Güncelleme Tarihi:
Jardel
(Bir maçta 7 gol)
YAKLAŞIK dört yıl önce, İspanyol menajer Jose Minguella, Portekiz'in ünlü kulübü Benfica'nın Başkanı Morais'e 22 yaşındaki bir delikanlıyı tanıtırken, şöyle diyordu...
‘‘İşte geleceğin yıldızı Jardel.’’
Ancak, ünlü başkan İspanyol menajerin bu sözlerini pek önemsemiyor ve transfer pazarlığında Jardel'e düşük bir ücret öneriyordu. Yine de işin tatlıya bağlanacağı bir anda, 100 bin dolarlık bir inatlaşma, transferin gerçekleşmesini önlüyordu. Jardel'in Portekiz macerası böyle başlıyor!
Nasıl mı gelişiyor...
Kafası bozulan İspanyol menajer, Jardel'in elinden tutuğu gibi soluğu Porto Kulübü'nde alıyor. Porto, Portekiz'de Benfica'nın ezeli rakibi... Hani, bizdeki F.Bahçe-G.Saray rekabeti gibi...
Porto Başkanı Pinto Da Casca, İspanyol menajer Minguella'nın sözlerini can kulağı ile dinliyor. Ve işi hiç uzatmadan Jardel'le hemen sözleşme imzalıyor...
Aradan sadece bir sezon geçiyor. Jardel'in yıldızı parlıyor ve Portekiz basını böyle bir yıldızı kaçıran Benfica Başkanı Morais'i adeta topa tutuyor. Kalemi kapan, ünlü Morais'e bindiriyor. Ve Morais istifa ediyor. Porto Başkanı Pinto Da Costa da Jardel'in üstün performansı ve başarısı ile ardı ardına iki seçim kazanıyor.
İşte, Mario Jardel Almeida Ribeiro... Kısa adı sadece Jardel.
Porto'da ilk sezonda attığı 30 golün ardından 1997-98'de 26, bir sezon sonra 36 ve geçen sezon da 38 golle dünya futboluna damgasını vururken, toplam 130 gol gibi ulaşılması çok zor bir rakama da imzasını atıyordu.
Zaten bu dört sezonluk Portekiz macerasında iki kez ardı ardına kazandığı ‘AVRUPA ALTIN AYAKABI’ ödülü, onun kalitesini açıkça vurguluyordu.
Jardel'in özelliklerini sıralamadan önce bir anısını yazmak istiyorum. 1997 yılında soğuk bir şubat gecesi. Porto, Portekiz kupasında bir 2.Lig takımı ile oynuyor. Porto Teknik Direktörü, rakibi önemsemediği için Jardel'i kenarda oturtuyor. Ancak, ilk yarı golsüz bitiyor. Devre arası hırçınlaşan Portolu taraftarlar ısrarla Jardel'i oyuna devat ediyorlar. Jardel, oyuna giriyor ve Porto maçı 9-0 alıyor.
Şimdi sıkı durun... Jardel, 45 dakikada kaç gol atabilir? Yok yok, biraz çıkın... 4 gol mü? Hadi canım... Tam 7 gol...İşte böyle bir çılgın Jardel...
KURNAZ VE TEHLİKELİ
Özel yaşamında sessiz, sakin. Sahada bir tilki kadar kurnaz ve tehlikeli... Özellikle ceza sahası içinde... Rakibin markajından ve gözünden kaçmak için her yolu dener.
Bazen, sahanın herhangi bir köşesinde uyur gezer gibi dolaşır. Rakibe kendini unutturur, sonra gol noktalarına inanılmaz bir çabuklukta gider, işi bitirir. Tek vuruşları nefistir. Top, ister sağdan ya da soldan gelsin, hiç farketmez. Pozisyonu yakaladı mı, mutlaka yazar.
Her güzelin bir kusuru vardır derler ya... Bu uzun isimli Brezilyalı'nın da bir kusuru vardır... Ancak, bu kusuru her golcüde görebilirsiniz...
Bir pozisyon Jardel'in aklına yattı mı, gözü kimseleri görmez. Böyle durumlarda egoisttir. Kafasını çevirip, yanındaki arkadaşına bakmaz bile. Pozisyonu kesinlikle kendisi değerlendirir. Ya da harcar...
Jardel, kendini şöyle tarif eder...
‘‘Fantazi gollere bayılırım. Benim attığım gol süslü olmalı. Her gol akıllarda kalmaz. Benim atacağım gol mutlaka hatırlanmalı.’’
Jardel, şimdiye dek ülkemize gelen en pahalı yabancı. Tam 28 milyon dolara (18 trilyon) maloldu. Bu paranın 12 milyon dolarını Jardel aldı ve 3 yıllık sözleşmeye imza attı. Onun G.Saray'a transferinde Taffarel'in rolünü hatırlatmak istiyorum...
CENNETE GİDECEKSİNİZ
Jardel, G.Saray'ın teklifinden hemen sonra telefonla Taffarel'i arar. Ve ona Türkiye'yi sorar. Taffarel, G.Saray ve Türkiye'yi anlattıktan sonra Jardel'e der ki...
‘‘Eşine söyle benim eşimi arasın’’
Jardel, söyleneni yapar. Ve Carmen ile Andrea uzun bir telefon görüşmesi yaparlar. Andrea ahizede ülkemiz için övgüler yağdırır. Ve lafı şöyle bağlar...
‘‘İnan bir cennete gideceksiniz.’’
Peki, bu süperstar özel yaşamında neler yapar?
Eşi Carmen'e delicesine aşıktır. Sözünden çıkmaz, gözünün içine bakar. Çocuklara bayılır Jardel. Yoksul çocuklar için düzenlenecek her organizasyona koşarak gider. Onun dünyasında çocukların yeri ayrıdır.
Çocuklara şöyle seslenebilirim. Top oynarken Jardel mahallenizden geçerse, hemen kolundan çekip, aranıza alın. Hiç ses çıkartmadan sizinle birlikte oynamaya başlar. Yeter ki, onu forvette bir yere koyun.
Çünkü, Jardel golsüz futbolu hiç sevmez...