Kargalar, insansı maymunlarınkine yakın sosyal yargılama yetisine sahip. Kıskançlık ve fesatlık kuşlar arasında da yaygın. Gelecekte kuşlar daha ne büyük yetenekler kazanacak ve zekáları gelişecek. Ancak kanatlı dahilerin dünyaya hakim olabilmeleri için birkaç milyon yıl gerekli!
Kanatlı dahiler çok daha küçük bir beyne sahip olmalarına rağmen, şempanze veya orangutanlara benzer zihinsel beceriler sergiliyor. Ağaçkakan ispinozu, yiyeceklerinin yüzde 50’sini alet kullanarak elde ederek hayvanlar dünyasında rekor kırdı.
Dünya şampiyonunun beyni bir fasulye tanesi kadar. İnce gagasıyla tuttuğu kaktüs dikenleriyle, ağaç kabuklarının arasından ve dalların üzerindeki deliklerden minik böcek larvaları yakalıyor.
Evet, tahmin ettiğiniz gibi bu bir kuş ve ünül bilimci Darwin’in evrim teorisini kanıtladığı Galapagos adalarında yaşayan ağaçkakan ispinozu (Cactospiza pallida)...
Bu ispinoz beslenme ihtiyacının yüzde ellisini alet kullanımıyla elde ediyor: bu, hayvanlar dünyasında bir dünya rekorudur.
Dahası akıllı kuş, larvalara daha kolay batırabilmek için, aletini mükemmel bir şekilde işliyor da.
‘Kuşlar küçük dalları büyük bir ustalıkla kırıyorlar’ diye anlatıyor Cambridge Üniversitesi biyologu Sabine Tebbich. Ayrıca kullanım açısından da büyük bir beceri sergiliyorlar.
Biyolog, deney sırasında ortasında bir delik bulunan şeffaf bir borunun içine bir böcek larvası koymuş. Kuşlar, yeme ulaşmak için ters tarafı gagaladıkları taktirde, böcek deliğin içine düşüp yok olacaktı.
Yunuslarla aynı düzeyde
Ama hayvanlar bu aptallığı yapmamış, larvayı her seferinde başarıyla yakalamışlar. Oysa insansı maymunların çoğu bunu beceremiyor diyor Tebbich.
Son araştırmalar, kuşların zihinsel beceriye dayanan görevlerde son derece başarılı olduklarını, hatta bu konuda insansı maymunlar veya yunuslarla aynı seviyede oldukları göstermekte.
‘On yıl öncesine kadar, maymunların daha özel bir konumda bulundukları sanılıyordu’ diyor Amerikalı primat araştırmacısı Dorothy Cheney ve ekliyor: ‘Ama, diğer hayvanlardan tamamen farklı bir zekaya sahip olduklarını gösteren kanıtlar yoktur.’
Alet kullanımı, yaratıcılık veya basit dil yetisini araştırmacılar özellikle de kargalarda ve papağanlarda gözlemlediler.
Hatta geçmiş ve gelecekle ilgili düşüncelere ve kişilik bilincine bile sahip oldukları konusunda güçlü belirtiler var.
Kanatlı dahiler çok daha küçük bir beyne sahip olmalarına rağmen, şempanze veya orangutanlara benzer zihinsel beceriler sergiliyorlar.
Kuş öyküleri
‘Kuşlardaki zeka geçmişte tamamen küçümsenmiştir’ diyen biyolog Nathan Emery’e (Cambridge Üniversitesi) göre kargalar, kanatlı insansı maymun olarak görülmeli.
Gerçekten de akıllı kuşlarla ilgili öyküler hiç de az değil.
Doğu Afrika’daki akbabaların (Neophron percnopterus), lezzetli devekuşu yumurtalarını taş bombardımanına tutarak kırdıkları anlatılır mesela.
Tropikal bölgelerde yaşayan yeşil balıkçıllar (Butorides striatus) solucan veya çalı yemişleriyle
balık avlıyorlar.
Galler Ülkesi’ndeki dağların karlı yamaçlarında kargalar kayarak eğleniyorlar.
Erkek çardak kuşu (Ptilonorhynchus violaceus) büyük bir ustalıkla çardak kuruyor ve bir boya bulamacı üreterek de üzerine sürüyor.
Japonya’daki kargaların ise kırılması için cevizleri yoldan geçen otomobillerin önlerine fırlattıkları söylenmekte.
Hatta kargalar kırılmış cevizleri güvenirli bir biçimde toplayabilmek için cevizleri bilinçli olarak yaya geçidine fırlatıyorlar.
