"Kızılay ile işbirliği milli bir görevdir"
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Şubat 22, 2011 14:14
Türk Kızılayı Derneği Genel Başkanı Tekin Küçükali, sporcuların gönüllülüğe en yatkın insanlar olduğunu ve Galatasaraylı futbolcu Arda Turan'ın düzenli kan bağışçıları arasında yer aldığını söyledi.
Türkiye Voleybol Federasyonu ile Türk Kızılay'ı arasında federasyonun sosyal sorumluluk projesi kapsamında “İyilik” protokolü anlaşması yapıldı.
Federasyonun Ankara merkez ofisinde gerçekleştirilen protokol Federasyon Başkanı Erol Ünal Karabıyık ve Türk Kızılayı Derneği Genel Başkanı Tekin Küçükali tarafından imzalandı.
Türk Kızılayı Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Fecri Alparslan'ın da hazır bulunduğu protokolde Karabıyık, protokolün Kızılay ile federasyonun kurumsal bir işbirliğinin esaslarını belirleyeceğini söyledi.
İşbirliğinden dolayı mutlu olduğunu anlatan Karabıyık, şöyle konuştu:
“Voleybol Federasyonunun, Türk Kızılay'ına vereceği desteği milli bir göreve olarak, milli görev olmanın yanı sıra tüm dünyaya hizmet eden bir kurum olması nedeniyle de insanı bir görev olarak kabul ediyorum. Protokol, Voleybol Federasyonu Türk Kızılay'ına yönelik duyarlılık ve farkındalığın geliştirilmesi anlamında Kızılay aktivitelerine katılımı ve desteği ifade ediyor. Kızılay, Türk sporuna ve özellikle de voleybola çocukların, gençlerin yönlendirilmesi için de katkı sağlayacak.”
Tekin Küçükali de ortak protokolün kendileri için önemli olduğunu belirterek, kan tedarik yetkisinin sadece kendilerinde olduğunu anımsattı.
Voleybol Federasyonu ile yapılan işbirliğinin, çalışmalarından bir bölümünü oluşturduğunu ifade eden Küçükali, şunları kaydetti:
“Sporcular gönüllü insanlardır. Gönüllülüğe en yatkın insanlardır. Çünkü yapmış olduğu iş ve işler genelde gönüllülük çerçevesine dayalıdır. Bu gönüllülük anlayışı içerisinde de biz hem spor yapan çocuklarımıza Kızılay'ı sevdirmek ve faaliyetleri bilgilendirmek istiyoruz. Ayrıca ülkemizde olası bir afette birlikte nasıl hareket edebilirizi planlamak, uluslararası faaliyetlerde de birlikte olabilir miyiz bunun çalışması içindeyiz. İnşallah insanlarımız felakete uğramaz ama herşeye de hazırlıklı olmak gerekir. İşte durup dururken ülke sınırlarının dışında başka felaketler de oluyor.”
GÖZYAŞININ RENGİ OLMAZ
Tekim Küçükali, Türk Kızılay'ının insanı bir yardım kuruluşu olduğunu ve ideolojisinin bulunamayacağını belirterek, “Biz dil, din, ırk, cinsiyet, milliyet ayrımı yapamayız” dedi.
“Bizim için gözyaşının rengi olmaz”' diyen Küçükali, şunları söyledi:
“Eğer bir yerde gözyaşı varsa, orada çığlığın sessiz görüntüleri vardır. O bakımdan bizim fonksiyonumuz farklı. Biz ülkede tekiz. İkincisini kim isterse istesin kuramaz. Türk Kızılay'ının ikincisi kurulmaz. O bakımdan biz ülkenin ortak değeriyiz. Bugün ben olurum yarın bir başkası. Keşke Türkiye'deki birinci ligdeki takımlarımız sırtlarına Kızılay'ı koysalar. Kızılay'ın birinci sıraya çıkması için söylemiyorum. Bu farkındalık yaratılırsa bizim yapmış olduğumuz hizmetlerin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkar. Kan konusu, ülkenin problemi. Gelişmiş ülkeler nüfus oranına göre yüzde 5 kan verirken, bizde maalesef yüzde 1,5. Bunun sebebi vatandaş değil, biziz.”
SORULAR
“Daha önce spor kulüpleriyle protokolleriniz olmuştu. Bunun geri dönüşümü oldu mu” soruna ise Küçükali, şöyle yanıt verdi:
“Spor Türkiye'de artık sanayi sistemi gibi oldu. Gerek voleybol, futbol, basketbol olsun. Bu spor dallarının izleyicisi çok. Biz öncelikle Beşiktaş ile başladık, sonra Trabzonspor, Kayserispor, Gaziantepspor ve Altay oldu. Şimdi de biz (Türkiye'nin Barcelona'sı) diyoruz, Sivasspor ve Bucaspor da göğsüne koydu. Bunlar insanlarda farkındalık yaratıyor. Bunları gören insanlar gelip kan veriyor. Mesela Türkiye'nin sevilen futbolcularından Arda, bizim düzenli kan bağışçımız. Arda'yı seven insanlar gelip kan veriyor. Kan vermenin faydalı birşey olduğunu ya da kan vermenin gerekli olduğunu düşünebiliyorlar.
