Japonların sarı gülü Yelo

İlhan Mansız ve Alpay Özalan’dan sonra Japonya’ya transfer olan 3. Türk sporcusu olan milli voleybolcu Yeliz Başa, “Onlar daha büyük umutlar ve coşkulu bir sevgiyle Japonya’ya gitmişlerdi ancak dönüşleri tem bir hayal kırıklığı şeklinde olmuş. Hem bozulan imajı düzelttiğim için hem de çok sevilmenin keyfini doyasıya yaşadığım için çok mutluyum” dedi.
İlhan ve Alpay’ın Japonya maceralarının gerçek bir hayal kırıklığı olduğunu belirten Yeliz Başa “Japonya’ya ilk geldiğimde bu detaylardan hiç haberim yoktu. Ancak kendi takımımdaki Japon oyuncular ve Tokyo Büyükelçiliği çalışanlarından iki sporcunun da çok büyük bir sevgi seliyle bu ülkeye geldiğini, ikisinin de tatsızlıkla ayrıldığını öğrendim. Bana hep ‘Türklerin imajı sarsıldı’ denildi. Bana olan sevginin katlanarak büyümesi bu yüzden bana bozulan imajı tamir ettiğim hissini veriyor. Bu da beni çok mutlu ediyor” dedi.

JAPONLAR YELO’YU HİÇ UNUTMADI

Japonya’da NEC Red Rockets formasıyla ilk yılında şampiyonluk coşkusu yaşayan ve yılın voleybolcusu seçilen Yeliz, cazip bir teklif üzerine profesyonelce düşünüp Güney Kore’ye transfer olmuş. Ancak Japon taraftarlar ve kulüp yöneticileri Yeliz’i hiç unutmayıp ısrarla geri dönmesini isteyince milli oyuncumuza yeniden Tokyo yolu gözüktü. Önceki gün yapılan görüşmelerden sonra Yeliz çok sevdiği takımı NEC Red Rockets’e geri dönüş imzasını attı.

SIRADAN OYUNCU OLARAK GİTTİ, STAR OLARAK DÖNDÜ

Beşiktaş’ta 10 yıl yedek kaldıktan sonra son yıl forma kapmayı başaran Yeliz Başa Japonya’nın kariyerine büyük katkı sağladığını, Türkiye’ye 27 yaşında milli oyuncu olarak döndüğünü belirtiyor. Beşiktaş’ın Japon oyuncusu Maiko Kano’yu izlemek için Türkiye’ye gelen antrenör tarafından beğenilen Yeliz “Bana transfer teklife gelince karar veremedim. Adapte olamayıp başarısız bir oyuncu olarak geri dönmekten korktum. Hemen İstanbul’da antrenmanlara başladım, hiç çalışmadığım kadar çalışıp oraya hazır gittim. Japonya’da da kendime çok şey kattım. Farklı antrenmanlar bana yaradı ve kendimi geliştirdim. Sabırlı, disiplinli olmayı, çok çalışmayı öğrendim. Japonya’da kendimi dünya starı gibi hissediyorum. Taraftarlar kötü oynadığım maçta dahi bana olan sevgilerini gösteriyor, kağıtlara internetten çevirdikleri Türkçe kelimeleri gösterip sevgilerini ifade ediyorlar”diyor.

ÖZEL AŞÇIM VAR

Takımda özel bir aşçısı olan Yeliz, “yemek kültürümüz çok farklı. Benim zorluk yaşamamam için özel bir aşçı getirdiler. Aşçıya ‘internetten Türk yemeklerini bul ve Yeliz’e yap’ talimatı verildi. Ancak ben şımarık kız imajından korktuğum için aşçımdan pizza, makarna gibi şeyler istemeyi yeterli buldum. Artık Japon yemeklerine alıştım. Yosuna sarılarak sunulan Onigiri’yi çok seviyorum.

ORADA VOLEYBOL ŞÖLEN GİBİ

Türkiye’de voleybol maçlarına az sayıda taraftarın gitmesine üzülen Yeliz “Japonya da her molada sahaya dansçılar giriyor, maskotlar seyircilere hediyeler fırlatıyor”.

HAYALİM SPORU BEŞİKTAŞ’TA BIRAKMAK

Lise 1’e giderken 1.82 boyu sayesinde Beşiktaş’a transfer olan Yeliz “Eşim ve ben fanatik Beşiktaşlıyız. Kısmet olursa eski kulübümde sporculuk hayatımı noktalamayı çok isterim” dedi.

KADINLAR ERKEKLERE ORANLA ÇOK DAHA DİSİPLİNLİ

Kadın sporcuların erkeklere oranla çok daha disiplinli olduğunu belirten Yeliz, “Kadınlar odaklandıkları her işte çok başarılılar. Basketbol kadına voleybol de erkeklere çok yakışmıyor. Genç kızlarımız voleybol sporuna yönelsin. Çünkü voleybol kadına en çok yakışan spor”

İLHAN MANSIZ VE ALPAR ÖZALAN

İlhan Mansız- Çekik gözleriyle ve yakışıklılığıyla Japon halkının özel bir hayranlık duyduğu İlhan Mansız büyük ısrarlar karşısında 2003-04 sezonunun devre arasında Japonya’nın Vissel Kobe takımına transfer olmuştu. Taraftarlardan ve basından büyük ilgi gören Mansız Japonya’da dünya starı gibi karşılanmış. Her maçında taraftarlar stadyumu Türk bayraklarıyla donatmıştı. Ancak Mansız ikinci maçında sakatlandı ve büyük hayal kırıklığı yarattı. O sezon sonunda bir maçta daha forma giyen Mansız böylece sadece 2.5 maç forma giyerek taraftarların önüne çıkabilmişti. Mansız daha sonra uyum sağlayamadığını belirterek Japonya’ya bir daha geri dönmedi.

Alpay Özalan 2005 yılında Urawa Red Diamonds’a transfer oldu. Takımıyla şampiyon olmasına, yılın futbolcusu seçilmesine rağmen 7 maçta 3 kırmızı kart gördüğü için Japon kulübü disiplin sorunu gerekçe göstererek 2006’ya kadar yapılan sözleşmesini iptal etmişti.