Kargaların ceviz kırma öyküleri Türkiye’de de bol miktarda anlatılır. Ülkemizde bunun çok sayıda şahidi var.
Avustralya’daki bir orman yangınından sonra henüz kor halinde olan bir dal parçasıyla kuru otları tutuşturarak kemirgenleri ve sürüngenleri avlamaya çalışan siyah çaylaklarla (Miluus migrans) ilgili öykü de oldukça ilginçtir.
Gerçek zekánın peşinde
Fakat bilim adamları gerçek zekanın kanıtlanması için bu tür öyküleri pek yeterli bulmayıp, deneylerle çalışıyorlar. Alet kullanımı ve dil yetisi gibi beceriler davranış bilimcilerinin klasik araştırma alanlarıdır.
Mesela Alex adındaki gri papağan Amerikalı bilim kadını Irene Pepperberg’in 27 yıllık araştırmaları sayesinde ünlendi. 100 İngilizce sözcüğü aşan bir kelime hazinesine sahip olan Alex, ne hakkında konuştuğunun da farkında gibi.
Papağan, elli farklı objenin ismini söyleyerek rengine, malzemesine veya biçimine göre sınıflandırıyor.
Daha büyük ve daha küçük veya benzer ve farklı gibi kategorileri bildiği gibi, altıya kadar da saymayı öğrenmiş.
Kargalar ise alet uzmanlarını hayrete düşürüyorlar. Yeni Kaledonya kargaları örneğin bitki yapraklarını sivrilterek dalların üzerindeki deliklerde böcek larvaları yakalıyorlar.
Hatta hayvanlar yapay malzemelerle de alet üretebiliyorlar. Oxford Üniversitesi bilim adamları geçtiğimiz yıl bir karganın bir telin ucunu kanca gibi kıvırarak kovanın içinden yem çıkardığını gözlemlemişlerdi. BİLİM’de bu konuyu gündeme getirmiştik.
Sosyal öğrenme
Bilgi edinme yetisi birçok biyologa göre oyunun içine, sosyal öğrenme girdiğinde elde edilmekte.
Örneğin gruplar halinde yaşayan şempanzeler, birbirlerini taklit ediyor, yiyecekleri bölüşüyorlar ve hatta diğer maymunların ne şekilde davranacaklarını bile kestirebiliyorlar.
Bunlar kuşlar için de geçerli mi? Kuşlar da diğer kuşların neler düşündüklerini biliyorlar mı? Uzlaşma girişimlerinde bulunabiliyorlar mı, diğerlerini kandırabiliyor ya da öğrendiklerinden daha sonraları da yararlanabiliyor mı?
Emery ve Cambridge’deki arkadaşları, evet kuşlar bunları yapabiliyor, diyor: ‘Kargalar, insansı maymunlarınkine yakın sosyal yargılama yetisine sahip’. Tohum kargaları ve küçük kargalar örneğin her şeyden önce besin paylaşımına dayanan karmaşık sosyal yapılar kuruyorlar. Öyle ki bunlar hangi kuşun yem getirip getirmediğini de fark edebiliyorlar.
Kıskançlık ve fesat
Kıskançlık ve fesatlık kuşlar arasında da yaygın. Bunun kanıtını Emery ve çalışma arkadaşı Nicola Clayton, mavi kuzgunla yaptıkları bir deneyle elde ettiler.
Araştırmacılar deneyler sırasında kuzgunun yem gömme alışkanlığından yararlanmışlar. Mavi kuzgunlar diğer kuşların sakladıkları yemleri de çalıyorlar. Bu yüzden yemleri diğer kuşlar görmeden gömerler.
Fakat deneyler sırasında kuşlara gizli gömme imkanı verilmemiş. Bir kuş yemini gömerken yanında hep diğer bir kuş bulunmuş.
Sonuç şu: Kuzgunlar daha sonra sadece çalmış oldukları yemleri gömdükleri yerden çıkarak başka bir yere gömmüşler.
Oysa diğer çalma alışkanlığı olmayan kuşlar, yanlarındaki yabancı kuşa güvenmişlerdi.
Deneyim akıllandırıyor
Biyologlar bu deneyden iki sonuç çıkarıyorlar: Deneyim sayesinde mavi kuzgun akıllanıyor hatta ustalaşıyor da. Hırsızlık yapan bir kuş, kendi cinsinden bir kuşun aynı şeyi yapabileceğini düşünebiliyor.
‘Kuşlar kendilerini diğerlerin yerine koyarak ne yapacaklarını kestirebiliyor; bu yetinin bugüne değin sadece primatlarda varolduğu sanılıyordu’ diyor Emery.