Beşiktaş'ın taraftar gurubu var Çarşı. Çarşı'nın önemli sloganı var (Çarşı, herşeye karşı, Kızılay hariç” diye çıkıyorlar. Meydanda kampanyalar yapıyorlar. Galatasaray, Fenerbahçe, Trabzonspor öyle. Dolayısıyla bu insanlarla kendi insanlarımıza kan vermenin faydalı olduğunu anlatıyoruz.”
YILDIRIM DEMİRÖREN'E MESAJ
“Beşiktaş, Sivasspor, Bucaspor ligde zor günler geçiriyor. Kızılay ligde deprem yapmış olabilir mi” yönündeki esprili bir soruya karşılık olarak da Küçükali, “Beşiktaş'ın formasının arkasında adımız yok. Olursa zor günler geçirmez. Sivasspor toplandı. Biliyorsunuz ilk ödülü Beşiktaş, Kızılay'ı sırtına koyduğu zaman aldı. Ödülü aldı ama maalesef sonra da çıkardı. Niye çıkardı bilmiyoruz. İnşallah tekrar koyar. Sayın Demirören'e (Yıldırım) buradan mesaj göndermiş olalım” diyerek kinayeli bir yanıt verdi.
Bir gazetecinin “Kulüplerle çalışmanız oldu mu” sorusuna Küçükali, “Federasyonla bu işi götürebiliriz diye düşünüyoruz. Federasyonla yazışıyoruz. Belli mutabakatlar sağladık. Tabi kulüpler zor durumda, oraya bir reklam alırsak biraz da kulübe katkı olur diye düşünüyorlar. Yani onun parası kulübü kurtarmaz ama diğer taraftan ülkenin çok büyük bir problemini çözmüş olur. Haftada 25 milyon insan futbol seyrediyor” yanıtını verdi.
FENERBAHÇE-GALATASARAY
“Doğuda bur durum nasıl” sorusunu ise Küçükali, “Doğuda bir Sivasspor var. O da göğsüne almış garibim. En büyüğünü o yapmış. Gaziantepspor var ama o da daha çok Güneydoğu'da. Onun da sırtında. Ama benim takımım Tarabzonspor'a duyurulur. Bu işlere eğilse iyi olur. Şampiyonluğa oynuyor çok güzel de bir de böyle hayır işlerinde bulunsa daha rahat şampiyon olacak. Buradan Sadri (Şener) başkana duyurulur. Bursaspor'a da duyurulur. Hiç koymadılar. Fenerbahçe, Galatasaray da hiç koymadı” diye yanıtladı.
Federasyonun Ankara merkez ofisinde gerçekleştirilen protokol Federasyon Başkanı Erol Ünal Karabıyık ve Türk Kızılayı Derneği Genel Başkanı Tekin Küçükali tarafından imzalandı.
Türk Kızılayı Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Fecri Alparslan'ın da hazır bulunduğu protokolde Karabıyık, protokolün Kızılay ile federasyonun kurumsal bir işbirliğinin esaslarını belirleyeceğini söyledi.
İşbirliğinden dolayı mutlu olduğunu anlatan Karabıyık, şöyle konuştu:
“Voleybol Federasyonunun, Türk Kızılay'ına vereceği desteği milli bir göreve olarak, milli görev olmanın yanı sıra tüm dünyaya hizmet eden bir kurum olması nedeniyle de insanı bir görev olarak kabul ediyorum. Protokol, Voleybol Federasyonu Türk Kızılay'ına yönelik duyarlılık ve farkındalığın geliştirilmesi anlamında Kızılay aktivitelerine katılımı ve desteği ifade ediyor. Kızılay, Türk sporuna ve özellikle de voleybola çocukların, gençlerin yönlendirilmesi için de katkı sağlayacak.”
Tekin Küçükali de ortak protokolün kendileri için önemli olduğunu belirterek, kan tedarik yetkisinin sadece kendilerinde olduğunu anımsattı.
Voleybol Federasyonu ile yapılan işbirliğinin, çalışmalarından bir bölümünü oluşturduğunu ifade eden Küçükali, şunları kaydetti:
“Sporcular gönüllü insanlardır. Gönüllülüğe en yatkın insanlardır. Çünkü yapmış olduğu iş ve işler genelde gönüllülük çerçevesine dayalıdır. Bu gönüllülük anlayışı içerisinde de biz hem spor yapan çocuklarımıza Kızılay'ı sevdirmek ve faaliyetleri bilgilendirmek istiyoruz. Ayrıca ülkemizde olası bir afette birlikte nasıl hareket edebilirizi planlamak, uluslararası faaliyetlerde de birlikte olabilir miyiz bunun çalışması içindeyiz. İnşallah insanlarımız felakete uğramaz ama herşeye de hazırlıklı olmak gerekir. İşte durup dururken ülke sınırlarının dışında başka felaketler de oluyor.”
