Kimsenin umurunda olmayan 5 başarısız şike girişimi

Ancak birçok şike girişimi, halihazırda bir yerlerde yapılıyor ve yapılacak. Başarılı olanlar kamuoyuna yansıyamasa da, başarısız olmuş çok sayıda şike girişimi de tarihteki yerini aldı. İşte onlardan bazıları

Bilecik Mermerspor - Bandırma Gençlik (2004): Bilecik Mermerspor kalecisinin İddaa’da takımı aleyhine 7+ oynayarak karıştığı iddia edilen şike olayı, Bandırma Gençlik forvetlerinin beceriksizliği yüzünden hüsranla sonuçlandı. Bandırma Gençlik’in 6-0’lık galibiyetiyle biten maçın ardından köşe gönderi direğini sökerek rakip oyunculara saldıran talihsiz kalecinin tüm birikimini bu maça yatırdığı öğrenilirken, çıkarıldığı mahkemede hâkimin sorduğu “Eksik kalan bir golü de kendi kalene atmak aklına gelmedi mi?” sorusunu yanıtsız bırakmasıysa dikkatlerden kaçmadı.

18. Gazi Koşusu - Karayel (1944): O sene 22 safkan tayın yarışacağı Türkiye’nin en prestijli koşusunda, İbrahim Hayri Bey’in koşuyu kazanmak için diğer 21 at sahibi ve jokeyine yaptığı yardımlar meyvesini verdi ve yarışın kazananı İbrahim Hayri Bey’in Karayel isimli tayı oldu. Ancak toplamda 42 kişiye ödemiş olduğu meblağla yarıştan gelen tutar arasındaki uçurum yüzünden ünlü tayını elinden çıkarmak zorunda kalan İbrahim Hayri Bey, bir hafta sonra Karayel’in ahırında piştovuyla intihar ederek yaşamına son verdi. Türkiye Atçılık camiası, Karayel’i o zamanlar Zeytinburnu sur dibinde yaşayan bir sütçüye vererek olayın üstünü kapattı.

Mardin Şekerspor - Nusaybinspor (1998): Ezeli rekabetin 64. dakikasında kırmızı kart gören Ronaldo Mustafa’nın, hakemin kartı geriye alması için kaşla göz arasında cebine sıkıştırdığı 100 bin TL’lik banknot işe yaradı ve Mustafa oyunda kalarak takımını 3-2 öne geçiren golü attı. Ancak maçın tekrar görüntüleri seyredildikten sonra kendisine verilen beş sene hak mahrumiyeti cezasına Nusaybinsporlu taraftarların kendi imkânlarıyla vermeyi düşündüğü ceza da eklenince, Ronaldo Mustafa çareyi Almanya’daki yeğeninin yanına işçi olarak gitmekte buldu. Halen hamburg’da Naturlich Döner’de et kesiyor.
Downton Abbey - FC Yorkwille (1983): İngiltere 7. liginde mücadele eden FC Yorkwille’in ligdeki kaderini belirleyecek olan Downtown Abbey deplasmanında en az beş farklı galibiyete ihtiyacı vardı. İlk yarısı 4-0 biten karşılaşmanın devre arasında Yorkwille’li yöneticiler, düşebilecekleri bir alt lig daha olmadığını fark ederek rakip takıma şike amacıyla verdikleri 680 bin Pound’u geri istediler. Yorkwille’lilerle, parayı iade etmek istemeyen Downton’lı futbolcular arasında soyunma odasında yaşanan arbedede araya giren hakem heyeti, içi para dolu çantayı alarak kayıplara karıştı. İngiliz futbol tarihine ‘enayi pazarı’ olarak geçen olaydan sonra hakem triosunun Maldivler’e yerleştiği sanılıyor.
Balat Zaptiye Gücü: 1899 senesinde kurulan kulüp, kurulur kurulmaz şampiyon olan ilk spor kulübü unvanını kazanmak için dönemin Osmanlı’sında ikinci bir takıma ihtiyaç duydu. Bunun için topladığı bir gruba takım kurması ve kendilerine yenilmesi karşılığı yüklü miktarda mecidiye ödemesi yapan yöneticiler, grubun altınlarla birlikte ortadan kaybomasıyla büyük bir şok yaşadılar. Altınların gidişiyle maddi krize giren Balat Zaptiye Gücü, o yıllarda ‘hükmen mağlubiyet’ kavramı henüz yerleşmediği için şampiyonluğunu da ilan edemeyerek kurulduğu sene kapanan ilk spor kulübü unvanıyla tarihe geçti.