Cahit AKYOL
Oluşturulma Tarihi: Ekim 29, 2006 00:00
Cenk Devrim Ulusoy, denizlerin en iddialı dalıcısı karabatakları bile kıskandıracak bir dünya rekoru kırdı. 16 Ekim’de Kanarya Adaları’ndan Tenerife’de 3. Dünya Serbest Dalış Şampiyonası’nda "10 metre derinlikte tek nefesle en uzak mesafeye yüzebilme", yani "jump blue" kategorisinde yarıştı.
Suyun altında 8 dakikada 152 metre 95 santim yüzdü. 13 ülkeden 60 sporcuyu geride bırakıp altın madalya aldı. Aynı yarışmada 50 metrelik havuzda tek nefesle su altında yüzme, yani "dinamik apnea" kategorisinde ise 182 metre 49 santimetreyle dünya ikinciliğini kazandı, gümüş madalya aldı.
Cenk Devrim Ulusoy 32 yaşında. 1.86 boyunda, kilosu 79. Sessiz sakin bir genç. Atletik yapısı ilk bakışta fark ediliyor. Ancak akciğer kapasitesini anlamak için onu dalarken görmek lazım. Yüzmede sayısız Türkiye birinciliği, rekorları var. Avrupa’da birçok madalya aldı. Dünya şampiyonluğu bu gelişmenin doğal sonucu gibi görülebilir belki. Oysa, başta ailesi çoğu kişi için büyük sürpriz oldu. Çünkü 18 yaşında yüzmeyi bıraktı. Günde iki paket sigaraya başladı. Nefesini 20 saniye tutamıyordu. Sekiz yıl sonra tekrar havuza dönüp, dünya çapında sporcuya dönüşmesi şaşırtıcı bir başarı öyküsü.
9 YAŞINDA MİLLİ
Ulusoy, İstanbul doğumlu. Babası ticaretle uğraşıyordu, annesi THY’de bilet satış müdür yardımcısıydı. Emekli olup 1999’da Çanakkale’ye yerleştiler. Bu nedenle Ulusoy, "Çanakkaleliyim" diyor.
"Spora 5,5 yaşında Kınalıada Yüzme Sporları Kulübü’ndeki yaz okulunda başladım. İlk madalyamı aynı yıl, kurs sonunda serbest stilde kazandım. Hocalarımın önerisi üstüne, yazları yüzme kurslarında geçirir oldum. Emirgan’dan,
Fenerbahçe’deki
Galatasaray yüzme okuluna geliyordum. 5 yıl Galatasaray’da yüzdüm. Defalarca Türkiye şampiyonlukları kazandım."
9 yaşında milli yüzücü oldu. Tahran’daki 1983 Ortadoğu Yüzme Şampiyonası’nda üç birincilik, iki ikincilik aldı. 11 yaşında İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü’ne geçti. 7 yıl da bu kulüpte yüzdü. 13 yaşına geldiğinde kulüpten maaş alan bir sporcuydu. "Kazancımın bir kısmını aileme vermek beni çok mutlu ediyordu" diye anlatıyor o günleri. Kabataş Erkek Lisesi’ni bitirdiğinde madalyaların sayısı 450’yi bulmuştu. Almanya, Fransa, Lüksemburg, Hollanda, İran, Romanya, Bulgaristan, Avusturya ve İtalya’da milli formayı giymişti. "Yüzmeyi çok seviyordum, üniversite için sporu bıraktım. Makine mühendisi olmak istiyordum, sınavı kazanamadım. Ailem beni KKTC’de Doğu Akdeniz Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’ne yazdırdı."
İLK DENEMELER HÜSRAN
Kıbrıs’ta yüzmeye ara verip, tenise başladı. Kıbrıs ikinciliğini kazandı. "Sigaraya başladım, günde iki paket içiyordum. Spor hayatım bitti. Son yıl üniversiteyi bıraktım. İki yıl KKTC’de çalıştım. 26 yaşımda Türkiye’ye döndüğümde sporla alakam kalmamıştı. Madalyalarım odamın duvarlarına süs olmuştu. Bir gün babam, sigara hayatını bitirdi, dedi. Sözü kamçı etkisi yaptı. Şu anda sigarayı bırakıp, sabah yüzmeye başlıyorum, dedim. Hırslanıp çok çalışmaya karar verdim. Fakat bu düzeye ulaşacağımı tahmin etmiyordum."
Doğruca Beden Terbiyesi’nin Ataköy ’deki havuzuna gitti. Yüzücüler antrenman yapıyordu. Yunus gibiydiler, çok imrendi. Antrenör Barbaros Çeliköz’den ricada bulundu: "Eski başarılarımı hatırlasa da, aradan yıllar geçmişti. Sporu bıraktığımı biliyordu. Oturup konuştuk. Bana imkan verdi. Yeniden havuzlara döndüm. Deli gibi çalışıyordum. İlk denemelerim hüsrandı. 20 saniye nefessiz kalamıyor, 10 metrede ciğerlerim patlayacak gibi oluyordu." Bu duruma düşecek adam değildim, deyip hırsla çalıştı. Bir yıl sonra 50-100 metre sırtüstü ve 50 metre dip dallarında Türkiye şampiyonu oldu. 3,5 yıl geçilemedi. Ailesi İstanbul’dan ayrılınca, Çanakkale Sualtı Kulübü’ne yazıldı. Antrenmanlarda Avrupa rekorlarına yakın dereceler yapıyor, bunu sadece o ve hocası Mehmet Günaydın biliyordu.
İKİ REKOR BOŞA GİTTİ
Başarısı Çanakkalelileri de heyecanlandırdı. Colin Oteli havuzunu tahsis etti. Çanakkale Balık Lokantası, ücretsiz
yemek servisi yaptı. "Her gün antrenman yapıyordum. Havuzun derinliği 1,45 benim boyum 1,86. Yine de büyük nimetti. Kış aylarında 6 gün, 8’er saat çalışıyor, 25 metrelik havuzda 5 km. yüzüyordum. Bir yıl sonra da jump blue dalında 120 metre ile Türkiye rekorunu kırdım. Bu arada sualtında nefes tutma süremi artırdım."
Ulusoy iki yıl önce, Ortadoğu Teknik Üniversitesi Yüzme Yarışları’nda jump blue dalında 154 ve 164 metre yüzdü. Ne yazık ki yarışmada dünyadan resmi gözlemci yoktu. Derecesi dünya klasmanına giremedi. 27 Mayıs’ta Ankara’daki Türkiye Serbest Dalış Şampiyonası’nda yarıştı. 7 kulüp ve 51 sporcu arasında, 150 metreyle en iyi dereceyi yaptı. Kanarya Adaları’ndaki şampiyonada ise dünya şampiyonu oldu. Şimdi hedefi, "Dinamik apnea kategorisindeki gümüş madalyayı en kısa zamanda altına çevirmek."