Emery ve Clayton şimdi davranış biliminin en önemli sorularından birini kuşlar için de soruyorlar. Bugüne değin hayvanların insanlardan farklı olarak sadece yaşadıkları anı algıladıkları, geçmiş ve gelecek bilincine sahip olmadıkları düşünülüyordu diyor Clayton.
Fakat bilim adamı şimdi mavi kuzgunun bu bilince sahip olduğunu kanıtladığına inanıyor.
Deneyler sırasında kuşlara çok sevdikleri ama kolay bozulabilen güve larvalarını ve pek sevmedikleri ancak daha geç bozulan fıstıkları gömdürmüş Clayton. Ve kuşlara yemleri gömdükleri yerden çıkarmalarına izin verdiğinde, önce lezzetli güve larvalarını çıkarmışlar.
Ne, nerede ve ne zaman
Fakat gömme işleminden sonra eğer daha uzun bir zaman geçmişse o zaman larvaların bozulduğunu düşünerek, fıstıkları çıkarmışlar. ‘Hayvanlar geçmişte yaşanan ‘ne, nerede ve ne zaman’ deneyimini hatırlıyorlar’ diyor Clayton. Bu tür epizodik hatırlama yetisi insanda dört yaşından itibaren gelişir.
O halde kargagiller insansı maymundan daha mı zeki? Farklı hayvan grupları arasındaki ilginç benzerlikler nasıl ortaya çıkabiliyor?
Sonuçta kuşlar memelilere kıyasla tamamen farklı bir beyin yapısına sahip. Memelilerde zekadan sorumlu beyin bölgesi sayılan büyük beyin kabuğu kuşlarda bulunmaz. Buna rağmen beyinleri benzer yetileri yerine getirebiliyor. Bu ne şekilde gerçekleşiyor peki?
Biyologların yanıtı en az bu sorular kadar ilginç. Aynı çevre ve yaşam koşullarında oluşan ekolojik zeka, evrimde bir zaman sonra ister istemez aynı sonuca ulaşıyor.
Günümüz kuşları ve memelilerin son ortak ataları bundan 280 milyon yıl önce ayrılmıştır ve bu süre hayvanların zekalarını birbirlerinden bağımsız olarak geliştirebilmeleri için yeterlidir.
Kendilerini tanıyorlar mı?
Gerçi kanatlı dahilerde, memelilerdeki büyük beyin kabuğunun fonksiyonu farklı beyin bölgeleri tarafından yerine getirilmekte (bkz.grafik) ama, kuş beyni yine de memeli beyni kadar iyi çalışıyor. Büyük ayıklanma baskısı sırasında farklı hayvan gruplarında benzer kavramsal yetiler gelişiyor, diyor davranış bilimcisi Tebbich.
Söz konusu zeka olduğunda ilk başta maymunlara yönelmemiz antropolojik benzerlikten kaynaklanıyordu. Fakat bu bakış açısı artık aşıldı.
Araştırmacı şimdi de kuşların kafeslerine ayna yerleştirmiş ve kendilerini tıpkı insansı maymunlar ve yunuslar gibi tanıyıp tanımadıklarını araştıracak.
Kim bilir evrim gelecekte kuşlara daha ne gibi yetiler verecek, diyor Emery. Ancak kanatlı dahilerin dünyaya hakim olabilmeleri için birkaç milyon yıl gerekli. Bununla birlikte bir tohum kargasının davranışı kuş zekasını küçük bir gölge düşürdü.
Yuvasındaki bir deliği çevreden bulduğu bir tıpayla tıkayarak sıcak yaz günleri için bir havuz elde etmişti kuş. Bu oldukça zekice bir davranış tabii. Fakat ne var ki tıpayı yerinden çıkarmak ancak bir yıl sonra aklına gelmiş!
Hayvan zekasıŞempanze ve karga beyninin karşılaştırılmasıKuşların ve memelilerin evrim çizgileri bundan 280 milyon yıl önce ayrılmıştı. İki grubun beyni o tarihten bu yana birbirine paralel olarak gelişmeye devam etti. Kuş beyni, memelilerde zekánın merkezi sayılan büyük beyin kabuğuna sahip değil. Bunun yerine memelilerde karmaşık hareketlerden sorumlu olan Neostriatum ve memelilerde bulunmayan Hyperstriatum beyin kabuğunun fonksiyonu üstlenir. Kuşlar arasında en akıllıları olarak bilinen kargalarda bu bölgeler daha büyüktür. İnsansı maymunlarda da büyük beyin kabuğu diğer memelilere göre daha büyüktür.