Karizma da sıfır kredi de

Güncelleme Tarihi:

Karizma da sıfır kredi de
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 17, 2005 02:06

Her iki teknik direktör de ligde çok yüksek başarı grafiği yakalamalarına rağmen, dillerinin, karakterlerinin ve hatalı uygulamalarının kurbanı oldular.

 Daum'a saldıranlar F.Bahçeli olamaz

FENERBAHÇE ve Galatasaray'ın geçtiğimiz hafta sonu oynadıkları maçlardan sonra yaşanan görüntüler son derece manidardı. İki kulübün taraftarları da teknik direktörlerine veryansın ediyordu. Fenerbahçe'nin Ankaragücü, Galatasaray'ın da Gençlerbirliği karşısında aldığı yenilgiler, her iki teknik adamın kariyerlerinde onarılmaz yaralar açtı. Çok değil, daha 15 gün öncesine dek el üstünde tutulan Christoph Daum ve Gheorghe Hagi, artık yerden yere vuruluyor, taraftarların, "Gönderin gitsin" feryatları ortalığı inletiyordu.

Başarı grafikleri yüksek

Daum
ve Hagi, takımlarını ligin zirvesine taşımalarına rağmen, camialarında istenmeyen adam durumuna geldi. Bu da gösteriyor ki, bir teknik direktörün kaderini sadece saha içi sonuçları belirlemiyor. Zira, lig maçlarını baz alırsak, gerek Daum'un (%72.7), gerekse Hagi'nin (%67.5) oldukça yüksek bir başarı grafiği çizdiğini görüyoruz. Öyleyse neydi iki teknik direktörün kredilerinin sıfırlanmasına yol açan olaylar. Gelin, bir bir inceleyelim...

Avrupa ve Hooijdonk

Christoph Daum
'un Fenerbahçe'deki itibarını yok eden olayların başında Avrupa başarısızlığı geldi. Takım Alex, Van Hooijdonk, Tuncay, Rüştü gibi yıldızlara sahip olmasına rağmen, ne Şampiyonlar Ligi'nde ne de UEFA Kupası'nda varlık gösterebildi. Üstüne üstlük bu kupalardaki maçların çoğunda rakipleri karşısında ezik oynadı. Daum'un başını yakan ikinci olay, Van Hooijdonk'la gereksiz inatlaşması oldu. Alman hoca sırf bu inadı yüzünden, böylesine mükemmel bir golcüyü aylarca kenarda oturttu. Daum'a yöneltilen diğer eleştirileri şöyle özetleyebiliriz... Oyunu okuyamaması, futbolcu seçiminde hatalar yapması, orta sahaya gereken önemi vermemesi.

Hagi herkesle kavga etti

Hagi
ise, saha içinden çok saha dışında yaptığı hatalar nedeniyle Galatasaray camiasının gözünden düştü. Hiçbir zaman tam bir profesyonel gibi davranamayan Rumen çalıştırıcı, çoğu zaman duygularının esiri oldu. Yönetimle sık sık transfer konusunda sürtüşme yaşadı. Hatta bazı yöneticilere, "Arkamdan tekme vuruyorlar" diye ağır ithamlarda bulundu. Futbolcularıyla ilişkisi çok kötü. Çoğu oyuncusuna dışarıda selam bile vermiyor.

En önemlisi de, sinirliliği yüzünden, kendisini çok seven taraftarlarla bile arasını açtı. Önce, herkesin gitmesini istediği Petre nedeniyle taraftarlarla atıştı. Ardından, bir cep telefonu yüzünden Kayseri'de önüne gelen herkese, "Hepiniz hırsızsınız" diye bağırdı. Bütün bunların yanı sıra, oyunu iyi okuyamaması, hiç gereği yokken oyuncu değişiklikleri yaparak oyunun kaderini etkilemesi ve sinirlendiği zaman maçtan kopup gitmesi, Hagi'nin karizmasını ve kredisini sıfırlayan diğer faktörler oldu.

Daum neden istenmiyor

Takım dünya çapında yıldız futbolculara sahip olmasına rağmen Avrupa kupalarında başarı elde edemedi.

Türkiye Kupası final maçında G.Saray karşısında alınan 5-1'lik tarihi mağlubiyet.

Geçen sezonki şampiyonlukta en büyük paya sahip olan Van Hooijdonk'la inatlaşıp, onu oynatmaması.

Futbolcu seçiminde yaptığı hatalar. Hiç oynatmadığı Murat Hacıoğlu'nu kritik Ankaragücü maçında son 10 dakikada oyuna alması gibi.

Oyunu okuyamıyor. Orta sahaya gereken önemi vermiyor. Oyuncu değişikliklerinde çoğunlukla hata yapıyor.

Hagi neden istenmiyor

Profesyonel gibi davranmıyor, çoğu kez duygularının esiri oluyor. Sinirlendiği zaman ağzına ne gelirse söylüyor.

Takımını derbilere iyi motive ediyor ama, diğer maçlara gerektiği gibi hazırlayamıyor.

İnsan ilişkilerinde zayıf. Çoğu futbolcusuyla sadece iş gereği muhatap oluyor, dışarıda selam bile vermiyor.

Yönetim kurulunun kendisine inanmasını bir türlü sağlayamadı.

Oyunu iyi okuyamıyor. Özellikle sinirli olduğu zamanlarda maçtan kopuyor. Hatalı değişiklikler yapıyor.

Taraftarları küstürdü. Petre ve cep telefonu meseleleri yüzünden taraftar- la arasını bozdu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!