İntihar!

Yüz kişilik bir medya ordusuyduk... Yazarı, çizeri, muhabiri, foto muhabiri, televizyoncusu, yorumcusu, kameramanı...Samsun'a gittik, Samsunspor-Beşiktaş maçını izlemeye... Sadece uçak masrafımız 15 milyar lira. Otel parası, taksi parası, yemek parası da cabası. Maç oynanmadı, milyarlar boşa gitti.Ödesin patronlar...Beşiktaş kafilesi Samsunspor deplasmanı için cumartesi günü yola çıktı. Geceyi Samsun'da geçirdi. Özel uçak parası, otel parası, yemek parası...Maç oynanmadı, 40 milyar lira boşa gitti. Ödesin kulüpler...İstanbul'dan 5 otobüs dolusu taraftar Beşiktaş'ı desteklemek için Samsun'a gitti. Ve bir o kadar taraftar da çevre illerden Samsun'a geldi. Bilet parası, yol parası, yemek parası.Maç oynanmadı, paralar boşa gitti.Ödesin garibanlar...Samsunsporlu taraftarlar takımlarını bu sezon ilk kez kendi sahalarında izlemek için 19 Mayıs Stadı'na koştular. Numaralı 20, maraton 10, açık tribün 3 milyon lira. Biletlerini yırtanlar veya kaldırıp atanlar bir güzel yandılar... Maç oynanmadı, paralar boşa gitti.Ödesin vatandaş.Yüzlerce polis tansiyonu yüksek bu maç için ekstra mesai yaptı. Asal görevini bitirdi, akşam statta koşullandı. Maç oynanmadı, onca yorgunluk boşa gitti.Yorulsun emekçiler... Kimdi, bunca insanı ser sefil eden... Kimdi?İl Müdürlüğü mü, Samsunspor Kulübü mü, yapımı ve bakımı üstlenen firma mı... Kim?Yoksa, düğün sahibi mi?Yani, Futbol Federasyonu mu? Bakımdan yeni çıkmış bir stadının zeminini inceletmediği için... Gerekli kurumlara gerekli uyarıları yapmadığı için, Futbol Federasyonu mu suçluydu?KAÇAN KAÇANAHiçbiri suçu üstlenmiyor. İl Müdürlüğü topu sahanın bakımını üstlenen ve çimin yenilenmesini sağlayan şirkete atıyor.Şirket, suçu yağan yağmurda buluyor.‘‘Yağmur yağmasaydı, böyle olmazdı’’ diyor. Samsunspor Kulübü, yapımı ve bakımı üstlenen firmadan garanti aldığını ileri sürüyor. Ve Futbol Federasyonu iki cümle ile işin içinden sıyrılıyor...‘‘Sahalar bizim değil. Üstelik, sahanın zemininin bozuk olduğu konusunda Futbol Federasyonu'na hiçbir başvuru olmadı. Kendimizde suç görmüyoruz.’’Yahu, kim suçlu? Ortada bir top, oradan buraya, buradan oraya gidip geliyor.Vazgeçtim suçluyu aramaktan...Bizim paraları kim ödeyecek?50 YIL ÖNCE Ve yıl 1952. İnönü Stadı'na F.Bahçe ile Yunanistan'ın Apollon takımları arasındaki özel karşılaşmayı izlemeye gelenler benzeri bir olayla karşılaştılar. Maç F.Bahçe'nin 4-1'lik üstünlüğü ile sürerken, bitime 15 dakika kala F.Bahçeli ‘Donanma Kamil’ bir kafa topuna yükseliyor. Ancak, yere indikten sonra ayağının altındaki toprak bir anda göçüyor.Bir de bakıyorlar ki, sahanın ortasında kocaman bir çukur.Maçın hakemi Sulhi Garan hemen pratik zekası ile olaya el koyuyor. Göçüğü kumla doldurtarak ve takozlarla da takviye ettirerek işi hallediyor. Ve bir hava atışı ile oyunu tekrar başlatıyor.Ve bu olay bir gün sonra gazetelerin manşetlerinde şu başlıkla yer alıyor... Saha intihar etti!İşte 50 yıl ara ile intihar eden iki saha. Görüyorsunuz, yarım asır önce ne isek, hala aynıyız!