İstanbul tam bana göre

Güncelleme Tarihi:

İstanbul tam bana göre
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 15, 2014 01:29

Hızlı kortların oyununa iyi geldiğini söyleyen Caroline Wozniacki, “İstanbul bana uygun bir yer” dedi.

Haberin Devamı

‘ORTASINDAN deniz geçen kent’ olarak tanımladığı İstanbul’a olan hayranlığını her fırsatta tekrarlayan Danimarkalı güzel raket Caroline Wozniacki, “Hızlı kortlar oyunuma iyi geliyor ve İstanbul da bana uygun bir yer. İstanbul’a geri gelmek çok güzel. Burası gibi hem Avrupa hem Asya olan, devasa alışveriş merkeziyle tarihi eserlerin iç içe olduğu bir şehir çok zor bulunur. İstanbul büyüleyici” dedi. Grand Slam özlemini yenileyen Wozniacki, “Dünya sıralamasında iki yıl bir numarada kaldım. Evet belki bu da önemli bir başarı ama insan elinde olmayanı ister… Doğal olarak ben de Grand Slam şampiyonluğu yaşamak istiyorum” diye konuştu.

İstanbul tam bana göre

Haberin Devamı

Wimbledon’ın gelenek olarak diğer Grand Slamlerin önünde olduğunu ama ABD Açık’ta da muhteşem bir atmosfer olduğunu vurgulayan Woz, şöyle devam etti…

‘KENDİMLE GURUR DUYUYORUM’
- HEP çok çalıştım, hedeflerimin peşinde koştum. Ve bu konularda başarıya ulaştığımı görüyorum. Kendimi başarılı görüyor ve gurur duyuyorum. Çok şanslı bir insanım. İleride daha fazla başarı kazanacağıma eminim. Çünkü işimi severek yapıyorum.

- Her geçen gün yeni ve genç oyuncular ortaya çıkıyor. Gençken kimse beni tanımıyordu ve o dönem sıralamada yukarılara tırmanmak adına işler daha kolaydı.
Ama Dünya 1 numarası olunca daha bir hedef haline geliyorsun. Ve herkes seni yenmek için uğraşıyor. Bir numaraya ulaşmak zor ama; iki sene orada kalmak daha zor. Orada iki sene kalabildiğim için gururluyum. Çok daha fazla başarı beni bekliyor.

‘BAZEN ELEŞTİRİLERİ ANLAYAMIYORUM’
- BU sene dizim, omzum ve bileğimde bazı problemler oldu ama önümde sezonun geri kalanı; yani yılın yaklaşık yarısı var. Bu periyotta birçok şey olabilir. Sağlığıma kavuştuğum için ve tekrar iyi oynamaya başladığım için son derece mutluyum.

- Hayatı eğlenceli yaşamaya çalışıyorum. Hayata ciddi bakmaktansa daha rahat olmaya ve yaşamdan zevk almaya çalışıyorum. Kort dışındaki halim bu...

- Bazen eleştiriliyorum ama sürekli ilk 10’nun içinde bulunan bir oyuncuya 'Yanlışın ne' diye sormak haksızlık. Abartılı geliyor bana bu soru. Her şey çok iyi gidiyor, dünyadaki ilk 10 tenisçi arasındayım. Milyonlarca insan benim olduğum yere gelmeyi diliyor.
Medyada bana kötü diye yorum yapılınca bu üzücü oluyor. Dünyada herhangi bir oyuncuya sorarsanız, sezonu ilk 10’da bitirmek için çok şeyini verir.

‘TÜRK TENİSİ HAKKINDA FAZLA BİLGİM YOK’
- BELKİ Türkiye'ye sık gelip gidiyorum ama Türk tenisi hakkında fazla bir bilgim yok. Bu turnuvadaki Türk tenisçileri de pek tanımıyorum. Ama şunu söyleyebilirim ki organizasyon anlamında çok başarılısınız. İstanbul Cup maçlarını oynadığımız tesis de tamamen sonuna gelince bana göre dünyanın önemli tenisçilerinin uğrak noktası olacak İstanbul. Tenisin gelişmesinde çok önemlidir, bu tarz turnuvalar ve tesisleşme hareketleri...

- Danimarka’ya her gidişimde daha genç insanların spor yapmaya başladığını gördüm. Ama şu var, 10 yaşında bir çocuğa bakıp, iyi oyuncu mu söylemek kolay değil…
Genç oyunculara önerim çok çalışıp kendilerine inanmaları ve fırsat buldukça da İstanbul Cup gibi turnuvular aracılığıyla profesyonelleri seyretmelerini öneriyorum. Bu kendilerini geliştirmek adına önemli bir fırsat…


‘FİT OLMAKTAN BAŞKA ÇAREMİZ YOK’
- BAŞARILI olunca medyanın da ilgisi artıyor ama ben hayatımı kameralar önünde yaşamak istemiyorum. Ben kendi halimle mutluyum, herkesin hayatında inişler, çıkışlar var. Olduğum yerden memnunum. Sağlıklı, başarılı ve mutluyum.

- Sezon çok uzun olduğu için her hafta iyi oyunculara karşı oynamak kolay değil. Zor bir hayat. Sürekli sağlıklı ve fit olmalısınız. Sakatlıklar oluyor ama bu sporun her dalında var. Kişisel oynanan sporlarda takım oyuncularındaki gibi başka oyuncuların arkasına saklanamazsınız. Kendinizi sağlıklı ve fit tutmaktan başka çareniz yok.

İstanbul tam bana göre

Haberin Devamı

EN İYİ OLAN YANİ ALMANYA KAZANDI’

- BREZİLYA 2014’te Danimarka olmadığı için Dünya Kupası’nda takımım yoktu. Ama şu var ki, turnuvanın en iyisi olan Almanya şampiyon oldu.
- Kolombiya’nın 6 gol atan Monacolu forveti James Rodriguez’i de genç yaşına rağmen çok başarılı buldum. Henüz çok genç en iyi topunu oynamak için daha çok zamanı var. Monaco’dayken onu hiç seyretmedim. Ama yeni ve genç oyuncuların çıkışı her zaman heyecan verici bir şey, yeni yüzler görmek her zaman güzel bir olay.
- Geçen sene Liverpool iyi bir sezon geçirdi, bir sürü de gol attı ama Premier Lig’de Manchester City’nın ardından ikincilikte kaldı. Bu sene Luis Suarez’i Barcelona’ya sattılar, o parayla birçok transfer yapacaklar.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!