Güncelleme Tarihi:
Dört çocuk annesi Emine Gilli (38) yaptığı açıklamada, 3 yıl önce 12 yaşındaki oğlu Orhan'ı boyun ağrısı nedeniyle Mersin'de bir hastaneye götürdüklerini söyledi.
Daha sonra oğlunun Konya Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildiğini belirten Gilli, “Oğlumun geniz bölgesinde tümör varmış. Kanser teşhisi kondu. Orhan'ın hastalığını öğrendikten sonra hayatımız karardı. Hemen tedavilere başlandı. Ancak ne kadar olumlu oluyor bilemiyorum” dedi.
21 günde bir oğlunun tedavisi için Mersin'den Konya'ya gelmek zorunda olduklarını ifade eden Gilli, “Oğlum ilköğretim 5. sınıftan sonra okuluna gidemez oldu. Rahatsızlığı arttı. Kimseyle doğru düzgün konuşmuyor. Yemek yemiyor. Saçları döküldüğü için dışarı çıkıp arkadaşlarıyla oynamak istemiyor. Sürekli 'Nasıl olsa öleceğim. Uğraşmaya gerek yok' diyerek üzülüyor. Oğlum hayata küstü. Onu desteklerimizle mutlu etmeye çalışıyoruz. Ancak maddi imkanlar buna çok fazla elvermiyor. Otobüsle Konya'ya gelmek için bile sıkıntı çekiyoruz. Harcamalar bizi sıkıntıya sokuyor” diye konuştu.
“SADECE FENERBAHÇE GALİBİYETLERİYLE MUTLU OLUYOR”
Bütün çabalarının sadece gözlerinin önünde günden güne daha çok halsiz düşen oğlunu yaşatabilmek için olduğunu vurgulayan Gilli, şunları kaydetti: “Maalesef oğlum hastalığını kabullendi. Hiç morali yok. Öleceğini düşünen oğlumu sadece, Fenerbahçe'nin galibiyetler mutlu ediyor. Ne yaparsak yapalım mutlu olmuyor. Hastalığı ilerleyince takımının maçlarını çok fazla takip edemiyor. En son Fenerhahçe'nin Galatasaray'ı 4-1 yendiği maçın ardından çok sevindi. Hemen o günün gazetelerini alıp, odasına astı. Bu şekilde mutlu oluyor. Tedaviye bile gelmek istemeyen oğlumu, Fenerbahçe'nin galibiyetleri sonrası çok rahat ikna edebiliyoruz”
Konuşmakta güçlük çeken Orhan Gilli ise, Fenerbahçe maçlarını takip etmeye çalıştığını ve Fenerbahçe'yi çok sevdiğini söyledi.
MORAL VE MOTİVASYON OLDUKÇA ÖNEMLİ
Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yavuz Köksal, hastanenin çocuk onkoloji servisinde tedavi altında bulunan Orhan Gilli'ye “nazofarenks karsinomu” (Geniz bölgesi tümörü) tanısı konduğunu ifade etti.
Bu tür hastalara öncelikli olarak kemoterapi ve ardından radyoterapi gibi yöntemlerle tedavi uygulandığını belirten Köksal, şunları söyledi: “Hastalığın insidansı ülkeden ülkeye göre değişiyor. Ülkemizde hastalığın sıklığı konusunda kesin bir rakam bilinmiyor. Hastalığın tedavisi mümkün. Özellikle yaygın hastalığı olmayan hastalarda tedavi oranları yüksektir. Hastamız, kemoterapi ile ilk geldiğindekine oranla kitlelerinde belirgin küçülme oldu. Dört defa ilaç tedavisi sonrasında radyoterapi tedavisi gören hasta, bu son tedavisini alacak ve bundan sonra tedavisiz izlenecek ve aylık kontrolleri yapılacak. Moral ve motivasyon bu tür hastalıkların tedavisinde özellikle tedaviye uyum ve tedaviye bağlı yan etkilerin daha kolay atlatılmasında oldukça önemlidir.”