GÖZYAŞININ RENGİ OLMAZ
Tekim Küçükali, Türk Kızılay'ının insanı bir yardım kuruluşu olduğunu ve ideolojisinin bulunamayacağını belirterek, “Biz dil, din, ırk, cinsiyet, milliyet ayrımı yapamayız” dedi.
“Bizim için gözyaşının rengi olmaz”' diyen Küçükali, şunları söyledi:
“Eğer bir yerde gözyaşı varsa, orada çığlığın sessiz görüntüleri vardır. O bakımdan bizim fonksiyonumuz farklı. Biz ülkede tekiz. İkincisini kim isterse istesin kuramaz. Türk Kızılay'ının ikincisi kurulmaz. O bakımdan biz ülkenin ortak değeriyiz. Bugün ben olurum yarın bir başkası. Keşke Türkiye'deki birinci ligdeki takımlarımız sırtlarına Kızılay'ı koysalar. Kızılay'ın birinci sıraya çıkması için söylemiyorum. Bu farkındalık yaratılırsa bizim yapmış olduğumuz hizmetlerin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkar. Kan konusu, ülkenin problemi. Gelişmiş ülkeler nüfus oranına göre yüzde 5 kan verirken, bizde maalesef yüzde 1,5. Bunun sebebi vatandaş değil, biziz.”
SORULAR
“Daha önce spor kulüpleriyle protokolleriniz olmuştu. Bunun geri dönüşümü oldu mu” soruna ise Küçükali, şöyle yanıt verdi:
“Spor Türkiye'de artık sanayi sistemi gibi oldu. Gerek voleybol, futbol, basketbol olsun. Bu spor dallarının izleyicisi çok. Biz öncelikle Beşiktaş ile başladık, sonra Trabzonspor, Kayserispor, Gaziantepspor ve Altay oldu. Şimdi de biz (Türkiye'nin Barcelona'sı) diyoruz, Sivasspor ve Bucaspor da göğsüne koydu. Bunlar insanlarda farkındalık yaratıyor. Bunları gören insanlar gelip kan veriyor. Mesela Türkiye'nin sevilen futbolcularından Arda, bizim düzenli kan bağışçımız. Arda'yı seven insanlar gelip kan veriyor. Kan vermenin faydalı birşey olduğunu ya da kan vermenin gerekli olduğunu düşünebiliyorlar.
Beşiktaş'ın taraftar gurubu var Çarşı. Çarşı'nın önemli sloganı var (Çarşı, herşeye karşı, Kızılay hariç” diye çıkıyorlar. Meydanda kampanyalar yapıyorlar. Galatasaray, Fenerbahçe, Trabzonspor öyle. Dolayısıyla bu insanlarla kendi insanlarımıza kan vermenin faydalı olduğunu anlatıyoruz.”
YILDIRIM DEMİRÖREN'E MESAJ
“Beşiktaş, Sivasspor, Bucaspor ligde zor günler geçiriyor. Kızılay ligde deprem yapmış olabilir mi” yönündeki esprili bir soruya karşılık olarak da Küçükali, “Beşiktaş'ın formasının arkasında adımız yok. Olursa zor günler geçirmez. Sivasspor toplandı. Biliyorsunuz ilk ödülü Beşiktaş, Kızılay'ı sırtına koyduğu zaman aldı. Ödülü aldı ama maalesef sonra da çıkardı. Niye çıkardı bilmiyoruz. İnşallah tekrar koyar. Sayın Demirören'e (Yıldırım) buradan mesaj göndermiş olalım” diyerek kinayeli bir yanıt verdi.
Bir gazetecinin “Kulüplerle çalışmanız oldu mu” sorusuna Küçükali, “Federasyonla bu işi götürebiliriz diye düşünüyoruz. Federasyonla yazışıyoruz. Belli mutabakatlar sağladık. Tabi kulüpler zor durumda, oraya bir reklam alırsak biraz da kulübe katkı olur diye düşünüyorlar. Yani onun parası kulübü kurtarmaz ama diğer taraftan ülkenin çok büyük bir problemini çözmüş olur. Haftada 25 milyon insan futbol seyrediyor” yanıtını verdi.
FENERBAHÇE-GALATASARAY
“Doğuda bur durum nasıl” sorusunu ise Küçükali, “Doğuda bir Sivasspor var. O da göğsüne almış garibim. En büyüğünü o yapmış. Gaziantepspor var ama o da daha çok Güneydoğu'da. Onun da sırtında. Ama benim takımım Tarabzonspor'a duyurulur. Bu işlere eğilse iyi olur. Şampiyonluğa oynuyor çok güzel de bir de böyle hayır işlerinde bulunsa daha rahat şampiyon olacak. Buradan Sadri (Şener) başkana duyurulur. Bursaspor'a da duyurulur. Hiç koymadılar. Fenerbahçe, Galatasaray da hiç koymadı” diye yanıtladı.