvatistan, grubun açık ara en iyisi. Ukrayna maçı kaybedilirse Hırvat maçı bir anlamda prestij mücadelesine dönüşecek. Ben iyimser tahminle iki maçtan iki puan diyorum ama bunun da zor olduğu kansındayım.

3- BEŞİKTAŞ İÇİN ÜÇÜNCÜLÜK MANTIKLI BİR HEDEF GİBİ

Beşiktaş, Aboubakar kaybına rağmen genel kadro kalitesini geçen sezona göre kâğıt üzerinde arttırdı ama bu artışı, yeni isimlere yer vermeyen Güneş, pratikte sağlamış görünmüyor. Geçen sezon grubun en zayıfı Dinamo Kiev’di. Ukrayna ekibine karşı tarihi bir mağlubiyet alındı. Bu kez böylesi bir rakip de yok; hepsi dengeli ve aşılması zor engeller diye düşünüyorum. Evet, gönül gruptan çıkılmasını istiyor ama bence bu tabloda ‘üçüncülük’ mantıklı bir hedef.  

4- KOCAMAN, TUDOR KADAR HIRPALANMAZDI

Çok yakın zaman içinde iki olayın yaşanması ve takımların benzer kaderleri paylaşması, ister istemez kıyas düzlemini oluşturuyor. Kocaman soru almalıydı ama alsa da Tudor benzeri bir ‘hırpalanma’ya uğramazdı. Hem futbol ve Fenerbahçe kamuoyunda kredisi farklı hem de sistemin kendi içindeki, ‘Türk-yabancı’ teknik adam dengelerindeki ‘hoşgörü’ farkı meselesi var.

5- SPOR BASINININ DİĞER ADI ‘SKOR BASINI’DIR

Spor basının diğer adı da ‘skor basını’dır. Bizde abartılı olsa da tüm dünyada böyledir. ‘Kazanan her zaman haklıdır’, gezegenin her takımı ve hocası için geçerlidir. Bu takım şu ana kadar ‘3’te 3’ yaptı ama Östersunds tarihi bir leke olarak kayıtlara geçti. Ben bu tür sonuçları da ‘futbolun içinde’ görürüm ama Sneijder’e yapılanlar vefadan, zarafetten, incelikten yoksundu, bunu affedemem. Nihayetinde G.Saray nasıl bir limana varacak bilmiyorum ama bu sezonun öyküsünü bu notları düşerek yazmak gerekecek.

6- KEŞKE MAÇ SONUNDA TEBRİK ETSELERDİ

Önce Aykut Kocaman, sonra da Ersun Yanal. Ligin çok başı ve hakemler suçlanıyor. Yanal ve Trabzonsporlu futbolcular bence Göztepe maçı sonrası hakemi suçlayacaklarına Tamer Tuna ve başta Sabri olmak üzere, rakibi tebrik etmeli; emeklerine saygı gösteren vurgularda bulunmalıydılar.

HAFTANIN ENLERİ

- Haftanın olayı: Amedsporlu Deniz Naki’ye, Mersin İdman Yurdu maçında yapılan saldırı.

- En iyi takım: Galatasaray

- En iyi hoca: Tamer Tuna

- En iyi futbolcu: Tolga Ciğerci-Sabri

- En iyi hakem: Ali Palabıyık

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!