Güncelleme Tarihi:
İlk tiyatro
İlk tiyatro Sultan Mecit zamanında Dolmabahçe camiinin karşısında, Kabataş seddinin alt başında Dolmabahçe meydanına karşı, sebilin yanında Saray tiyatrosu olarak yapılmıştır.
Bu tiyatro mükemmel bir kágir bina idi. Parteri, locaları sırmalı kadifelerle döşenmişti. Hünkára mahsus locanın sırmalı perdeleri ve altın yaldızlı kafesi varmış. İlk defa Avusturya'dan gelen bir Opera kumpanyası bu tiyatroda ‘‘Belle Helene’’ operasını vermiştir. Vezirler, askeriden müşirler, ferikler, mülkiyeden balá, ulá ricali teşrifat sırasile tiyatroya davet edilmiş.(...)
İlk gece, kafesli locasından bu operayı neşe içinde seyreden genç Abdülmecit, oyun bitince kafesi eliyle itip açarak artistleri bizzat alkışlamış ve oyunun tekrarlanmasına irade buyurmuş, herkes yerli yerinde kalmış, biraz tevakkuftan sonra tekrar başlamış. Herkes tiyatrodan çıkarken sabah olduğunu görmüşler.
Bu Belle Helena operası, bütün memleket halkını alákadar etmiş, görmiyenler görenlerden öğrenmiş. En başta, Abdülmecit olduğu halde görenler de zevkine doyamadan ahlák ve şeriata muvafık birşey olmadığı dedikodusu ortaya çıkmış. Nihayet Şeyhülislam Efendi'nin Padişaha hayırdiler bir ihtarı bu tiyatronun kısacık hayatına son vermiş. Abdülmecit, Şeyhislám'ın bu ihtarı üzerine ‘‘Tiyatronun bütün tezyinatını sökün, kaldırın, benim atlarımı bağlayın’’ diye irade etmiş. Has ahır yıkıldığı esnada bu da ortadan kaldırılarak bir park seddi haline getirilmiştir. (...)
(Eski İstanbul Yaşayışı. Türkiye Yayınevi. 1946)